Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2906
Karar No: 2012/4760
Karar Tarihi: 24.5.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/2906 Esas 2012/4760 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, evlilik birliği içinde edinilen taşınmazların davalı eş tarafından diğer davalıya muvazaalı olarak devredildiği gerekçesiyle tapu kayıtlarının iptali ile kendi adına tescilini istemiştir. Mahkeme, mal rejiminin tasfiyesine dayalı isteğin ayın olarak istenemeyeceği gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Davacı tarafın temyiz başvurusu reddedilmiştir. Kararda, eşler arasındaki mal rejiminin sona erip ermediği belirlenememişse de, tapu iptali ve tescil isteği şahsi hakka dayalı muvazaa nedeniyle açılmıştır. Muvazaa, irade ile beyan arasında kasten yaratılan aykırılık olarak tanımlanabilir. Başvurunun reddi sonucu itibariyle usul ve yasaya uygun olan hüküm onanmıştır. Kanun maddeleri ise Borçlar Kanunu'nun 18. maddesi, Türk Medeni Kanunu'nun 225/2. maddesi ve HUMK.nun 388/4 (HMK.m 297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddesidir.
8. Hukuk Dairesi         2012/2906 E.  ,  2012/4760 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

    ... ile ...ve ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Milas 1.Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinden verilen 03.03.2011 gün ve 327/140 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:


    KARAR

    Davacı vekili, evlilik birliği içinde edinilen 1460, 1522, 1542, 1550, 1553 ve 1617 parsellerde tapuya kayıtlı taşınmazın davalı eş tarafından diğer davalıya danışıklı olarak devredildiğini açıklayarak tapu kayıtlarının iptali ile ½ paylarının vekil edeni adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar vekili, satışın muvazaalı olmadığını açıklayarak, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, mal rejiminin tasfiyesine dayalı isteğin ayın olarak istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Temyiz incelemesine konu dava 09.04.2007 tarihinde açılmıştır. Taraf eşler arasında Milas 2. Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesinin 2007/165 Esas sayılı boşanma davasının halen derdest bulunduğu bildirilmiştir. Davacı dava dilekçesinde; evlilik birliği içinde edinilen taşınmazların boşanma davasından hemen önce muvazaalı olarak davalı eş tarafından diğer davalıya aktarıldığını açıklayarak, tapu kayıtlarının iptaliyle ½ hisselerinin davacı eş adına tescili isteğinde bulunmuştur. Bilahare 11.05.2007 tarihli dilekçeyle nizalı taşınmazların evlilik birliği içinde eşler tarafından birlikte satın alındığı belirtilerek tapu kaydının iptali ile ½ hisselerinin davacı eş adına tescili isteği tekrarlanmış, alacak talebi olmadığı bildirilmiştir. 09.11.2009 tarihli celsede davacı taraf katılma alacağı isteğinde bulunduklarını ifade etmiş ise de, davalı taraf iddianın genişletildiği savunmasıyla bu talebe karşı koymuştur.
    Dava konusu bir kısım parseller ile bir kısım parsellerde davalı eş adına kayıtlı bulunan hisseler 09.02.2007 tarihinde diğer davalı ...’ya satış suretiyle devredilmiştir. Kural olarak, eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2. maddesine göre boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona erer. Boşanma davasının sonucu beklenilmediğine göre, eşler arasındaki mal rejiminin sona erip ermediği belirlenememiş ise
    de; temyize konu dava Borçlar Kanununun 18. maddesi uyarınca açılmış şahsi hakka dayalı muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Muvazaa, irade ile beyan arasında kasten yaratılan aykırılık olarak tanımlanabilir. Böyle bir iddia karsısında, aslolan tarafların akitteki gerçek ve müşterek amaçlarının saptanmasıdır. Davacı, şahsi hakkına dayanarak ileride açabileceği mal rejiminin tasfiyesi ile hak edebileceği alacağının tahsilini sağlamak amacıyla eldeki davayı açmış, tapu kaydının iptalini istemiştir. Davacının böyle bir davayı açmasında hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerekir. Ne var ki, davacı taraf ½ hisselerin adına tescili talebinde bulunmuştur. Muvazaalı devir nedeniyle eski haline dönüş istenmediğine, yarı payının davacı adına tescili isteğinde bulunulduğuna göre davanın değişik gerekçeyle reddine karar verilmiş olmasında sonucu itibariyle usul ve yasaya aykırı yön bulunmamaktadır.
    Davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle usul ve yasa hükümlerine uygun bulunan hükmün ONANMASINA, HUMK.nun 388/4 (HMK.m 297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 18,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 2,75 TL"nin temyiz eden davacıdan alınmasına 24.5.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi