Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/26517
Karar No: 2016/2403
Karar Tarihi: 07.03.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/26517 Esas 2016/2403 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyeti, katılanların sanık aracılığıyla sahte altın dolandırıcılığına maruz kalması sonucu gerçekleşmiştir. Dosyadaki deliller ve mahkemenin kanaati doğrultusunda, suçun sübut bulunduğu ancak hak yoksunluğuna ilişkin hükmün kanuna aykırı olduğu ve bozulması gerektiği karara bağlanmıştır. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendindeki hak yoksunluğuna ilişkin düzenlemenin, sadece kendi alt soyu üzerindeki haklara ilişkin olduğu ve alt soyu dışındaki kişileri de yoksun bırakamayacağına dair hüküm hatırlatılmıştır. Bu nedenle, hükmün 321. maddesi uyarınca bozulmasına karar verilmiştir. Ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılması kararlaştırılmıştır.
15. Ceza Dairesi         2013/26517 E.  ,  2016/2403 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık


Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan ....."u telefonla arayan asker arkadaşı ...."in konuşma sırasında halasının oğullarının tarlada gömü bulduklarını, 3800 adet altını satma konusunda yardımcı olup olamayacağını sorduğu, bilahare altın alabileceğini düşünen katılanların halasının oğlu ....... olduğunu söylediği sanık ...... ile irtibata geçmelerini sağladığı, sanığın numune verebileceklerini söyleyerek katılanları ..... davet ettiği, ..... giden katılanları garajda .....ve sanığın karşılayarak kimliği tespit edilemeyen ...... isimli şahıs ile bir araya getirdikleri, ....... isimli şahsın verdiği numuneyi alarak geri dönen katılanların, numunenin gerçek olduğunu anlamaları üzerine sanık ile irtibata geçtikleri, sanığın halasının hastalığı nedeniyle ...... olduklarını söylemesi üzerine ...... giden katılanları sanığın karşılayarak, .... ile buluşmak üzere ...... götürdüğü, hastane bahçesinde .... ile buluşan katılanların hazırladıkları 3.000 TL"yi ....."a teslim ettikleri, altınları getirmek için ayrılan ......"ın ortadan kaybolduğu, kaçmaya çalışan sanığın da katılanlarca yakalanarak polise teslim edildiği, sanığın bu şekilde dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafinin suçun sübutuna, lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine ilişkin ve sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince hak yoksunluğuna hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususlarda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasından, 5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin c bendinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılıp yerine, "5237 sayılı TCK"nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın (c) bendinde yer alan, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" ibaresinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi