8. Hukuk Dairesi 2012/7727 E. , 2012/10321 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
... ve müşterekleri ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Kozan 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 27.07.2011 gün ve 255/443 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalılardan ... tarafından istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili, 107 parselin ortak miras bırakan Halil Kara’dan kaldığını, davalıların yakın murisi ...’nun taşınmaz üzerindeki payını Kozan Noterliğince düzenlenen 01.11.1965 tarih 5206 yevmiye nolu satış vaadi senediyle miras bırakan ...’ya devrettiğini, satış tarihinden sonra davalıların taşınmaz üzerinde zilyetliği bulunmadığını açıklayarak, ... üzerinde kayıtlı payların iptaliyle veraset belgesindeki payları oranında vekil edenleri adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
Usulüne uygun davetiyeye rağmen davalılar yargılama oturumlarında temsil olunmamışlardır.
Mahkemece davanın kabulüne, 107 nolu parsel üzerindeki ..."ya ait hissenin tapusunun iptali ile veraset belgesindeki payları oranında ... mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.
Tarla niteliğindeki 12880 m2 yüzölçüme sahip dava konusu 107 parsel, 74 sayılı tahrir ve ...1316 tarih 44 sayılı tapu ve tedavül kayıtları kapsamında kaldığı, Kozan Sulh Hukuk Mahkemesinin 20.01.1951 tarih 1949/73 Esas 1951/174 sayılı ilamı ile taksimine karar verildiği açıklanarak 20.09.1956 tarihinde 155/496 pay ..., 155/496 pay ... ve 186/496 paylı olarak Fatma Uğurlu adına tespit edilmiş, Hazine ve dava dışı kişiler tarafından tespite itiraz davası açılmış, Kozan Kadastro Mahkemesinin 02.05.1975 tarih 1973/22 Esas, 1973/37 Karar sayılı hükmüyle yersiz olan itirazların reddine, 107 parselin tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm, 29.01.1975 tarihinde kesinleşerek tapu kaydı oluşmuştur. Taşınmaz üzerindeki ... payı 08.11.1978 tarihinde miras yoluyla 93/496’şar oranında tarafların yakın miras bırakanları ... ile ...’ya intikal etmiştir.
Dava; tespitten sonra, kadastro tutanağının kesinleşmesinden önceki, pay satışına dayalı payın iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, ... payının Noterlik satış vaadi sözleşmesiyle devredildiği açıklanarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme karar vermeye yeterli değildir. Dava konusu 107 parsel üzerinde ... adına hükmen kayıtlı 155/496 pay ve ...’dan miras yoluyla intikal eden 93/496 pay bulunmaktadır. Mahkemece, “ …107 nolu parseldeki malik ..."ya ait hissenin tapusunun iptali ile…” şeklinde hüküm kurulmuştur. Hemen belirtmek gerekir ki; Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141/3 madde ve fıkrası gereğince; “Bütün mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması” zorunludur. HUMK.nun 388 (HMK.nun 297 m.) maddesinde; bir kararda bulunması gereken hususlar tek tek bentler halinde yazılmıştır. Aynı maddenin ikinci fıkrasında; “Hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümler, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir,” denilmektedir. Aynı Kanunun 389 (HMK. 297.m.) maddesinde ise, “Verilen karar ile iki tarafa tahmil ve bahşedilen vazife ve haklar şüphe ve tereddüdü mucip olmayacak surette gayet sarih ve açık yazılmalıdır,” hükmüne yer verilmiştir. Anılan kanun maddelerinden de anlaşılacağı üzere mahkeme kararlarının gerekçeli yazılması taraflara yüklenen hak ve borçların açık bir biçimde belirlenmesi zorunludur. Davalıların miras bırakanı ... üzerindeki ayrı ayrı kayıtlı paylar bulunmasına karşılık mahkemece pay oranları yazılmaksızın “…...’ya ait hissenin tapusunun iptali ile…” şeklinde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Diğer yönden; dosyadaki bilgi ve belgeler, dayanak tapu kaydı ile kadastro tutanağındaki açıklamalara göre, 107 parselin öncesi tapuda kayıtlı yerlerden olup davalıların murisi ... adına kayıtlı 155/496 pay, Kozan Sulh Hukuk Mahkemesinin 20.01.1951 tarih 1949/73 Esas 1951/174 sayılı ilamı ile hükmen oluşmuş, kadastro tespitleri ise daha sonra 20.09.1956 tarihinde yapılmış ve 04.12.1975 tarihinde Kadastro Mahkemesi kararı ile hükmen kayıt malikleri adına tapuya tescil edilmiş, ...payı ise 08.11.1978 tarihinde miras yoluyla intikal etmiştir. Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı üzere satışın yapıldığı tarihte taşınmaz paylı mülkiyet şeklinde davalıların murisi ... adına tapuda kayıtlıdır. Davacı taraf tespitten sonra ancak tapu kaydının oluştuğu tarihten önceki pay devrine dayanmaktadır. Satışın yapıldığı 1965 yılında taşınmaz paylı mülkiyet şeklinde tapuda kayıtlı bulunduğundan pay devrinin Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213 ve Tapu Kanununun 26.maddesi hükümleri uyarınca resmi şekilde yapılması gerekmektedir. Bundan ayrı; 186/496 pay sahibi ...21.12.1974 tarihinde ölmüştür. Başka bir anlatımla; ... ile ... arasında pay devrinin yapıldığı 1965 yılında paydaşlardan ...hayatta olup noterlik sözleşmesinde imzası ve onayı bulunmadığı gibi miras payından feragat sözleşmesi olarak değerlendirilmesine de olanak bulunmamaktadır. Mahkemece taşınmazın satış tarihinde paylı mülkiyet şeklinde tapuda kayıtlı bulunduğu, pay devrinin resmi şekilde yapılması gerektiği, somut olayda 3402 sayılı Kanunun 13/B-b ve TMK.nun 713/2.maddesi hükümlerinin uygulanması olanağı bulunmadığına göre, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme sonunda yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Davalılardan ...’ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4 (HMK.m 297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 832,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılardan ..."a iadesine 12.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.