Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2016/10830
Karar No: 2021/726
Karar Tarihi: 04.02.2021

Danıştay 4. Daire 2016/10830 Esas 2021/726 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/10830
Karar No : 2021/726

TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- ...
2- ... Vergi Dairesi Başkanlığı (... Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. ...

İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek taraflarca aleyhlerine olan hüküm fıkralarının bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle re'sen tarh edilen 2010/1,2,5,6,7 ve 8 dönemleri katma değer vergileri ile 213 sayılı Kanunun 353/1. maddesi ile 355/4. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezalarının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; 2010 yılında davacının fatura aldığı mükellefler hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarının incelenmesinden; ... , ... Hırdavat Hortum San. Tic. Ltd Şti ile ... Endüstriyel Döküm San. İnş. Tic. Ltd. Şti.'nin her hangi bir ticari faaliyette bulunmaksızın sahte fatura ticareti ile iştigal ettiği, dolayısıyla ilgili yılda davacıya verilen faturaların gerçek bir mal alım ve hizmet ifasına dayanmayan sahte faturalar olduğundan söz konusu faturalara isabet eden cezalı tarhiyatlarda hukuka aykırılık bulunmadığı, ... tarafından düzenlenen faturaların ise gerçek bir mal alımına dayanmadığı hususunda somut bir tespit bulunmadığından bu faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka uygunluk bulunmadığı, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353/1. maddesi gereğince özel usulsüzlük cezası kesilmesinin koşullarının olayda bulunmadığı, aynı Kanunun mükerrer 355/1 maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük yönünden ise anılan faturalar içeriği mal tesliminin gerçekleşmediğinin vergi inceleme raporu ile kabul edilmesine rağmen aynı zamanda bu fatura bedellerinin faturayı düzenleyen mükellefe banka ve finans kurumları aracılığıyla ödenmediğinden bahisle özel usulsüzlük cezası kesilmesi, 213 sayılı Kanunun mükerrer 355. maddesinin 4. fıkrasının getiriliş amacına aykırı olduğu sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Davacı tarafından eksik inceleme ve yetersiz tespitlere dayalı olarak yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka uyarlık bulunmadığı belirtilerek redde ilişkin karar kısmının hukuka aykırı olduğundan bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davalı idare tarafından kabule ilişkin karar kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı belirtilerek bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

DAVACININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :Davacı ile davalı idare tarafından temyiz dilekçelerinde ileri sürülen iddialar, temyize konu kararın, ..., ... Endüstriyel Döküm Sanayi İnşaat Tic. Ltd. Şti., ... Hırdavat Hor. San. ve Tic. Ltd. Şti. den alınan faturalara isabet eden cezalı tarhiyat kısmı ile özel usulsüzlük cezalarına ilişkin hüküm fıkralarının bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir.
Davalı İdarenin kararın, ...'dan alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyatlara ilişkin hüküm fıkrasına yönelik temyiz istemine gelince;
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da zorunludur.
Sözü edilen mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacı şirkete fatura düzenleyen Galata Vergi Dairesi mükellefi ... hakkında düzenlenen ... tarih ve ... sayılı Vergi Tekniği Raporunda, mükellefin 05/06/2010 tarihinde hırdavat elektrik malzemeleri toptan pazarlama faaliyeti amacıyla mükellefiyet tesis ettirdiği, 17/05/2011 tarihinde işi bıraktığı, 24/06/2010 tarihli yoklamada iş yerinin 30 m² büyüklüğünde ve kira olduğu, tespit tarihi itibariyle çalışan personelin olmadığı, iş yerinde büro malzemeleri, raflar ve bir miktar ticari emtia bulunduğu hususlarının tespit edildiği, işi terk etmesi sebebiyle ikametgah adresine gönderilen defter ve belge ibraz yazısının eşi imzasına tebliğ edilmesine rağmen defter ve belgelerin ibraz edilmediği, mükellefin 2010-2011 yıllarında Ba-Bs formlarını vermediği, başka mükellefler tarafından da mükellefe mal veya hizmet satışına ilişkin herhangi bir bildirimde bulunulmadığı, diğer mükelleflerin Ba formları ile 2010 yılı için 559 belge karşılığında 11.424.258,00 TL tutarında mal/hizmet aldığına dair bildirimlerinin bulunduğu, buna karşın mükellefin ilgili yıl katma değer vergisi beyannamelerindeki matrah toplamının 2.025.308,35 TL olduğu, mükellef hakkında mal veya hizmet satışı olmaksızın komisyon karşılığında sahte belge ticareti yapmak amacıyla mükellefiyet tesis ettirdiği yönünde isimsiz ihbarların bulunduğu, Kağıthane İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği elemanlarınca ... tarihinde ... Ticaret (... ) isimli iş yerinde yapılan aramada ele geçirilen belgeler içerisinde ... adına basılmış ve 2010 yılında tanzim edilmiş 30 adet dolu ve 9 adet boş irsaliyeli fatura ve 2 adet kaşenin olduğu, söz konusu irsaliyeli faturaları basmış görünen ... Matbaacılık Kağıtçılık San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından şahıs adına irsaliyeli fatura değil, fatura basıldığı, basılan fatura örneği ile aramada ele geçirilen irsaliyeli faturaların karşılaştırılması sonucu bariz farklılıklar olduğunun görüldüğü hususlarına yer verilerek, mükellefin düzenlemiş olduğu faturaların sahte olduğu belirtilmiştir.
Belirtilen tespitlerin birlikte değerlendirilmesinden, mükellefin defter ve belgelerini ibraz etmemesi, hakkında sahte belge düzenlediği yolunda çok sayıda ihbarların olması, yapılan yoklamalarda beyan edilen matrahları ile düzenlediği faturalara konu ciroları gerçekleştirmeye yeterli ekipmanı, işçisi, emtiasının ve ticari varlığının bulunmaması, Ba-Bs bildirimi vermemesi, 2010 yılına ilişkin olarak beyan ettiği KDV matrahının yaklaşık 6 katı kadar ondan alış bildiren mükelleflerin bulunması, bir kısım faturalarının, mali polisçe yapılan aramalarla başka bir mükellefin işyerinde el konulmuş olması karşısında gerçek bir ticari faaliyetinin bulunmadığı, dolayısıyla düzenlediği faturaların sahte belge niteliğinde olduğu sonucuna varıldığından söz konusu mükelleften alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyatlara ilişkin Vergi Mahkemesi karar kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine, davalı idarenin temyiz isteminin kısmen reddine, kısmen kabulüne,
2. Temyize konu ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının ..., ... Endüstriyel Döküm Sanayi İnşaat Tic. Ltd. Şti., ... Hırdavat Hor. San. ve Tic. Ltd. Şti. den alınan faturalara isabet eden cezalı tarhiyatlara ilişkin ret kısmı ile özel usulsüzlük cezalarına ilişkin kabul kısımlarının ONANMASINA,
3. Mahkeme kararının ...'dan alınan faturalara isabet eden cezalı tarhiyatlara ilişkin kabul kısmının BOZULMASINA,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, davacı aleyhine onanan tutar üzerinden binde ... oranında ve ... TL den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
5. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 04/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi