MAHKEMESİ : Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Sanık aleyhine tazminata hükmedilmediğinden tebliğnamedeki 5 numaralı bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)... Esas sayılı dosyada mevcut 11/06/2009 olay yeri görgü ve tesbit tutanağında belirtilen yer ile birleştirilmesine karar verilen... Esas sayılı dosyada mevcut 18/06/2009 tarihli suç tutanağındaki yerin aynı yer olup olmadığının araştırılmaması, aynı yer ise bu tutanaklar yönünden eylemin tek suç oluşturacağının gözetilmemesi,
2)Mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen orman mühendisi bilirkişi raporunda, dava konusu yerde orman kadastrosu yapılmamış olduğunun, sanığın işgal ve faydalanmada bulunduğu toplam alanın 4294 m² olup 2765 m² sinin memleket haritasında yeşil alan olarak gözüken ve orman sayılan yerlerden olduğunun belirtilmesine karşılık fen bilirkişisinin raporunda A harfi ile gösterilen 4294 m² alanın kadastro paftasına göre orman içinde kaldığının belirtilmesine göre; 11.06.2009 tarihli tespit tutanağı ile 18.06.2009 ve 20.04.2010 tarihli suç tutanağında belirtilen alanların ne kadarının orman sayılan yerler içinde kaldığının belirlenmemesi ve bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmemesi, yine, orman idaresine ait 23.10.2013 tarihli yazıda dava konusu yerde arazi kadastrosunun yapılmış olduğunun belirtilmesine göre; 6831 sayılı Kanun’un 93/2. maddesinin uygulama yeri bulunup bulunmadığının tesbiti yönünden 3402 sayılı Kanun’un 4. maddesine göre yapılmış arazi kadastrosu bulunup bulunmadığı sorulup bulunuyor ise hangi tarihte kesinleştiği de araştırılarak arazi kadastrosuna ilişkin tutanak ve haritalar getirtilip mahallinde yeniden zabıt mümzilerinin yer gösterimiyle farklı 3 kişilik orman mühendisi ve harita mühendisi bilirkişiler marifetiyle keşif yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayini gerekirken eksik kovuşturmayla karar verilmesi,
3)Orman idaresine ait 24/7/2013 tarihli yazıda dava konusu yerin muhafaza ormanı olduğunun belirtilmesi karşısında yerin Bakanlık kararı ile muhafaza ormanı olarak ayrılıp ayrılmadığının, muhafaza ormanı olarak ayrılmışsa mahallinde ilan edilip edilmediğinin ve 6831 sayılı Kanun’un 111. maddesinin uygulama şartları bulunup bulunmadığının araştırılmaması,
Kabule göre de;
1)6831 sayılı Kanun’un 111. maddesinin uygulanması sırasında hapis cezasının 12 ay yerine 18 ay olarak fazla tayini,
2)Kendisini vekille temsil ettirmeyen orman idaresi lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
3)Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve ... sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve... E., ...K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, 
4)Yargılama giderine hükmedilirken hesap hatası yapılması,
Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı yönünden CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 29.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.