7. Ceza Dairesi 2020/5772 E. , 2021/4776 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Beraat
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
5271 sayılı CMK"nun 260. maddesi gereğince, katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için yasa yollarının açık olduğu gözetilip, şikayetçi Gümrük İdaresi"nin suçtan zarar görme olasılığına göre kurulan hükmü temyize hakkı bulunduğu kabul edilerek şikayetçi Gümrük İdaresi vekilinin ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyizlerine yönelik yapılan incelemede;
19.12.2015 tarihli iddianame ile müsaderesi talep edilen nakil araçları ile dava konusu eşya hakkında mahallinde her zaman bir karar verilmesi mümkün görülmüştür.
Olay tarihinde sanık ..."a ait taşınmazın içerisinde sanığın sürücülüğünü yaptığı çekici ve dorsesine yüklenmiş vaziyette ve yine taşınmazın içerisindeki fiber tanklarda 13.780 kg, İNÖNÜ-PAL raporuna göre piroliz sıvısı olduğu değerlendirilen eşyanın ele geçirildiği cihetle,
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Yasası"nın 206/2-a, 271/2, 230/1. maddeleri fıkraları da hukuka uygun surette elde edilen delillerin kullanılabileceğini, kanuna aykırı elde edilenlerin ise hükme esas alınamayacağı şeklinde açık düzenlemeleri içermektedir.
Adli aramaların nasıl yapılacağını düzenleyen 5271 sayılı CMK"nun 116. maddesi arama kararı verilebilmesi için makul şüphenin bulunması ve aynı Yasanın 119. maddesi aramanın, hakim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet Savcısına ulaşılamadığı takdirde, kolluk amirinin yazılı emri ile kolluk görevlilerince yapılabileceği biçimindedir.Bu koşullara uyulmadan yapılan arama kanuna aykırıdır.
Dosya kapsamına göre; Sulh Ceza Mahkemesi"nden alınan arama kararı olmadığı gibi, Cumhuriyet savcısı tarafından gecikmesinde sakınca bulunduğundan bahisle verilmiş yazılı bir arama izni bulunmadığı, usulüne uygun arama kararı alınmadan kolluk gücü tarafından yapılan aramanın usul ve yasaya aykırı olduğu, sanık ..."ın aşamalardaki savunmalarında, ele geçen eşyanın faturalı olduğunu, akaryakıt amacıyla kullanmadığını ve ticari bir amacının bulunmadığını beyan ettiği, keza diğer sanık ..."nun savunmalarında, atılı suçu kabul etmeyerek sadece sanık ..."a yardım etmek amacıyla olay yerinde bulunduğunu ve eşyanın niteliğini bilmediğini belirttiği, hukuka aykırı arama sonucu ele geçen eşyanın yasak delil niteliğinde olduğu, Anayasa"nın 38/2, 5271 sayılı CMK"nun 206/2-a, 217/2, 230/1. madde ve fıkralarına göre, hukuka aykırı surette elde edilen delillere dayanılarak mahkumiyet hükmü kurulamayacağı cihetle, sonucu itibarıyla doğru olan hükmün değişik gerekçeyle ONANMASINA, 29.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.