Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2015/4288
Karar No: 2021/230
Karar Tarihi: 21.01.2021

Danıştay 13. Daire 2015/4288 Esas 2021/230 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2015/4288
Karar No:2021/230

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Üst Kurulu

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : ... Haber ve Görsel Yayıncılık A.Ş.

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : .... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait "..." logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 09/04/2014 tarihinde saat 06:45'de yayınlanan "..." adlı haber bülteninde 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinin tekraren ihlâl edildiğinden bahisle ihlalin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin %1'i oranında idarî para cezası uygulanmasına ilişkin ... tarih ve … sayılı toplantıda alınan … no.lu Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; söz konusu haber programında yer alan konuların toplumun ilgisini çeken, bilgi edinmek istediği ve haber değeri taşıyan konular olduğu, özellikle yaptırıma esas teşkil ettiği anlaşılan 9 yaşındaki çocuğun öldürülmesi olayının, anne babalar ve benzer tehlikelere maruz kalabilecek çocuklar için uyarıcı ve bilgi verici nitelikte olduğu, toplumun her kesiminin eğitici, öğretici programlarla bilinçlendirilebilmesinin her zaman mümkün olmayacağı, kişilerin haber alma hürriyeti ile insan onuruna saygılı haber yapma kavramlarının belli bir denge içerisinde yürütülmesi gerektiği, yayına ait görüntülerden bir çok haberde flulaştırma yoluyla bu dengenin sağlandığının anlaşıldığı, dolayısıyla idarî para cezasına dayanak teşkil eden kuralda korunan hakların ihlâl edilmediği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, görüntülerin bazıları flulaştırılmasına rağmen üst üste yayınlanan ve dramatize edilerek verilen olumsuz haberlerin konusunu oluşturan insanların yaşadıklarının ekrana getirildiği, anılan olumsuz haberlerin insan onuruna ve özel hayatın gizliliğine dikkat edilmeden izleyiciye sunulduğu, basın özgürlüğünün kişi ve toplum yararı için sınırları bulunduğu, kullanılan dil ve ifadenin haberin verilişinin gerektirdiği ve zorunlu kıldığı ölçüde olması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, programın bütünü yerine birkaç haberin göz önünde bulundurulduğu, dava konusu yayının bir haber programı olduğu, yayınlanan kaza haberlerinin flulaştırılarak ekrana getirildiği, olumsuz haberlerin yanı sıra komik haberlere de yer verildiği, toplumun bilgi talep ettiği olayın kötü veya rahatsız edici olmasının bir önemi bulunmadığı, aksi takdirde hiçbir savaş veya kaza haberinin ekrana getirilemeyeceği, basın özgürlüğü çerçevesinde toplumun geniş ilgisini çeken olayların ekrana taşındığı, abartılı bir anlatıma başvurulmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
ESAS YÖNÜNDEN:
MADDİ OLAY :
Dava konusu Kurul kararıyla, davacı şirkete ait "..." logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 09/04/2014 tarihinde saat 06:45'de yayınlanan "..." adlı haber bülteninde; cinayet mağduru bir çocuğun görüntülerinin ve olayın vahim detaylarının ekrana aktarıldığı, çeşitli kazalarda ölen insanların asfaltta yer alan görüntüleri ve farklı olaylarda yararlanan insan görüntülerinin ekrana getirildiği, her ne kadar görüntüler flulaştırılmış olsa da çeşitli olaylardaki mağdur görüntülerinin ekrana getirilmesinin kişilerin acz içindeki durumlarının ekrana yansıtılmasının kişi onurunu zedeleyeceği, bu nedenle söz konusu yayın ile 6112 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinin tekraren ihlâl edildiğinden bahisle Kanun'un 32. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca ihlâlin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde 1'i oranında idarî para cezası uygulanmasına karar verilmiştir.
Bunun üzerine, anılan Kurul kararının iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un, 8. maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinde, "Yayın hizmetleri; ... İnsan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine aykırı olamaz, kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez."; 32. maddesinin ikinci fıkrasının işlem tarihinde yürürlükte olan hâlinde ise, "8. maddenin birinci fıkrasının diğer bentleri ile ikinci ve üçüncü fıkralarında ve bu Kanunun diğer maddelerinde belirlenen ilke, yükümlülük veya yasaklara aykırı yayın yapan medya hizmet sağlayıcıları uyarılır. Uyarının ilgili kuruluşa tebliğinden sonra ihlâlin tekrarı hâlinde medya hizmet sağlayıcıya ihlâlin ağırlığı ve yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlâlin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde birinden üçüne kadar idari para cezası verilir. İdarî para cezası miktarı, radyo kuruluşları için bin Türk Lirasından, televizyon kuruluşları ve isteğe bağlı medya hizmet sağlayıcıları için onbin Türk Lirasından az olamaz. " kurallarına yer verilmiştir.
