Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/27931
Karar No: 2016/3439
Karar Tarihi: 14.04.2016

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/27931 Esas 2016/3439 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Sanık, komisyoncu olduğunu iddia ederek birçok kişiden sahte çeki kullanarak para almış, bir grup kişiden aldığı elmayı diğer bir grup kişiye peşin para vererek satmış ancak elmayı satan kişilerin parayı getirmemesi nedeniyle sanığın ortadan kaybolduğu ortaya çıkmıştır. Mahkeme, sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından mahkumiyet kararı vermiştir. Katılanların avukatları, sanık hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazında bulunmuşlarsa da, bazı hususlarda hakları olmadığı belirtilerek reddedilmiştir. Kararda, sanığın suçlu olduğu, dosya kapsamına göre kabul edilmiştir. Ancak, mahkemenin hüküm kurarken bazı kanun maddelerini yanlış uyguladığı gerekçesiyle hükümlerin bozulmasına karar verilmiştir.
İlgili Kanun Maddeleri:
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1 maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 43/2 maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 158/1-i,35 maddeleri
- 5237 sayılı TCK'nın 158/1-h maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 158/1-i maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 53.maddesinin (1), (2), ve (4) numaralı fıkraları
15. Ceza Dairesi         2013/27931 E.  ,  2016/3439 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, Cumhuriyet savcısı, katılan .... vekili ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Komisyoncu olduğunu söyleyen sanığın, katılan ...."dan 13.000 TL"ye aldığı elmalar karşığında 4.000 TL peşin para verdiği geri kalan kısmı için ise suça konu, 30.12.2008 tarihli 12.350 TL bedelli sahte çeki verdiği yine katılan Oktay vasıtasıyla tanıdığı diğer katılanlar ....., .... ve .... ile görüşüp pazarlık yaparak, peşin para vereceğini belirterek bu katılanlardan da elma satın aldığı, söz konusu elmaları da bir başka kamyona yükleterek, "bankaya gidip geleceğim" diyerek katılanların yanından ayrıldıktan sonra kamyon şoförünü arayarak “elmaları ...’ye getir, irsaliyeyi keseyim” dediği, katılanların peşin parayı getirmediği için şoförün gitmesine izin vermedikleri, bir gün boyunca elmaları kamyonda beklettikleri, sonrasında sanığa ulaşılamaması nedeniyle katılanlar...., ...... ve ...."in elmalarını kamyondan geri indirdikleri bu şekilde sanığın atılı suçları işlediğinin iddia edildiği olayda;
1-Katılan ...... vekilinin, sanık hakkında katılanlar ....., ..... ve..."a yönelik eylemleri nedeniyle hakkında kurulan hükümlere yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Katılanlar ....., ..... ve ....."ın vekili olmayan katılan .... vekilinin, katılanlar .....,..... ve ......"a karşı nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hükümleri temyize hak ve yetkisi bulunmadığı anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun"un 8/1 ve 1412 sayılı CMUK"nun 317.maddesi uyarınca vaki temyiz isteğinin REDDİNE
2-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik ve katılan......"a yönelik, nitelikli dolandırıcılık suçlarından kurulan hükümlere yönelik yapılan temyizlerin incelenmesinde:
Sanık, katılan, tanık beyanları, bilirkişi raporları ile dosya kapsamına göre, suçların sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, Cumhuriyet savcısının, kısa kararda resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm verilmediği halde, gerekçeli kararda hüküm kurulduğuna, katılan vekilinin, verilen cezanın yetersiz olduğuna, sanık müdafiinin, kararın hukuka aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
3-Sanık hakkında, katılanlar katılanlar......, ...... ve ......"a yönelik eylemleri nedeniyle verilen hükümlere yönelik olarak yapılan temyizlerin incelenmesinde:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, Cumhuriyet savcısının ve sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a-Sanığın, birbirlerini önceden tanıyan katılanların birlikte oldukları anda hileli hareketleri ile kandırıp menfaat temin etmesi nedeniyle eylemlerinin, aynı suçu birden fazla katılana karşı tek bir fiille işlediğinin anlaşılması karşısında; katılanlara karşı tek suçtan hüküm kurularak, tayin olunan cezanın 5237 sayılı TCK"nın 43/2. maddesi uyarınca artırılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde her üç katılana karşı eyleminden dolayı üç kez cezalandırılmasına karar verilerek fazla ceza tayini,
b-Kararın gerekçe kısmında; sanığın "serbest meslek sahibi" olduğu kabul edilerek, katılanlar ....., ...... ve ......"a karşı "serbest meslek sahibi kişinin dolandırıcılığa teşebbüs" suçundan mağdur sayısınca TCK"nın 158/1-i,35 maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar vermek gerektiğinin belirtilmesine karşın, hüküm kısmında; sanığın adları geçen katılanlara karşı "tacir olan kişinin ticari faaliyeti kapsamında dolandırıcılık"suçunu işlediği belirtilerek, katılan Necmettin"e karşı olan eyleminden TCK"nın 158/1-h, diğer katılanlar Halil ve Ahmet"e karşı olan eylemlerinden TCK"nın 158/1-i maddesi uyarınca temel ceza tayin edilmek suretiyle mahkumiyet kararı verilerek, hükümlerin karıştırılması,
c-5237 sayılı TCK.nın 53.maddesinin (1), (2), ve (4) numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin verdiği 08.10.2015 tarihli ve E.2014/140, K.2015/85 sayılı kısmi iptal kararının, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girdiğinden bu yönde değerlendirme yapılmaması,
Kanuna aykırı olup, Cumhuriyet savcısı ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 14.04.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi