8. Hukuk Dairesi 2010/6848 E. , 2011/3079 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil
... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 21.12.2005 gün ve 322/471 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi oluğu anlaşılmış ve duruşma için 24.05.2011 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı ... vekili Avukat ... karşı taraftan davalı ... vekili Avukat ...ile davalı ... geldiler. Başka kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 12.1.1971 tarihli harici taksim sözleşmesine ve 1971 yılından beri devam eden zilyetliğe dayanarak taksim sözleşmesinde vekil edenine düştüğünü açıkladığı dava konusu Peçenek köyü 37, 797, 814 ve 980 parsel sayılı taşınmazların miras bırakana ait tapu kayıtlarının iptali ile vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalılardan ... vekili ile davalılardan ...,Mehmet Vargün ve ... taksim sözleşmesini kabul etmediklerini ve geçerli olmadığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuşlar, diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece, davacının dayandığı 12.1.1971 tarihli senette, bir kısım mirasçılar tarafından parmak izi kullanıldığı, davalı tarafın senetteki parmak izini kabul etmedikleri ve senedin iki tanık tarafından onaylanmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu Peçenek köyü 37, 797, 814 ve 980 sayılı parseller 22.1.1952 tarihinde yapılan tapulama sonunda tarafların miras bırakanı ... adına tapuya bağlanmış ve halen aynı kişi adına tapuda kayıtlı bulunmaktadırlar. 12.1.1972 tarihli harici taksim sözleşmesinde dava konusu taşınmazların davacıya isabet ettiği, sözleşmede; 14.1.1954 tarihinde ölen ..."ın tüm mirasçılarının yer aldığı ve bunlardan Ümmühan, ...ve ..."nın parmak izi kullandıkları, senedin köy muhtarı ve üç aza tarafından tasdik edildiği, sözleşmede tanık bulunmadığı anlaşılmaktadır. Mahkeme gerekçesinde de belirtildiği gibi TMK.nun 677. maddesi gereğince düzenlenen taksim sözleşmesinde parmak izinin kullanılması halinde, kural olarak bu sözleşmenin sözleşme niteliği kazanabilmesi için HUMK.nun 297.maddesine uygun olarak düzenlenmesi, muhtar ve ihtiyar heyeti tasdiki yanında şahitle de onaylanması ve senette şahitlerinin imzalarının da bulunması gerekmektedir. Davacının dayandığı taksim sözleşmesinde bu husus eksik ise de; yine aynı mirasçılar arasında görülen ve aynı taksim sözleşmesine dayanılarak açılıp sonuçlanan ve 23.6.2010 tarihinde kesinleşen Ankara 6.Asliye Hukuk Mahkemesinin 12.07.2006 tarih 2002/324 Esas 2006/249 Karar sayılı ilamı ile taksim sözleşmesinin geçerli olduğunun kabul edildiği, ayrıca benzer şekilde aynı taraflar arasında yine 12.1.1971 tarihinde Çubukta bulunan taşınmazlar ile ilgili düzenlenmiş taksim sözleşmesine dayalı açılan davada da Akyurt Asliye Hukuk Mahkemesinin 30.3.2007 tarih 2002/74 Esas 2007/119 Karar sayılı ilamı ile taksim sözleşmesine değer verilerek geçerli kabul edildiği, kararın temyizi üzerine Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 16.7.2009 tarih 2009/9089 Esas 2009/14284 Karar sayılı ilamı ile onandığı ve hükmün 7.4.2010 tarihinde kesinleştiği görülmektedir. Az yukarıda esas ve karar numaraları yazılı ve kesinleşen dosyalar aynı nitelikte bulunan eldeki dava bakımından güçlü delil oluşturmaktadırlar. Bu sebeple 12.1.1971 tarihli taksim sözleşmesi güçlü delil sayılan kesinleşen mahkeme kararları karşısında geçerli kabul edilerek davacının davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru olmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile usul ve yasaya aykırı görülen hükmün HUMK.nun 428 maddesi uyarınca BOZULMASINA,Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 825 TL avukatlık ücretinin davalı ... ve müştereklerinden alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davacı ..."a verilmesine ve 17,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacılara iadesine 24.05.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.