11. Hukuk Dairesi 2018/4949 E. , 2019/616 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... .... Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 02/07/2018 tarih ve 2018/33-2018/421 sayılı kararın Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesinin davalı şirket vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ ....647 TL"nın altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun"un geçici .../.... maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanunla değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra
dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirket temsilcilerinin yüksek faiz verileceği ve parasını istediği zaman geri alabileceği taahhüdünde bulunmaları üzerine müvekkilinin belge karşılığında davalılara 115.758 DM verdiğini, kısa bir süre sonra müvekkilinin parasını istediğini, ancak bu güne kadar kendisine ödeme yapılmadığını, hisse senetlerinin izinsiz olarak halka arz edildiğini, ... Grubu tarafından yapılan usulsüzlüklerin SPK ve diğer resmi kurum raporlarında açıklandığını, davalılar hakkında çeşitli suçlardan suç duyurusu yapıldığını, müvekkilinin şirket ortağı yapılmasının hukuken mümkün olmadığını, kanuna uygun bir ortaklık ilişkisinin kurulmadığını, davalı ... ile yönetim kurulu üyesi olan diğer davalıların zarardan sorumlu olduklarını ileri sürerek, şimdilik 7.500,00 TL’nın faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine ve geçerli bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile 49.435,30 TL"nın davalıdan tahsilini istemiş; birleşen davada ise, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere kalan 86.559,00 TL’nın ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, zamanaşımı def"i ile birlikte davacının davalı şirketin ortağı olduğunu, ortağın sermaye olarak koyduğu parayı istemesinin mümkün bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı, ve tüm dosya kapsamına göre, ıslah talebi ile ilgili davanın derdestliğini koruduğu, dava şartlarından olan bu hususun sonradan giderilmesinin mümkün olmadığı, dava şartı yokluğu nedeniyle birleşen davanın usulden reddi gerektiği gerekçesiyle, davalılar ..., ...yönünden asıl davanın reddi kararı kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davalı ... Holding A.Ş. yönünden davacının davalı şirketin ortağı olunmadığının tespiti ile ilgili talep kısmının reddine ilişkin karar kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davalı ... aleyhine hükmedilen miktar ile mükerrer ödemeye yol açmamak kaydıyla 7.500,00 TL’nın dava tarihinden itibaren değişen oranlarda hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline, ıslah talebinin dava şartı yokluğu nedeniyle reddine, davalı ...’e yönelik birleşen ek davanın kesin hüküm nedeniyle dava şartı yokluğu nedeniyle reddine, birleşen ek davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmaması ile birleşen ek davada dava şartı olan derdestliğin zamanaşımı itirazından önce değerlendirilecek olmasına göre, davalı şirket vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı şirket vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 375,28 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı şirketden alınmasına, .../01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.