Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/17369
Karar No: 2015/3225
Karar Tarihi: 23.02.2015

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/17369 Esas 2015/3225 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2013/17369 E.  ,  2015/3225 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    Davacı vekili, 04/06/2011 tarihinde davalı adına ... poliçe numaralı sigorta poliçesi ile sigortalı ... plakalı aracın sürücüsünün trafik kurallarını ihlal ederek sebebiyet verdiği trafik kazası nedeniyle ... plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığı kazadan dolayı ... Özürlü Sağılık Kurulu raporuna göre %10 oranında malul kaldığını, davacıya 20.378,00 TL hasar tazminatı ödendiğini, davacının kazadan önce büro yöneticisi olarak çalıştığını, maddi ve manevi zarara uğradığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 30.000,00 TL iş gücü kaybı tazminatının 14/12/2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istediklerini bildirmiştir.
    Davalı vekili, davacıya tazminat ödediklerini bu sebeple sorumluluklarının bulunmadığını, ayrıca 6111 Sayılı yasanın 1. Maddesine göre geçici iş göremezlik talebinin tedavi gideri kapsamında ... nın sorumluluğunda bulunduğundan davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kısmen kabulüne, 18.310,56 TL tazminatın 14/12/2011 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davalı ... şirketi aracın trafik sigortacısı olup davacıya ödeme yapmak suretiyle ibra edildiklerini savunmuştur. KTK"nun 111. maddesi uyarınca tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilirler. Yasa’nın bu hükmünden yararlanmak için ibra belgesinin iptalinin açıkça ve ayrıca istenmesine gerek olmayıp, dava sırasında bu husus ileri sürülebileceği gibi, yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açıklaması da yeterlidir. Bu düzenlemeye göre açılan dava süresinde olup (ibra 16.01.2012 tarihli olup, dava ise 03.04.2012 tarihinde açılmıştır), mahkemece yapılacak iş, ilk önce ödeme tarihi (23.02.2012) itibariyle yapılan ödemenin yetersiz olup olmadığının belirlenmesidir. Bunun için ödeme tarihi verileri dikkate alınarak yapılacak hesaplama sonucu bulunacak tutar ile ödeme miktarının karşılaştırılarak, ödemenin yeterli bulunması halinde ibra nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerekir. Şayet ödemenin yetersiz olduğu anlaşılırsa bu kez karar tarihine en yakın veriler dikkate alınarak tazminat hesaplanmalı ve zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince davalı tarafından yapılan ödemeye hesaplama yapıldığı tarihe kadar geçen süre için yasal faiz uygulanarak, hesaplanan tutardan mahsup edilmelidir.
    Bu şekilde yaptırılacak bir bilirkişi incelemesi sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde denetime elverişli bulunmayan ve yukarıda anlatılan aşamalar izlenilmeksizin yapılan yetersiz bilirkişi raporunun hükme esas alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmesi isabetli değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin hesaplamanın ibra tarihindeki verilere göre yapılması gerektiği yönündeki temyiz itirazının kabulü, sair temyiz itirazlarının reddi ile, hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 23.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi