Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/22098
Karar No: 2015/369
Karar Tarihi: 15.01.2015

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/22098 Esas 2015/369 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/22098 E.  ,  2015/369 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki Tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    -K A R A R-

    Davacı vekili, müvekkiline ait, davalıya kasko sigortalı aracın, şantiyede geçirdiği tek taraflı kaza neticesinde hasarlandığını, davalı sigorta şirketinin kötüniyetli olarak hasar bedelini ödemediğini bildirerek 4.801,00 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, kaza ile hasarın uyumsuz olduğunu, ihbar yükümlülüğüne aykırı davranıldığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile 4.801,00 TL’nin, davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
    Mal sigortası türünden olan kasko sigorta sözleşmeleri gerek kuruluşlarında gerek devamı sırasında ve gerekse rizikonun gerçekleşmesi aşamasındaki ihbar yükümlülükleri bakımından iyi niyet esasına dayalı sözleşme türlerindedir.
    Kasko Sigortası Genel Şartlarının A/1 maddesine göre gerek hareket gerekse durma halinde iken sigortalının veya aracı kullananın iradesi dışında araca ani ve harici etkiler neticesinde sabit veya hareketle bir cismin çarpması veya aracın böyle bir cisme çarpması müsademesi devrilmesi düşmesi yuvarlanması gibi kazalar ile 3. kişilerin kötü niyet ve muziplikle yaptıkları hareketler, aracın yanması, çalınması veya çalınmaya teşebbüs sonucu oluşan maddi zararların bu tür sigortanın teminatı kapsamında olduğu anlaşılmaktadır. Diğer taraftan Türk Ticaret Kanunu"nun (TTK) 1282. maddesi uyarınca sigortacı geçerli bir sigorta ilişkisi kurulduktan sonra oluşan rizikolardan sorumlu olduğu gibi aynı Yasanın 1281. maddesi hükmüne göre kural olarak rizikonun teminat dışında kaldığına ilişkin iddianın sigortacı tarafından kanıtlanması gerekmektedir.
    Olayın sigortalının ihbar ettiği şekilde değil de, sigortacının iddia ettiği şekilde gerçekleşmesi halinde ise, bu oluş şeklinin Kasko Sigortası Genel Şartlarının A.5 maddesinde sayılan teminat dışında kalan hallerden olması gerekmektedir.
    İlkeler yukarıda anlatılan şekilde olmakla birlikte, sigortalı, Kasko Sigortası Genel Şartlarının B.1.5. maddesi ve TTK’nın 1292/3. maddesi uyarınca rizikonun gerçekleştiğine dair doğru ihbar mükellefiyetini kasten yerine getirmez veya iyi niyet kurallarına açıkça aykırı şekilde sigorta teminatı dışında kalan bir hususu sanki bu oluşan riziko teminat içinde kalmış gibi ihbar edildiği somut delillerle kanıtlanırsa, ispat külfeti yer değiştirip sigortalıya geçer.(HGK 10.12.1997 gün ve 1997/11-772-1043; HGK 16.12.1998 gün ve 1998/11-872-905; HGK 22.12.2010 gün ve 2010/17-655-688 sayılı ilâmları) Uyuşmazlık, rizikonun belirtilen şekilde meydana gelip gelmediği, dolayısıyla rizikonun teminat dışı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Somut olayda, davacı vekili müvekkiline ait davalıya kasko sigortalı aracın 09.06.2012 tarihinde şantiyede tek taraflı kaza yaparak hasarlandığını belirtip 4.801,00 TL hasar bedelinin davalıdan tahsilini talep etmiş, davalı vekili, davaya konu kazanın 09.06.2012 tarihinde değil, 08.06.2012 tarihinde, Turgut Reis Mehmet Hilmi caddesi üzerinde meydana geldiğini ve birden fazla aracın karıştığı bir trafik kazası olduğunu, davacının doğru ihbar mükellefiyetine uymadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülüp sonuçlandırılması, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz olarak toplanıp değerlendirilmesi ile mümkündür. Davalı, sunmuş olduğu delil listesinde sigortalı araçtaki hasarın davacı tarafından belirtilen tarih, yer ve şekilde gerçekleşmediğine dair tanıklarının dinlenmesini istemiştir. Mahkemece, davalının bildirdiği tanık dinlenmemiş, davalının savunma hakkı kısıtlanacak şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulmuştur.
    O halde, mahkemece, davalının tanıkları usul hükümlerine uygun biçimde çağrılarak dinlendikten sonra, kazanın davalının iddia ettiği gibi şantiye dışında gerçekleştiğinin ispatlanması halinde davalının iddiaları yönünde tüm deliller birlikte değerlendirilerek, davacının doğru ihbar yükümlülüğüne aykırı davranıp davranmadığı tespit edilerek sonucuna göre karar vermek gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 15.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi