Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/16110
Karar No: 2015/7419
Karar Tarihi: 19.11.2015

Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/16110 Esas 2015/7419 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2015/16110 E.  ,  2015/7419 K.
"İçtihat Metni"

Tebliğname No : KYB - 2015/289237
S.. G..nin 31/08/2014 tarihli P. E."nin 15. sayfasında ve s.com.tr isimli internet sitesinde F. Ü. tarafından kaleme alınan “Telekulak skandalı örtbas edildi” başlıklı yazısı sebebiyle ilgilisi M. N. Ö."nun vaki düzeltme ve cevap isteminin reddine dair Ankara 6. Sulh Ceza Hakimliğinin 14/10/2014 tarihli ve 2014/3704 değişik iş sayılı kararına karşı yapılan itirazın keza reddine ilişkin Ankara 7. Sulh Ceza Hakimliğinin 11/11/2014 tarihli ve 2014/3990 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 03/08/2015 gün ve 51394 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 04/09/2015 gün ve KYB.2015-289237 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Ankara 6. Sulh Ceza Hakimliğince verilen kararda, “Yazıların içeriği itibari ile haber ve yorum niteliğinde yazıların bulunduğu, yazıların kaynağının gösterildiği, bu çerçevede yazıların basın, yayın ve haber alma özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla” şeklindeki gerekçeye dayanılarak, cevap ve düzeltme metninin yayınlanması talebinin reddine karar verilmiş ise de,
Anayasa’nın 28 ve 5187 sayılı Basın Kanunu"nun 3. maddelerinde ifadesini bulan basının haber verme hakkının, gerçeklik, güncellik, kamu yararı, toplumsal ilgi, konu ve ifade arasında düşünsel bağlılık unsurları ile sınırlı olduğu, bu unsurlardan birini taşımayan haberin hukuka uygun olduğundan söz edilmeyeceği,
Keza 5187 sayılı Kanun"un 14. maddesinde yer alan, “Süreli yayınlarda kişilerin şeref ve haysiyetini ihlal edici veya kişilerle ilgili gerçeğe aykırı yayım yapılması halinde, bundan zarar gören kişinin yayım tarihinden itibaren iki ay içinde göndereceği suç unsuru içermeyen, üçüncü kişilerin hukuken korunan menfaatlerine aykırı olmayan düzeltme ve cevap yazısını; sorumlu müdür hiçbir düzeltme ve ekleme yapmaksızın, günlük süreli yayınlarda yazıyı aldığı tarihten itibaren en geç üç gün içinde, diğer süreli yayınlarda yazıyı aldığı tarihten itibaren üç günden sonraki ilk nüshada, ilgili yayının yer aldığı sayfa ve sütunlarda, aynı puntolarla ve aynı şekilde yayımlamak zorundadır.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, cevap ve düzeltme konusu yazıda yer alan ifadelerin kişilerin şeref ve haysiyetini ihlal edici zedeler mahiyette olduğu, haberin içeriğinde yer alan iddialara ilişkin herhangi bir kaynak gösterilmediği ve kişilik haklarını ihlal ettiğinin anlaşılması karşısında, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi; Handyside/Birleşik Krallık ( B.No:5493/72, 07/12/1976) kararında " Düşünceyi açıklama özgürlüğü, sadece hoşa giden veya zararsız ya da tepki yaratmaz sayılan haberler veya fikirler için değil, fakat devlete veya halkın bir kısmına ters düşen, şoke eden ya da üzüntüye sevk edenler için de geçerlidir. Çoğulculuk, hoşgörü ve yeniliğe kucak açma bunu gerektirir ve bunlar olmadan demokratik toplum olmaz." biçimindeki ve yine Lingens/ Avusturya (B.No: 9815/82, 08/07/1986) kararında da “Bu bağlamda Mahkeme, Sözleşme’nin 10(1). fıkrasında güvence altına alınan ifade özgürlüğünün, demokratik toplumun ana temellerinden birini ve yine bu toplumun gelişmesi ve her bireyin kendini gerçekleştirmesi için esaslı şartlarından birini oluşturduğunu hatırlatır. İfade özgürlüğü, Sözleşme’nin 10(2). Fıkrasının sınırları içinde, sadece lehte olan veya muhalif sayılmayan veya ilgilenmeye değmez görülen "haber" veya "fikirler" için değil, ama aynı zamanda muhalif olan, çarpıcı gelen veya rahatsız eden haberler veya fikirler için de uygulanır. Bunlar, çoğulculuğun, hoşgörünün ve açık fikirliliğin gerekleri olup, bunlar olmaksızın "demokratik toplum" olmaz (bk. yukarıda geçen Handyside kararı, parag. 49).
