MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın yokluğunda verilen hükmün tebliği için, sorgusunda bildirdiği adresine tebligat çıkarıldığı, sanığın adreste ikamet etmediği ve açık adresi bilinmediğinden tebligatın bila ikmal iade edildiği, bu defa adres kayıt sisteminden alınan mernis adresine tebligat çıkarıldığı, sanığın bu adresten de taşındığının tespiti üzerine, hükmün Tebligat Kanunu"nun 21. maddesine göre tebliğ edilmesi gerektiği gözetilmeden, aynı adrese Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre 29/11/2011 tarihinde usulsuz olarak tebliğ edildiği anlaşıldığından, temyiz isteminin öğrenme üzerine ve süresinde olduğunun kabulü ile eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde de bulunulması halinde, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 311. maddesi hükmüne göre, inceleme merciinin Yargıtay’ın ilgili dairesi olduğundan eski hale getirme isteminin kabulüne ilişkin 10/02/2012 tarihli ek karar kaldırılarak yapılan incelemede;
Şikayetçinin ikinci el cep telefonu alım satımı ve tamir işleri ile uğraştığı, sanığın da şikayetçiye ait işyerinde cep telefonu tamircisi olarak çalıştığı, suç tarihinde annesinin rahatsızlığı bahanesiyle şikayetçiden izin isteyip ...... giderken işyerindeki 23 adet değişik marka cep telefonunu da yanında götürdüğü ve daha sonra şikayetçiye iade etmediği anlaşılmakla; eylemin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğunu takdir eden mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 15/03/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.