Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16231
Karar No: 2016/9092
Karar Tarihi: 18.10.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/16231 Esas 2016/9092 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/16231 E.  ,  2016/9092 K.

    "İçtihat Metni"

    ....
    Taraflar arasındaki tazminat (cismani zarar) davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili ve davalılar....vekili ve ...vekilince istenmiş, davalı ...Ş vekilince duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 18.10.2016 Salı günü davalı ...Ş vekili ...geldi. Davacılar vekili Av. ... geldi. Davalı ...Ş tarafından gelen olmadı. Davalı ...Ş tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı ...Ş vekili ve davacılar vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, davalı ...Ş. ye zorunlu trafik sigortalı dava dışı sürücü ...yönetimindeki sondaj makinesinin ve hemen arkasından davalı ...Ş."ye zorunlu trafik sigortalı dava dışı ...yönetimindeki binek aracın, ....çevre yolunun Kimeski bağlantılı stabilize tali yoldan kontrolsüz bir şekilde duble yolun ....yönünden davalı ...Ş."ye zorunlu trafik sigortalı davacı sürücü Harun yönetiminde ve aynı istikamette seyir halinde bulunun aracın önüne aniden çıkmasıy-
    ...

    la çarpışmaları sonucu davacı sürücü ...kullandığı araç içerisinde yolcu olarak bulunan ., ..., . vefat ettiğini, müvekkillerinin destekten yoksun kaldıklarını, kazaya karışan araçların poliçe limiti kapsamında oluşan zarardan sorumlu olduklarını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ....vefatı nedeniyle eşi ... için 1.000,00 TL, çocukları .... için 1.000,00 TL, ... için 1.000,00 TL, .... için 1.000,00 TL, ..."ın vefatı nedeniyle; Eşi ... için 1.000,00 TL, çocukları ... için 1.000,00 TL, ....için 1.000,00 TL, ... vefatı nedeniyle, Eşi ... için 1.000,00 TL, çocukları ... için 1.000,00 TL, ....için 1.000,00 TL, .... için 1.000,00 TL, ...vefatı nedeniyle; Annesi ... için 1.000,00 TL, babası ... için 1.000,00 TL, .... vefatı nedeniyle; Annesi ... için 1.000,00 TL, babası ... için 1.000,00 TL olmak üzere toplam 15.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, bedel artırım dilekçesiyle taleplerini ...vefatı nedeniyle; Eşi ... için 97.252,56 TL, çocukları .. için 22.337,86 TL, ... için 3.627,09 TL, .... için 6.300,08 TL , ..."ın vefatı nedeniyle; Eşi ... için 123.913,12 TL, çocukları .... için 9.415,58 TL, .... için 15.215,34 TL, ....vefatı nedeniyle, Eşi ... için 98.319,97 TL, çocukları ....için 6.171,92 TL , ... için 6.171,92 TL,...vefatı nedeniyle; Annesi ... için 15.830,78 TL, babası ... için 12.743,33 TL,.... vefatı nedeniyle; Annesi ... için 4.634,35 TL, babası ... için 3.175,50 TL"ye yükseltmiş, 15.10.2014 tarihli dilekçesiyle davalı .... kendi sorumluluğuna düşen kısmı yargılama giderleriyle birlikte ödediğinden davalı... yönünden davanın konusuz kaldığını ve kendisinden yargılama gideri talebi olmadığını belirtmiştir.
    ...

    Davalı ...Ş. vekili, iş makinesinin müvekkili şirket nezdinde 250.000,00 TL poliçe limiti ile sınırlı olarak sigortalı olduğunu, kazanın oluşumunda araç sürücüsünün kusuru olmadığını, mahkemede aksi kanaat oluşursa sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusuru ve oluşan gerçek zarar ile sınırlı olduğunu, dava tarihi öncesinde müvekkili şirkete başvuru olmamakla dava tarihinden itibaren yasal faiz istenebileceğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... vekili, müvekkilinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve gerçek zarar nispetinde olduğunu, dava tarihi öncesinde müvekkili şirkete başvuru olmamakla dava tarihinden itibaren yasal faiz istenebileceğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ...Ş. vekili, müvekkilinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve gerçek zarar nispetinde olduğunu, dava tarihi öncesinde müvekkili şirkete başvuru olmamakla dava tarihinden itibaren yasal faiz istenebileceğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı ... tarafından.... aleyhine 97.252,56 TL maddi tazminat istemi ile açılan davanın reddine, 2-Davacılardan ... tarafından tüm davalılar aleyhine 1.000,00 TL maddi tazminat istemiyle açılan davanın reddine, 3- 425.109,40 TL için davanın kabulü ile, (Davacılardan ... için 98.319,97 TL, .... için 6.171,92 TL, ...için 6.171,92 TL, ... için 123.913,12 TL, ... için 9.415,58 TL, ... için 15.215,34 TL, ... için 3.175,50 TL, ... için 4.634,35 TL,... için 3.627,09 TL, ..... için 6.300,08 TL, .... için 22.337,86 TL, ... için 12.743,33 TL, ... için 15.830,78 TL, ... için 97.252,56 TL olmak üzere ve yine davalılardan ... aleyhine açılan davada ..."ın istemi olan 97.252,56 TL"nin reddine karar verilmiş olmakla, ... ...nin sorumluluk tutarı bu maddeye ilişkin olarak 327.856,58 TL ile ...

