
Esas No: 2019/6224
Karar No: 2020/466
Karar Tarihi: 22.01.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/6224 Esas 2020/466 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Mardin 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.01.2019 tarih ve
2018/262 - 2019/13 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, TCK"nın 53,
63, 58/9. maddeleri gereği mahkumiyete dair istinaf
başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Ayrıntıları Dairemizin 06.11.2019 tarih ve 2019/1582 Esas, 2019/6838 Karar sayılı kararında açıklandığı üzere; bir asker şahsın; örgütün gizlilik ve deşifre olmamak kuralına riayetle, örgütün talimatı ile ve örgütsel irtibatı sağlamak maksadıyla kamuya açık ve birbirinden bağımsız market, büfe, kırtasiye, lokanta vb. gibi sair işletmelerde kurulu bulunan, ücret karşılığı kullanılan sabit hat veya ankesörlü hatlar ile mahrem imam tarafından arandığı, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak somut olgu ve teknik verilerle tespit edilmesi ve yargılama yapan mahkemenin de tam bir vicdani kanaate ulaşması halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren hukuka uygun delil olduğunun kabulü gerektiğinden;
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; HTS kayıtlarına göre sanığın kendisinin kullanımında olduğunu kabul ettiği cep telefonu hattı üzerinden çeşitli tarihlerde sabit hatlardan ardışık ve periyodik olarak arandığının tespit edildiği, sanıkla ardışık arandığı tespit edilen bir kısım şahısların da kollukta müdafii huzurunda alınan ifadelerinde sabit hatlardan arandıkları hususunu kabul ettikleri; tanık olarak dinlenen ve sanıkla Mardin ilinde ilgilenen ... ve sanıkla birlikte yine Mardin ilinde sohbetlere katılan ..."ın sanığa ilişkin beyanları, ankesörlü aramaya ilişkin HTS kayıtları ve tüm dosya kapsamına göre, yerel mahkemenin kabulünde isabetsizlik bulunmadığından,
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Mardin 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 22.01.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.