
Esas No: 2016/22102
Karar No: 2016/24439
Karar Tarihi: 01.11.2016
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/22102 Esas 2016/24439 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, ücret alacağı, yıllık izin, fazla mesai, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davacı ve davalılar ... ile Kıska Adi Komandit Şirketi avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin, aylık ücret, fazla çalışma, hafta tatili ve bayram tatili ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili, davalı ... vekili ve davalı “Kiska Adi Komandit Şirketi ... ve ortağı” unvanlı şirketin vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının ve davalı “Kiska Adi Komandit Şirketi ... ve ortağı” unvanlı şirketin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Davalı ...’in temyiz itirazına gelince;
Somut uyuşmazlıkta, davacının davalı ... nezdinde kayıtlı çalışması bulunmamaktadır. Davalı ...’in, davacının işvereni olan davalı “Kiska Adi Komandit Şirketi ... ve ortağı” unvanlı şirketin, komandite ortağı olduğu anlaşılmaktadır. Komandite ortağın ad ve soyadının, şirket ünvanında yer alması, kanun hükmünden kaynaklanmaktadır (mülga 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 44/2; yürürlükteki 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 42/2). Eldeki davaya uygulanacak, mülga 6762 sayılı Kanun’un 256. maddesi yollamasıyla 179. maddesi uyarınca, komandit şirketin, borç ve taahhütlerinden birinci derecede şirket sorumludur. Şirketin komandite ortaklarının sorumluluğu ise, ikinci derecededir. Kanun hükmü gereği, komandite ortağın sorumluluğuna başvurulabilmesi için, şirkete karşı yapılan icra takibinin semeresiz kalması veya şirketin herhangi bir sebeple sona ermiş olması gereklidir. Davacı taraf ise, komandit şirkete karşı bir icra takibi yapıldığını ve takibin semeresiz kaldığını veya şirketin sona ermiş olduğunu iddia ve ispat etmemiştir. Bu halde, davalı ...’in sorumluluğuna başvurulabilmesi için, kanunda belirtilen ön şartların gerçekleştiği iddia ve ispat edilmemiş olduğundan, söz konusu davalı şahıs bakımından zamansız açılan davanın reddine karar verilmesi gereklidir. Aksi yönde kabulle hüküm tesis edilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 01.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.