8. Hukuk Dairesi 2018/11276 E. , 2019/5391 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı-birleşen dosyada davalı vekili ve davalı-birleşen dosyada davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı/birleşen dosyada davalı ... vekili, asıl ve birleşen dava dilekçelerinde sayılan mallar nedeniyle alacağın tahsilini talep ve dava etmiş, birleşen davanın reddini savunmuştur.
Davalı/birleşen dosyada davacı ... vekili, ... tarafından açılan davaların reddini savunmuş, birleşen dava dilekçesinde sayılan mallar nedeniyle alacağın tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı/birleşen dosyada davalı ... vekili ve davalı/birleşen dosyada davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı/birleşen dosyada davacı ... vekilinin tüm, davacı/birleşen dosyada davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Birleşen ... 1. Aile Mahkemesinin 2014/1422-1328 Esas-Karar sayılı dava dosyasında dava konusu olan, Yapı Kredi Bankasından ilk ödeme tarihi 24.04.2009 tarihinde çekilen 21.000 TL bedelli tüketici kredisine yönelik temyiz itirazlarının incelemesine gelince;
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; davacının çektiği tüketici kredisininin boşanma dava tarihinden sonra davacı tarafından ödendiği, Mahkemece, kredinin boşanma dava tarihinden kısa süre önce çekildiği dikkate alınarak kredinin evlilik ihtiyaçları için çekilmediğinin düşünüldüğü gerekçesi ile reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Eşler, 14.03.2003 tarihinde evlenmiş, 15.05.2009 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 28.05.2009 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK mad. 225/son). Tüm bu açıklamalara göre, davacının boşanma dava tarihinden sonra yaptığı kredi ödemelerine yönelik talebinin genel hükümlere dayalı alacak isteği niteliğinde olduğu anlaşılmakla, (TBK mad. 77 vd.) mal rejiminin tasfiyesi kapsamında bir talep niteliğinde değildir.
O halde, talep TMK"nin 2. kitabından kaynaklanmadığından Aile Mahkemesi görevli olmayıp, uyuşmazlığın çözüm yeri 6100 sayılı HMK"nin 2.maddesi uyarınca belirlenecek Asliye Hukuk Mahkemesidir. Görev kamu düzeni ile ilgili dava şartı olduğundan (HMK mad. 114/c) iddia ve savunma olarak ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında mahkemece resen göz önünde bulundurulur (HMK mad. 115/1). Mahkemece, davacının çekilen kredinin boşanma dava tarihinden sonra yapılan ödemelerine yönelik talebine ilişkin görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeplerle 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davalı/birleşen dosyada davacı ... vekilinin tüm, davacı/birleşen dosyada davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının yukarıda 1. bentte gösterilen sebeplerle reddine, HUMK"un 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacı-birleşen dosya davalısına iadesine ve 1.439,20 TL peşin harcın da onama harcına mahsubu ile kalan 3.689,18 TL"nin temyiz eden davalı-birleşen dosya davacısından alınmasına, 22.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.