8. Hukuk Dairesi 2012/2108 E. , 2012/10840 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
... ile Hazine, dahili davalılar ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 22.12.2011 gün ve 85/623 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili, dahili davalı ... ile vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı ... vekili tarafından, davalı Hazine ile dahili davalılar ..., ... ve ... aleyhine açılan tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne kısmen reddine ilişkin ilk kararının taraf vekillerinin temyizi sonunda bozulması, davalı Hazine vekilinin de karar düzeltme isteğinin reddedilmesi sonunda bozma ilamına uyularak mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 37010 ada 7 parsel sayılı arsanın Süleyman kızı Ayşe adına kayıtlı olan hissenin 171/849 payının iptaline, davacı adına tesciline, diğer davalılara yönelik taleplerin reddine karar verilmesi üzerine hüküm, davalı Hazine vekili, dahili davalı ... ile vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK.nun 713/2. maddesinde yazılı “maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan” sebebine dayalı olarak açılmış ise de; yargılama sırasında kayıt malikinin mirasçısı belirlenerek davaya dahil edildiği dikkate alındığında “ölüm” sebebine de dayanıldığının kabulü gerekir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Bozma ilamına uyulmakla taraflar lehine usuli kazanılmış hak doğar. Mahkemece bozmaya uyulduktan sonra bozma doğrultusunda işlem yapılma zorunluluğu ortaya çıkar. Bozma ilamında TMK’nun 713/2.maddesinde yazılı kazanma koşullarının davacı lehine gerçekleştiği açıklanarak esasa ilişkin temyiz itirazları reddedilmiş, kararda iptale karar verilen hissede hata yapıldığı açıklanarak bozma sevk edilmiştir. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre davalı Hazine vekili ve dahili davalı ... ile vekilinin aşağıda yazılı husus dışındaki esasa yönelen diğer tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak her ne kadar hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmemiş ise de hükmün infazı ve sicil oluşturma yükümlülüğü kamu düzeni ile ilgili olup, davalı tarafların temyizinin bu hususu da kapsadığının kabulü gerekir. Bu yönden inceleme yapıldığında; ... kızı ...nin dava konusu 171/849 payı da içeren 37010 ada 7 parselde toplam 549/849 payı varken 15.7.2009 tarihinde imar düzenlemesi sonunda 50966 ada 3 parselde 485/1706 payın, 50966 ada 4 parselde ise 74/1762 ve 10/1762 payların Süleyman kızı Ayşe adına tescil edildikleri, bilahare 25.5.2001 tarihinde de gaiplik kararına istinaden kayyım aleyhine aldığı kesinleşen mahkeme kararının infazı sonunda Hazine adına tescil edildikleri anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, hükümde yazılı 37010 ada 7 parselin bozmadan sonra son karar öncesinde imar düzenlemesi gördüğü ve farklı parsellere gittiği dikkate alınarak dava konusu payın gittiği parseller ve pay miktarlarının gözetilerek infaza esas olacak şekilde hüküm kurulması, bu hususta gerekirse pay konusunda uzman tapucu veya kadastro fen elemanı bir bilirkişiden rapor alınması gerekirken infazı mümkün olmayacak şekilde imar düzenlemesi öncesi 37010 ada 7 parselle ilgili yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru olmamıştır.
Davalı Hazine vekili, dahili davalı ... ile vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 205,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden dahili davalı ..."na iadesine 20.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.