
Esas No: 2016/4680
Karar No: 2017/14551
Karar Tarihi: 25.10.2017
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/4680 Esas 2017/14551 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde asıl ve birleşen davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar, asıl ve birleşen davada; davalının çocuksuz ölen eşine mirasçı olduğu, vasiyetname düzenlenirken tek doktor raporu ile akli meleke raporu alındığı, murisin vasiyetnameyi yaparken maddi ve manevi baskı altında kaldığı, muvazaalı olarak işlemin diğer mirasçılardan mal kaçırmak niyeti ve gayreti ile yapıldığını belirterek vasiyetnamenin iptaline ve miras haklarının alınmasına(tenkisen) karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; miras bırakanın vasiyetname yapılması sırasında alınan sağlık raporuna göre temyiz kudretini haiz olduğu, vasiyetnamenin düzenlenmesinde herhangi bir baskı korku aldatma bulunmadığı, aynı tarihte kendisininde muris lehine vasiyetname düzenlediğini, vasiyetnamenin noterde tanıklar huzurunda vasiyetçiye okunarak düzenlendiğini savunarak reddini istemiştir.
Mahkemece; davacıların iddialarını ispatlayamadığı, mal kaçırmanın iptal nedenleri arasında yer almadığı, davacıların saklı payının bulunmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde asıl ve birleşen davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- İlke olarak, davanın reddi halinde alınacak karar ve ilam harcı maktudur. Bu nedenle mahkemece; asıl ve birleşen davada peşin alınan ayrı ayrı 25,20 TL harcın alınması gereken ayrı ayrı 27,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye ayrı ayrı 2,50 TL harcın davacılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına karar verilmesi gerekirken; nispi harç belirlenerek bakiye harcın tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi
yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK"nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacıların sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün 2. maddesinin hükümden çıkarılarak yerine “2- asıl ve birleşen davada peşin alınan ayrı ayrı 25,20 TL harcın alınması gereken ayrı ayrı 27,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye ayrı ayrı 2,50 TL harcın davacılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına” maddesinin eklenmesi suretiyle hükmün davacılar yararına düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.