02/11/2011 tarih ve 28103 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yayın Hizmeti Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 8. maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinde, "Yayın hizmetleri; ... İnsan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine aykırı olamaz, kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez. İnsanların yaralanma, acı çekme, ölüm anları ve benzeri durumlar, duygu sömürüsüne yol açacak biçimde verilemez. ..." düzenlemesi yer almıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Anayasa Mahkemesi, çatışan haklar arasındaki dengeye ilişkin olarak, Anayasa’nın 17. maddesinin birinci fıkrasında koruma altına alınan şeref ve itibar hakkı ile Anayasa’nın 28. maddesinde güvence altına alınan basın özgürlüğü ve bu özgürlükle bağlantılı olarak Anayasa’nın 26. maddesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğü arasında adil bir dengenin gözetilip gözetilmediğini değerlendirmektedir. Bu soyut bir değerlendirme olmayıp, çatışan haklar arasında dengeleme yapılabilmesi için mevcut olaya uygulanabilecek bazı kriterler belirlenmiştir. Haberin yayımlanma şartları ile haberin konusu, kullanılan ifadelerin türü, içeriği, şekli ve sonuçları da bu şartlar arasında sayılmıştır. (Nilgün Halloran Başvurusu, B. No: 2012/1184, Karar tarihi: 16/07/2014, §27; Çetin Doğan Başvurusu (2), B. No: 2014/3494, Karar tarihi: 27/02/2019, §59-60).
Uyuşmazlık konusu programa ait görüntülerin incelenmesinden; peş peşe cinayet, kaza, yaralama haberlerine yer verildiği, Kars'ta cinsel istismara maruz bırakılan ve öldürülen 9 yaşındaki bir çocukla ilgili haberler izleyiciye aktarılırken yakınlarının feryatları ve acı çekme görüntülerinin kullanıldığı, Konya'da meydana gelen trafik kazasına ilişkin olarak yerde yatan yaralılar ve kan içeren olay yeri görüntüleri ile palayla vatandaşa saldıran kişinin serbest bırakıldığına dair haber aktarılırken saldırı anına ilişkin insanların korku içinde çığlık attığı anlara ilişkin görüntülerin flulaştırılarak kullanıldığı, camdan düşerek öldüğü söylenen bir kadının cinayete kurban gittiğine dair ve 11 çocuk annesi bir kadının eşi tarafından çekiçle öldürüldüğüne dair cinayet haberlerine yer verildiği, pompalı tüfekle cinnet geçirip ailesini katleden adamla ilgili haber verilirken anneannenin feryat ettiği görüntülerin kullanıldığı, üniversite öğrencisinin 6 arkadaşını ve kendini bıçakladığına dair haber verilirken sedyede yaralı ve inleyen insan görüntülerine yer verildiği görülmektedir.
İnsanların yaralanma, acı çekme, ölüm anları ve benzeri durumlarının duygu sömürüsüne yol açacak biçimde verilmesinin yayın hizmetlerinde insan onuruna saygılı olma ilkesine aykırı olduğu, haber değeri taşıyan olayların topluma aktarılması sırasında öz ile biçim arasındaki dengenin korunması gerektiği, haber verilirken kullanılan dil ve ifade biçiminin haberin gerektirdiği ölçüde olmasının zorunlu olduğu; uyuşmazlık konusu yayında ise, peş peşe aktarılan olumsuz olaylara ilişkin haberlerin sadece bir kısmında kaza ve yaralama anlarına ait görüntüler flulaştırılmış olsa da genel olarak olayların izleyiciye aktarımı sırasında insanların yaralanma, acı çekme ve çaresizlik görüntülerinin haberin gerektirdiği ölçüden fazla olarak duygu sömürüsüne yol açacak biçimde kullanıldığı, haberlerin izleyiciye aktarımında öz ile biçim arasındaki dengenin sağlanmadığı, haberlerin aktarılması sırasında kullanılan ifade içeriği ve şeklinin basın özgürlüğü ile insan onurunun korunması arasındaki dengeyi basın özgürlüğü lehine adil olmayan bir şekilde bozduğu sonucuna ulaşıldığından dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali yönündeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca .... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 21/01/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi