4. Hukuk Dairesi 2016/15867 E. , 2019/838 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 17/02/2015 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 22/04/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili; müvekkilinin dava dışı Özel Merkez ... Dershanesinde yönetici olarak görev yaptığını, dershanenin kapanması üzerine ödenmeyen alacaklarının tahsili için belirtilen kurum aleyhine dava açıldığını, ... 2. İş Mahkemesi’nin 2007/76 esas ve 2008/304 sayılı kararı ile talebin kısmen kabulü ile ücret alacağı ve faize hükmedildiğini; bu ilam alacağının tahsili için, dershanenin kuruluşunda davalı tarafından verilen 28/02/2006 tarihli resmi ipotek senedine dayanılarak, 08/12/2009 tarihinde ... 4. İcra Müdürlüğünün 2009/12204 sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığını, davalı tarafından bu takibe dayalı olarak menfi tespit davası açıldığını, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/50 esas, 2011/490 sayılı kararı ile bu talebin reddedildiğini, davalı tarafından şikayet yoluna başvurulması üzerine, ... 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 2012/719 esas, 2012/ 797 sayılı kararı ile takibin davalı yönünden iptaline karar verildiğini, bunun üzerine alacağın tahsili için ... 3. İcra Müdürlüğünün 2014/170 esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu beyan ederek, davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalı vekili; davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, bilirkişi raporu hükme esas alınarak; davalının, 28/02/2006 tarihli resmi ipotek senedinde yer alan miktarla sınırlı olarak sorumlu olduğu gerekçesi ile talebin kısmen kabulü ve icra inkar tazminatına karar verilmiştir.
HMK’nın 114/h maddesinde hukuki yarar dava şartı olarak düzenlenmiş olup, HMK’nın 115. maddesinde ise dava şartlarının mevcut olup olmadığının yargılamanın her aşamasında re"sen gözetileceği hüküm altına alınmıştır.
21/07/2017 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 2017/2 Esas ve 2017/3 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu kararı ile ilamların genel haciz yolu ile ilamsız takibe konu edilmesinin icra hukukuna ve yargılama tekniğine uygun düşmediği, bu yola başvurmakta alacaklının hukuki yararının bulunmadığı gibi borçlunun hukuki durumunu ağırlaştırdığı ve taraflar arasındaki menfaat dengesini bozduğu gerekçesi ile ilama dayalı alacağın ilamsız takibe konu edilemeyeceği yönünde karar verilmiştir.
Dosya kapsamından; davacının ücret alacağının hüküm altına alındığı ... 2. İş Mahkemesinin 2007/76 esas ve 2008/304 karar sayılı ilam bulunmasına rağmen davacı, bu alacağın tahsili için genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatmış ve itiraz üzerine de eldeki dava açılmıştır. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun yukarıda anılan kararı gereğince, ilamların genel haciz yoluyla ilamsız takibe konu edilemeyeceği nazara alınarak, hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde esasa girilerek hüküm kurulması doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 20/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.