15. Ceza Dairesi 2013/21481 E. , 2016/143 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 11 - 2012/144092
İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Şırnak Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 16/02/2012
NUMARASI : 2010/50, 2012/54
SANIK : Y.. H..
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Somut olayda; suç tarihi itibariyle Uludere İlçe Emniyet Amirliğinde polis memuru olarak görev yapan sanığın, ....İlçe Emniyet Amirliği polis ve aile kantinine ait Ziraat Bankası"nın ...... numaralı hesabındaki 1.900 TL"yi, görevli ve yetkili olmadığı halde 13/08/2007 tarih ve 198 sayılı belgeyi sahte olarak düzenleyerek, yine aynı bankada bulunan .......... nolu hesaba havale ettirdiği ve bu hesaptan parayı M Ü"e vekaleten M.. Ü.. ile birlikte çekmek suretiyle haksız menfaat elde ettiği anlaşılmakla, sanığın eylemin TCK"nın 158/1-e-f maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiş; aynı maddenin iki ayrı bendinin ihlal edilmiş olması karşısında, bu durum 5237 sayılı TCK"nın 61.maddesi kapsamında temel cezanın belirlenmesinde dikkate alınarak, alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin düşünülmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın atılı suçu işlemediğine, eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiğine, atılı suçun yasal unsurları itibariyle oluşmadığına, çelişkili ve taraflı tanık beyanlarına istinaden cezalandırıldığına, savunma hakkının kısıtlandığına ve etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanıp faydalanmayacağı hususunda beyanının alınmadığına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- 5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (j) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde hüküm kurmak suretiyle fazla adli para cezası tayini,
2- TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun“ sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasında yer alan TCK"nın 52/2. maddesi ile 158/1-son maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımların tamamen çıkarılıp, yine aynı kısımdan sırasıyla "150 gün” ve “3.166,00 TL” adli para cezası terimleri çıkarılarak, yerlerine sırasıyla "190 gün" ve "158 gün" adli para cezası ibarelerinin ve 62. maddenin uygulanmasına ilişkin kısımdan sonra gelmek üzere “Sanık hakkında hükmolunan 158 gün adli para cezasının, 5237 sayılı TCK"nın 52/2. maddesi gereğince günlüğü 20 TL"den paraya çevrilerek 3.160 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” cümlesinin eklenmesi ve 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılıp yerine, “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12/01/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.