Basın söz konusu olduğunda, bu ilkeler ayrı bir öneme sahiptir. Basının, "başkalarının itibarlarını korumak" gibi çizilmiş sınırları aşmaması gerekmekle birlikte, kamunun menfaatinin bulunduğu diğer alanlarda olduğu gibi, siyasi meselelerde de haber ve fikirleri iletmek, yine basına düşen bir görevdir.” biçimindeki tespitleriyle “ifade özgürlüğü” yönünden ayrıntılı değerlendirmeler yapmış ve bu konuda kriterler belirlemiştir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 13/02/2007 tarih ve 2007/1-28 E, 2007/34 K. sayılı kararında da; 5187 sayılı Basın Kanunu kapsamındaki cevap ve düzeltme istemleri hususunda yapılan değerlendirmede; “Demokratik toplumlar, temel hak ve özgürlüklere dayanan toplumlardır. Bu tür toplumlarda Devletin görevi, temel hak ve özgürlükleri korumak ve geliştirmektir. Temel hak ve özgürlükler arasında düşünce ve kanaati açıklama özgürlüğünün önemli bir yeri bulunmaktadır. Bu özgürlüğün kullanılabilmesinin en önemli yollarından birisi de basındır.
Geneli ilgilendiren ya da ilgilendirmesi gereken tüm olaylar hakkında, halkı objektif ve gerçekleri yansıtacak biçimde aydınlatmak, çeşitli sorunlar üzerinde kamuoyunu düşünmeye çağıracak tarzda tartışmalar açmak, onu toplumsal ve siyasal oluşumlar üzerinde doğru ve gerçeğe uygun bilgilerle donatmak, yöneticileri eleştirmek, uyarmak ve bu yöntemlerle denetlemek, ayrıca içinde yaşadığı toplumun ve tüm insanlığın sorunları konusunda bireyi bilinçlendirmek durumunda olan basına, bu ödevlerini yerine getirirken ihtiyaç duyacağı bir kısım haklar da tanınmıştır. Bunlar; bilgi edinme, yayma, eleştirme, yorumlama ve eser yaratma haklarıdır. Temelini Anayasa’nın 28. vd. maddelerinden alan ve 5187 sayılı Basın Yasasının 3. maddesinde düzenlenen bu haklar, basın yoluyla işlenen suçlarda, hukuka uygunluk nedenlerini oluşturur. Bilgiyi yayma, eleştirme ve yorumlama haklarının kabulü için, açıklama, eleştiri veya değer yargısı biçimindeki bilginin gerçek ve güncel olması, açıklanmasında kamunun ilgi ve yararının bulunması, açıklanış şekli ile konusu arasında düşünsel bir bağ bulunması, açıklamada “küçültücü” sözlerin kullanılmaması gerekir.” denilmektedir.
Bu açıklamalardan sonra somut olaya gelince;
I- “s...com.tr” isimli internet sitesinde yer alan habere ilişkin yapılan değerlendirmede;
Anılan internet sitesinde F. Ü. tarafından yazılan “T. skandalı örtbas edildi” başlıklı yazısı sebebiyle ilgilisi M. N. Ö."nun cevap ve düzeltme isteminin 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi Ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun uyarınca değerlendirilmesinin gerektiği, 5651 sayılı Kanun’un 06/02/2014 tarihli 6518 sayılı Kanun"un 93. maddesi ile değişik 9. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “İnternet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini iddia eden gerçek ve tüzel kişiler ile kurum ve kuruluşlar, içerik sağlayıcısına, buna ulaşamaması hâlinde yer sağlayıcısına başvurarak uyarı yöntemi ile içeriğin yayından çıkarılmasını isteyebileceği gibi doğrudan sulh ceza hâkimine başvurarak içeriğe erişimin engellenmesini de isteyebilir.” hükmü uyarınca ilgilinin doğrudan Sulh Ceza Hakimliğine başvurarak erişimin engellenmesini istediği, ancak Ankara 6. Sulh Ceza Hakimliğince istem hakkında bir karar verilmediği gibi itiraz incelemesi yapan Ankara 7. Sulh Ceza Hakimliği tarafında da anılan hususta bir karar verilmediği, bu istem hakkında mahallince her zaman bir karar verilmesinin mümkün bulunduğu, kanun yararına bozma ihbarnamesine konu istem hakkında verilmiş bir karar bulunmadığından kanun yararına bozma istemine konu edilemeyeceği cihetle, s.....com.tr isimli internet sitesinde yer alan habere ilişkin istem hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA;
II-S.. G..nin 31/08/2014 tarihli Pazar Eki"nin 15. sayfasında yer alan haber yönünden yapılan değerlendirmede ise;
Kanun yararına bozma istemine konu somut olayda mahkeme, cevap ve düzeltme istemi hakkında karar verirken yukarıda anılan kararlardaki kriterleri gözeterek değerlendirme yapmamış olup, cevap ve düzeltme konusu haberin içeriğinde yer alan iddialara ilişkin herhangi bir kaynak gösterilmemesi ve 5187 sayılı Basın Kanunu"nun 14/1. maddesi kapsamında “kişilerle ilgili gerçeğe aykırı yayım yapılması” nedenleriyle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, Ankara 7. Sulh Ceza Hakimliğinin 11/11/2014 tarihli ve 2014/3990 değişik iş sayılı kararının CMK’nın 309/4-d. maddesi uyarınca BOZULMASINA, cevap ve düzeltme yazısının yayımlanmasına, 19/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi