17. Hukuk Dairesi 2013/12406 E. , 2015/773 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı sigorta şirketi vekili ve davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların sürücüsü, işleteni ve trafik sigortacısı olduğu aracın davacıların otobüs durağında beklemekte olan desteklerine çarparak ölümlerine neden olduğunu, kazanın oluşunda davalı tarafın kusurlu olduğunu ve sigorta şirketi tarafından ödenen tazminatın zarar miktarını karşılamadığını belirterek; 1.000,00 TL maddi tazminat ile davacı ... için eşinin ölümü nedeniyle 45.000,00 TL, oğlu ..."ın ölümü nedeniyle 60.000,00 TL manevi tazminat, davacı ... için babasının ölümü nedeniyle 15.000,00 TL manevi kardeşinin ölümü nedeniyle 10.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, dava açıklama ve ıslah dilekçesi ile maddi tazminat taleplerini 500,00 TL cenaze ve defin gideri ile ..."ın ..."nın ölümü nedeniyle talep edilen 125,00 TL destek tazminatını 4.671,44 TL"ye, ... ..."nın babasının ölümü nedeniyle 125,00 TL olan destek tazminatını 35.673,45 TL"ye, ... ..."nın vefatı nedeniyle talep edilen 250,00 TL destek tazminatını 14.892,45 TL"ye çıkarmıştır.
Davalı sigorta şirketi vekili, davadan önce ödeme yapılarak sorumluluklarını yerine getirdiğini belirtip davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalılar vekili,davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak; davanın kısmen kabulü ile davacı ..."nın cenaze gideri talebi yönünden 500,00 TL"nin olay tarihi 18/03/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ..."ya verilmesine, ..."nın eşi ..."nın ölümü nedeniyle ödenmeyen destek tazminatı alacağı 4.796,44 TL maddi tazminatın olay tarihi 18/03/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ... ya verilmesine, ..."nın olayda ölen oğlu ... ... yönünden talep edebileceği maddi tazminat alacağı bulunmadığından bu talebin reddine, davacı ..."nın olayda ölen babası ... yönünden ödenmeyen destek tazminatı 35.748,45 TL"nin olay tarihi 18/03/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ..."ya ödenmesine, davacı ..."nın kardeşi ... ..."nın ölümü nedeniyle talep ettiği destek tazminat talebinin reddine, davacı ..."nın eşi ..."nın ölümü nedeniyle 25.000,00, oğlu ... ..."nın ölümü nedeniyle 25.000,00 TL olmak üzere toplam 50.000,00 TL tazminatın 18/03/2010 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalılar ... ve ..."dan müştereken müteselsilen alınarak davacı ..."ya verilmesine, davacı ..."nın babası ..."nın ölümü nedeniyle 10.000,00 TL, kardeşi ... ..."nın ölümü nedeniyle 10.000,00 TL olmak üzere toplam 20.000,00 TL manevi tazminatın 18/03/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalılar ... ve ..."dan müştereken müteselsilen alınarak davacı ..."ya verilmesine, fazla isteğin reddine
karar verilmiş; hüküm, davalı sigorta şirketi vekili ve davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın
hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına ve davacı ... için hükmedilen manevi tazminatın takdirinde B.K.nun 47.maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davacı ve davalı sigorta şirketi vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde;
A-Davacı ..."in sürekli çalışamaz halde zihinsel engelli olduğu, ömür boyunca başkasının yardımına muhtaç yaşayacağı, tanık beyanları ile ölen kardeşin davacıya destek olduğunun kanıtlanmış olduğundan annenin ölümünden sonra da kardeşe destek olacağı kabul edilerek destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli bulunmamıştır .
B-Davacı anne hem eşini hem de oğlunu kaybetmiştir. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, TMK."nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacıların murisinin kazada kusurunun bulunmaması ve diğer hususlar gözetildiğinde davacı anne için eşi ve oğlunun ölümü nedeni ile takdir olunan manevi tazminatın düşük olduğu görülmüş hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3-Davalı sigorta şirketi vekilinin sair temyiz iitirazlarının incelenmesinde; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 99/1 maddesi ile Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortasının Genel Şartlarının B-2 maddelerinde sigortacının zarar giderim yükümlülüğü, zararın ihbarı ve gerekli belgelerin sigortacıya bildirildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortasının poliçe limiti dahilinde tazminatı ödemekle yükümlü olup bu sürenin sonunda ödeme yapılmadığı takdirde temerrüdün gerçekleşeceği öngörüldüğünden temerrüt tarihi hesaplanmak suretiyle hüküm kurmak gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi de isabetli bulunmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekili ve davalı sigorta şirketi vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin, 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı sigorta şirketi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 22.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.