17. Hukuk Dairesi 2014/9402 E. , 2016/8731 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVACILAR : 1-...
2-...
3-...
DAVALILAR : 1-...
2-...
BİRLEŞEN DAVA:
MAHKEMESİ : ...
DAVACILAR : 1-...
2-...
3-...
Taraflar arasındaki ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle asıl davanın kısmen kabulüne ve birleşen davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, asıl davanın davalısı ... vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Asıl davada, davacılar vekili, davalıların maliki ve sürücüsü olduğu aracın, davacıların eş/babası olan murislerine çarpmasıyla ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldıklarını ve manevi zarara uğradıklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, her bir davacı için 100,00 TL"den toplam 300,00 TL. destekten yoksun kalma tazminatının ve davacı eş ...için 20.000,00 TL, diğer davacılardan her biri için 15.000,00"er TL"den toplam 50.000,00 TL. manevi tazminatın yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Birleşen davada, davacılar vekili, asıl daya konu kazaya karışan aracın trafik sigortacısı olan davalının da zarardan sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla her bir davacı için 5.000,00 TL"den toplam 15.000,00 TL. maddi tazminatın 05.02.2008"den işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
...
Davalı ..., kazaya karışan aracını kazadan önce diğer davalıya sattığını, zarardan sorumlu olmadığını ve kendisine husumet yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, kazada davalının kusuru olmadığını, karşı yönden gelen iki kamyonun hatalı sollama yapması yüzünden kaza olduğunu, taleplerin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Birleşen davada davalı ... vekili, davacı çocukların yaşları itibariyle destek tazminatı talep edemeyeceklerini, sigortalının kusuru oranında zarardan sorumlu olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; asıl davanın kısmen kabulüne; davacılar ... maddi tazminat taleplerinin reddine; davacı ... için taleple bağlı kalınarak 100,00 TL. maddi tazminat ile 10.000,00 TL. manevi tazminatın, diğer davacılardan her biri için 7.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ..."den tahsiline; davalı ... yönünden davanın reddine; birleşen davanın kabulü ile 15.000,00 TL. maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 15.12.2008"den işleyecek yasal faiziyle davalı ..."dan tahsiline ve birleşen dosyanın davacılarına verilmesine karar verilmiş; hüküm, asıl davanın davalısı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, ayrıca manevi tazminatın takdirinde 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 47. maddesindeki (yeni TBK"nun 56. maddesi) özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre; davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ... 10/1 maddesinde "Manevi tazminat davalarında avukatlık ücreti, hüküm altına alınan miktar üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir" düzenlemesine, 10/2. maddesinde "Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin
...
üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez" düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda; davalı ..., davada kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddolunan manevi tazminatlar yönünden, davacılar lehine hükmolunan vekalet ücretini geçmemek kaydıyla, davalı lehine vekalet ücretine hükmolunması gerekirken, vekalet ücretine hükmolunmaması doğru olmayıp bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/II. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 12. bendinden sonra gelmek üzere "karar tarihinde yürürlükte bulunan ...hükümleri gereği belirlenen 2.880,00 TL. vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı ..."e verilmesine" ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."e geri verilmesine 10.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.