
Esas No: 2014/21839
Karar No: 2016/895
4926 sayılı yasaya aykırılık - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2014/21839 Esas 2016/895 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 7 - 2013/102608
MAHKEMESİ : Taşlıçay Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 16/01/2013
NUMARASI : 2011/110 (E) ve 2013/7 (K)
SUÇ : 4926 sayılı yasaya aykırılık
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1- 4926 sayılı Yasa"nın 34. maddesinin son fıkrasında öngörülen "bu maddenin uygulanmasında para cezasına esas alınacak değer gümrük idaresince belirlenen değerdir." düzenlemesindeki "gümrük idaresince" ibaresinin hükümden önce 30.12.2008 gün ve 27906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 18.09.2008 gün ve 2006/47 esas, 2008/144 karar sayılı kararı ile Anayasaya aykırı görülerek iptal edildiği de dikkate alınmak suretiyle kovuşturma aşamasında, ele geçen kaçak eşyaya ilişkin bağımsız bilirkişiye yaptırılan inceleme neticesinde belirlenen ve önceki kemt varakasından daha düşük olan Cif değer üzerinden Gümrük İdaresi"nce düzenlenen kemt varakasındaki gümrüklenmiş değer esasa alınmak suretiyle yeniden ön ödeme önerisi tebliğ edilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Kamu zararının, suça konu eşyanın bilirkişiye hesaplattırılan cif değerine göre, gümrük idaresince tespit edilen eşyanın ithalinde öngörülen gümrük vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplamının olduğu gözetilmeksizin, sanıklara kamu zararının 562 TL olarak yanlış bildirildiği gibi sanıklar hakkında 5271 sayılı CMK 231. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin olumlu-olumsuz karar verilmemesi;
Kabul ve uygulamaya göre ise:,
1- Sanıkların eylemi toplu kaçakçılık suçunu oluşturduğu kabul edilerek hüküm kurulduğu halde hükmedilen cezadan sanıkların müteselsilen sorumlulukları yerine ayrı ayrı sorumlu tutulmaları;
2- 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda atılı eylemin müeyyidesi adli para cezasını, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda ise hürriyeti bağlayıcı cezanın yanında adli para cezasını da içermekte olduğu; kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın 5237 sayılı TCK"nın 50. maddesi gereğince adli para cezasına veya diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesi halinde verilen sonuç ceza itibariyle 5607 sayılı yasanın sanıklar lehine olabileceği gözetilerek;
.Olaya suç tarihinde yürürlükte bulunan 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ile suç tarihinden sonra 31/03/2007 tarihinde yürürlüğe giren 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun ilgili bütün hükümleri uygulanarak elde edilecek sonuçların birbiriyle karşılaştırılması ve karar yerinde tartışılması suretiyle lehe olan yasanın belirlenmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, denetime olanak verecek şekilde bu husus tartışılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, sanıkların ve katılan temsilcisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.02.2016 günü oybirliğiyle karar verildi.