8. Hukuk Dairesi 2010/5564 E. , 2011/2171 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil
... ve müşterekleri ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Suşehri Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 11.05.2010 gün ve 14/81 sayılı hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından süresinde istenilmiş ise de; duruşma talebinin değer ve gider yönünden reddine karar verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar ... ve arkadaşları vekili, davalılar ile vekil edenlerinin ortak miras bırakan ...’in mirasçıları olduğunu, dava dilekçesinde gösterilen taşınmazlar ile araçların ortak miras bırakandan kaldığını, 23.12.2005 tarihli sözleşme ile davalıların yakın miras bırakanları ...’in 50.000 TL karşılığında tüm miras haklarından feragat ettiğini, ancak davalıların miras paylarının devrine yanaşmadıklarını ileri sürerek tapu ve trafik kayıtlarının iptali ile davacılar adına miras payları oranında tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalılardan ..., noterde düzenlenmeyen feragat sözleşmesinin geçersiz olduğunu, diğer yandan yakın miras bırakan Şengün Tezel’in sözkonusu sözleşmede imzasının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuş, diğer davalılar savunma yapmamışlardır.
Mahkemece, resmi şekilde düzenlenmeyen mirastan feragat sözleşmesinin geçerli olmadığı ve ...in sözleşmeye iştirakinin bulunmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık konusu taşınmazlardan 322 ada 5 parsel 18.4.1990 tarihinde dava dışı ... ve... adlarına tapuya tescil edilmiş olup, halen aynı kişiler adına kayıtlıdır. Tapuda kayıtlı taşınmazların malikini değiştirmeyi amaçlayan iptal ve tescil davaları, sicilde malik olarak görünen kişi ya da kişilere, ölü iseler, mirasçılarına yöneltilir. Görülmekte olan davanın açıldığı tarih itibarıyla taşınmaz dava dışı kişiler adına kayıtlı olup davalılar adına tescilli olmadığından, davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle reddi yanlış ise de; ret kararı sonucu itibarıyla doğru görüldüğünden bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.Çekişme konusu diğer taşınmazlar ile plakaları dava dilekçesinde belirtilen araçlara ilişkin temyiz itirazlarına gelince; dosya arasındaki mirasçılık belgelerine göre davacılar 1.8.2000 tarihinde ölen ortak miras bırakan ...’in önceki eşinden olma çocukları, davalılar ise 8.8.2008 tarihinde ölen ikinci eş ...’in mirasçılarıdır. Davacılar ile davalıların yakın miras bırakanları Şengün Tezel vekili arasında 23.12.2005 tarihinde düzenlenen “sulh sözleşmesidir” başlıklı adi sözleşmede özetle; Şengün Tezel’in 50.000 TL karşılığında ortak miras bırakan ...’den gelen tüm miras haklarından feragat edildiği açıklanmıştır. Senet, davacıların tamamı ile ...adına vekili Avukat ...tarafından imzalanmıştır. Adı geçen avukata ... tarafından verilmiş 5.12.2005 tarihli özel, 23.12.2005 tarihli genel vekaletname bulunduğundan temsilde eksiklik bulunmamaktadır. Adi nitelikli sözleşmenin düzenlendiği tarihte tarafların ortak miras bırakanları ... ölüdür. Her ne kadar sözleşme metninde davalıların yakın miras bırakanı Şengün Tezel vekilinin 50.000 TL karşılığında miras hakkından feragat edildiği belirtilmiş ise de; düzenlendiği tarihte ortak miras bırakanın ölü olması ve sözleşme bütün olarak gözönünde bulundurularak değerlendirildiğinde TMK.nun 677. maddesinde düzenlenen miras payının devri niteliğinde olduğunun kabulü gerekir. Aynı kanunun 1.fıkrasına göre bu tür devir senetlerinin geçerliliği yazılı şekle bağlıdır. Başka bir anlatımla, mirasçılar arasında gerçekleştirilen miras payının devrinin geçerli olması için noterde yada tapu sicil memuru huzurunda yapılması zorunlu değildir. Ayrıca, davalı tarafça sözleşmede belirtilen devir bedelinin ödenmediği de ileri sürülmemiştir. Tüm bu açıklamalar ışığında, geçerli olan yazılı miras payının devri sözleşmesine dayanarak tapu ve trafik kayıtlarının iptaliyle miras payları oranında tescil isteğinde bulunan davacıların isteklerinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme yapılarak dosya içeriğine ve kanuna uygun düşmeyen gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Yukarıda belirtilen gerekçeler nedeniyle davacılar vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulüyle 322 ada 5 parsel dışındaki taşınmazlar ile tüm araçlara ilişkin hüküm bölümünün HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 17,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz edenlere iadesine 14.04.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.