
Esas No: 2018/143
Karar No: 2020/36
Karar Tarihi: 21.01.2020
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/143 Esas 2020/36 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/143 Esas
KARAR NO : 2020/36
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/07/2017
KARAR TARİHİ : 21/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil bankanın dava dışı ...Şti.'ne kullandırdığı kredilerin teminatı olarak ... plakalı araç üzerine müvekkili lehine rehin tesis edildiğini, işbu araç davalı sigorta şirketince ... sayılı birleşik kasko sigorta poliçesi ile sigorta teminatı kapsamına alınmış olup müvekkil banka anlan poliçe kapsamında dain ve mürtehin sıfatına haiz olduğunu, müvekkil banka tarafından kullandırılan kredinin geri ödenmemesi nedeniyle dava dışı kredi borçlusu aleyhine İstanbul ...İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, yapılan icra takibinde, rehinli aracın hasarlandığı ve davalı sigorta şirketi nezdinde hasar dosyasının açıldığının öğrenildiğini, müvekkil banka tarafından davalı sigorta şirketine başvurularak dain-i mürtehin sıfatıyla hasar tazminatı ödemesinin kendisine yapılması talep edildiğini, ancak davalı müvekkil şirketin tüm başvurularını sonuçsuz bıraktığını, herhangi bir ödeme yapmadığını, açıklanan nedenlerle müvekkil bankanın dain-i mürtehin sıfatıyla talep etmekte haklı olduğu 130.000,00-TL sigorta bedelinin fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile ticari temerrüt faizi ve fer'ileri ile birlikte müvekkiline ödenmesine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın yetkili mahkemede ikame edilmediğini, yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunu, aynı zamanda görevli mahkemede ikame edilmediğini, tarafların tacir olması sebebiyle ve somut olayda ticari iş söz konusu olduğundan huzurdaki davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde ikame edilmesi gerektiğini, müvekkil şirkete mevzuat uyarınca zorunlu belgelerin ibraz edilmediğini, bu sebeple müvekkil şirketin tazminat ödeme yükümlülüğünün mevcut olmadığını, ikrar anlamına gelmemek üzere müvekkil şirket tarafından ödeme yapılması gerektiği kabul edilse dahi, davacı tarafın talebinin fahiş olduğunu, açıklanan nedenler ile davanın reddine, vekalet ücreti ve yargılama giderinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dava, davacı şirket tarafından dava dışı ... Şti.'ne kullandırılan kredilerin teminatı olarak, dava dışı şirkete ait ... plakalı araç üzerine, davacı şirket lehine tesis edilen rehin gereğince dain ve mürtehin sıfatıyla aracın hasara uğraması sebebiyle, kasko sigortacısı olan davalı şirketten hasar bedelinin ödenmesi istemine ilişkindir.
Davacı bankanın, dava dışı ...Şti.'ne kullandırdığı kredi nedeniyle, dava dışı şirkete ait ... plakalı araç üzerine, davacı şirket lehine rehin tesis edildiği, kredi borcunun ödenmemesi üzerine toplam 215.272,36 TL alacak nedeniyle dosyamız davacısı ...bank AŞ tarafından, borçlular ...Şti., ... ve ... hakkında İstanbul ...İcra Dairesinin ... Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu olan ... plakalı araca ilişkin trafik kayıtları ve haciz/rehin bilgileri celp edilmiş olup, yapılan incelemesinde dava konusu araç üzerinde davacı şirket lehine konulan rehin şerhi dışında birçok icra dosyası nedeniyle haciz şerhlerinin olduğu tespit edilmiştir.
Poliçe ve hasar dosyasının yapılan incelemesinde; ... plakalı araca ilişkin 20/02/2016-20/20/2017 tarihleri arasında geçerli olacak şekilde genişletilmiş kasko poliçesi tanzim edildiği, poliçede davacı bankanın rehin alacaklısı olarak yer aldığı, ... plakalı aracın 26/07/2016 tarihinde ...'de sürücü ... idaresinde iken geri manevra yaptığı esnada, yan yatarak devrilmesi neticesinde hasara uğradığı, yapılan ekspertiz çalışması sonucu, ekspertiz raporuna göre araçta meydana gelen hasar onarım bedelinin 70.000,00 TL, aracın hasarlı değerinin 60.000,00 TL ve aracın piyasa rayiç değerinin 130.000,00 TL olduğu belirlenmiştir.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde bilirkişi heyeti tarafından kök ve ek raporda özetle; aracın 26/07/2016 hasar tarihi itibarı ile davalı şirket tarafından tanzim edilen kasko poliçesi ile kasko teminatı dahilinde olduğu, poliçenin "A. Genişletilmiş Kasko Sigortası" başlığı altında b maddesinde "gerek hareket gerek durma halinde iken sigortalının veya aracı kullananın iradesi dışında araca ani ve harici etkiler neticesinde sabit veya hareketli bir cismin çarpması veya aracın böyle bir cisme çarpması, devrilmesi, düşmesi yuvarlanması gibi kazalar" teminat kapsamına alınmış olup, kazanın yuvarlanma ile gerçekleştiği bu nedenle teminat kapsamında olduğu, araç sürücüsü ...'ın sürücü belgesinin 28/04/2004 tarihli
Dosya kapsamı değerlendirildiğinde; poliçe kapsamında davacının dain mürtehin sıfatı bulunduğundan, hasara uğrayan araç nedeniyle davacının talebinin yerinde olup, aracın sürücü ... idaresinde iken geri manevra yaptığı esnada, yan yatarak devrilmesi neticesinde hasara uğramış olması sebebiyle poliçenin A.b maddesi gereğince hasarın teminat kapsamında gerçekleştiği ve araç sürücüsü...'ın ehliyetinin ise dava konusu aracı kullanmak için yeterli olduğu anlaşılmıştır. Aracın riziko tarihindeki 2.el piyasa rayiç değerinin 130.000,00 TL, araçtaki hasarın onarım bedelinin ise 70.000,00 TL olduğu ancak onarıma geçilmesi halinde onarım bedelinde artış meydana gelme ihtimalinin bulunduğu, aracın hasarlı değerinin ise 60.000,00 TL olduğu, bu nedenle aracın tamirinin ekonomik olmadığı ve perte ayrılması gerektiği, perte ayrılması halinde araç üzerinde birçok icra dosyası kapsamında haciz şerhleri bulunduğundan, araç sovtajının davalıya ayıpsız olarak teslim edilmesinin mümkün olmadığı, bu durumda ise davacıya aracın 2.el piyasa değerinden sovtaj değerinin mahsubu sonucu kalan tazminata hükmedilmesi gerektiği kanaatine varıldığından davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M :
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile 70.000,00-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının fazlaya ilişkin isteminin REDDİNE,
3-Alınması gereken 4.781,70 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 2.220,08 TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 2.561,62 TL nispi harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 36,00 TL gider ile yargılama aşamasında yapılan 2.118,90 TL olmak üzere toplam 2.154,90 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1.160,33 TL yargılama gideri ve peşin yatan harç gideri 2.220,08 TL'nin toplamı olan 3.380,41 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, geriye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 9.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 8.600,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip
e-imza
Hakim
e-imza
BU EVRAK 5070 SAYILI KANUN GEREĞİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞTIR
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.