    ../...

    ...
    dışındaki ismi yazılı davacı istemleri ile sınırlı olmak üzere) 14/11/2013 olan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketlerden tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı ...Ş. vekili, davalı ...Ş. vekili ile davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, trafik kazası nedeni ile destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
    1086 sayılı HUMK"nın 388 ve 389. maddeleri ile 6100 sayılı HMK"nın karşılık 297/1-2. maddeleri uyarınca, mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerekir.
    Bu hükümler yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereği ve kamu düzeni ile ilgili olup yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar, kararın gerekçesinin de sonucu ile tam bir uyum içinde ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta olması zorunludur.
    Yargıtay"ın hukuka uygunluk denetimi yapabilmesi için de ortada usulüne uygun şekilde oluşturulmuş bir hüküm bulunması gerektiği açıktır.
    Mahkemece, gerekçe kısmında; bilirkişi rapor ve ek raporunun taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edildiği, ikinci ek rapor aldırılmasını gerektirecek şekilde rapora karşı itirazda bulunulmadığı, rapordaki kusura ve tazminata yönelik hesaplama, raporun gerekçeli ve denetime elverişli olması nedeniyle hükme esas alınmak suretiyle davanın kısmen kabulü, kısmen reddi cihetine gidilerek aşağıdaki şekilde (davanın ıslahından sonra 01.10.2014 tarihli dilekçe ile davalılardan..... vekilince sunulan 01.10.2014 tarihli dilekçede ferileri ile birlikte mevcut dava ile ilgili davacı yana 211.043,00 TL"nin nakden ödenmesi nedeniyle davacılar tarafından müvekkili şirketin ibra edildiği belirtilip buna ilişkin ödeme belgesi ve ibraname sunulduğu, davacılar vekili Av. ... tarafından 15.10.2014 tarihli dilekçe ile davalılardan ... tarafından taraflarına yapılan
    ...

    ödeme nedeniyle bu sigorta şirketi yönünden davanın konusuz kaldığı, yargılama gideri talep etmedikleri yönünde yazılı beyanda bulunulduğu ancak söz konusu belge ve beyanların dosyanın kapsamlı oluşu nedeniyle gerekçe yazılma aşamasına kadar fark edilemediği, ayrıca özellikle davacı vekilince de bu konuda duruşmalarda sözlü beyanda bulunulmamış olmakla davalılardan .... aleyhine hatalı olarak hüküm kurulduğu, yine bu sigorta şirketi tarafından ödendiği belirtilen miktara ilişkin olarak diğer davalılar yönünden de davanın konusunun kalmadığı yönünde karar verilip esasa ilişkin olarak bakiye değerlendirilerek hüküm kurulması gerektiği, bu hususun da gözden kaçırılarak hatalı hüküm kurulduğu, gerekçeli karar yazma aşamasında fark edildiği ancak temyiz yolu ile hüküm değiştirilebileceği için yanlışlığa değinilmek sureti ile kısa karardaki gibi hükmün yazıldığı) hüküm kurulduğu belirtilmesine rağmen, hüküm fıkrasında ve kısa kararda ""davacı ... tarafından .... aleyhine 97.252,56 TL maddi tazminat istemi ile açılan davanın reddine, 2-Davacılardan ... tarafından tüm davalılar aleyhine 1.000,00 TL maddi tazminat istemiyle açılan davanın reddine, 3- 425.109,40 TL için davanın kabulü ile, (Davacılardan ... için 98.319,97 TL, .... için 6.171,92 TL, ... için 6.171,92 TL, ... için 123.913,12 TL, .... için 9.415,58 TL, ... için 15.215,34 TL, ... için 3.175,50 TL, ... için 4.634,35 TL, ...çin 3.627,09 TL, ...için 6.300,08 TL, ..için 22.337,86 TL, ... için 12.743,33 TL, ... için 15.830,78 TL, ... için 97.252,56 TL olmak üzere ve yine davalılardan ... aleyhine açılan davada ..."ın istemi olan 97.252,56 TL"nin reddine karar verilmiş olmakla,. ...nin sorumluluk tutarı bu maddeye ilişkin olarak 327.856,58 TL ile ... dışındaki ismi yazılı davacı istemleri ile sınırlı olmak üzere) 14/11/2013 olan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketlerden tahsili ile davacılara verilmesine"" karar verilmiştir. Hükmün gerekçesi ile kısa karar uyumlu olmayıp, taraflar yönünden şüphe ve tereddüt uyandıracak nitelikte olduğundan, bu yön yukarıda açıklanan yasa maddelerine açık
    ../...

    ..
    bir aykırılık oluşturduğundan (10.04.1992 gün, ... sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararında da belirtildiği üzere) hükmün bozulması gerekmiştir.
    2-Bozma neden ve şekline göre davacılar vekili, davalı ...Ş. vekili, davalı ...Ş. vekili ve davalı ...Ş. vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ:bYukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma nedenine göre bu aşamada davacılar vekili, davalı ...Ş. vekili, davalı ...Ş. vekili ve davalı ...Ş. vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 1.350,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı ...Ş"ye verilmesine, 1.350,00 TL vekalet ücretinin davalı ...Ş"den alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacılara verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenlere geri verilmesine 18.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi