MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Ecrimisil


Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı ile aralarında boşanma davası olduğunu, birlikte paydaş oldukları 2 parsel sayılı taşınmazda bulunan 2 numaralı bağımsız bölümü davalının baskısı sonucu terketmek zorunda kaldığını, davalının ise taşınmazı kullanmaya devam ettiğini ileri sürerek ecrimisile karar verilmesini istemiştir.
Davalı, boşanma davasının derdest olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, taşınmazın tamamının davalı tarafından kullanıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, paydaşlar arasında ecrimisil isteğine ilişkindir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişmeli, mesken nitelikli, 3858 ada 2 parsel sayılı taşınmazda bulunan 2 numaralı bağımsız bölümün 1/2"şer paylarla taraflar adına kayıtlı bulunduğu, eldeki davanın 23.07.2013 tarihinde açıldığı, taraflar arasında ... 1.Aile Mahkemesinin 2012/385 Esas, 2013/907 Karar sayılı boşanma davasının ise 09.04.2012 tarihinde açıldığı, 12.11.2013 tarihinde ise tarafların boşanmalarına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminattır.
Somut olaya gelince; eldeki davanın açıldığı tarihte taraflar arasındaki boşanma davasının derdest olduğu, evlilik birlikteliğinin bu tarih itibariyle devam ettiği, her davanın açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirileceği ve dava tarihinde taşınmazın aile konutu olup davalı kullanımının haksız ve kötüniyetli kabul edilemeyeceği açıktır.
Hal böyle olunca; ecrimisil isteğinin reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazı yerinde görüldüğünden Kabulüyle, hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 21.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.