8. Hukuk Dairesi 2017/12382 E. , 2019/5819 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın reddine dair kararın davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 15.02.2017 tarihli ve 2015/1494 Esas, 2017/1823 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Davalı üçüncü kişi vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı alacaklı vekili; müvekkili Bankanın borçlu şirketten olan alacağının tahsili amacıyla borçlunun adresine hacze gidildiğini, haciz mahallinde hazır bulunan ..."ın adreste kendisi ve ... Yün Tekstil Ltd Şti.’nin faaliyet gösterdiğini, haczedilen malların borçluya ait olmadığını beyan ederek istihkak iddiasında bulunduğunu, borçlu ile davalı üçüncü kişiler arasında organik bağ bulunduğunu, üçüncü kişi ile borçlunun alacaklıdan mal kaçırma amacıyla danışıklı işlemler yaptığını öne sürerek, davanın kabulü ile istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı üçüncü kişiler, borçlu ile bir ilgilerinin bulunmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davalı üçüncü kişi ve borçlu şirket arasında daha önce ticari ilişki bulunduğu, borçlu şirketin sekreterinin üçüncü kişi bünyesinde çalışmaya başlamasının ve ajanda defterinde borçlu şirketle ilgili bilgilerin bulunmasının ikili ticaretin gereği olup, muvazaa iddiasını ispat için yeterli olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün davacı alacaklı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 15.02.2017 tarihli ve 2015/1494 Esas, 2017/1823 Karar sayılı ilamı ile; dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, haciz mahallinin borçlu şirketin önceki adresi olduğu, adres değişikliği takibe konu çek tarihinden önce olmakla birlikte, takibe konu çekin 13.08.2012 tarihli kredi sözleşmesine istinaden verildiği, bu itibarla alacağın daha önceki bir tarihte doğduğunun kabulü gerektiği, zira kredi sözleşmesinin tarafı olan ..."in 26.09.2013 tarihinde borçluya ait hisseleri devraldığı, yetkilisi olduğu diğer borçlu şirket ... Geri Dön. Mad. Tem. Nak. Ltd. Şti.nin faaliyet merkezinin ticaret sicil kayıtlarına göre yine haciz mahalli olduğu, haciz mahallinde hazır bulunan sekreterin eski borçlu çalışanı olduğu, alacaklı tarafça sunulan 27.06.2013 tarihli gazete haberinde de borçlu ve üçüncü kişinin güçlerini birleştirerek birlikte faaliyette bulunduğunun ifade edildiği, hacizde borçluya ait ihbarname, dekont, kargo gönderisi gibi bir kısım güncel tarihli evrak ile borçlu şirket yetkililerine ait ceza tutanakları gibi şahsi belgelere rastlanıldığı, üçüncü kişi ve borçlu şirketin faaliyet alanlarının da aynı olması birlikte dikkate alındığında, İİK’nin 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu dolayısıyla alacaklı lehine olup, ispat yükü altında olan davalı üçüncü kişinin karinenin aksini kanıtlamaya elverişli delil sunamadığı, açıklanan nedenlerle alacaklının açtığı davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiş, davalı üçüncü kişiler vekili tarafından karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur.
Dava, İİK’nin 99. maddesine dayalı, üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir.
1.Dosya muhtevasına,dava evrakı ile tutanaklar münderecatına ve Yargıtay ilâmında açıklanan gerektirici sebeplere göre yerinde olmayan ve HUMK"un 440. maddesinde yazılı hallerden hiçbirisine uymayan, davalı üçüncü kişiler vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istemlerinin reddine,
2.İstihkak davalarında, geçerli bir haczin varlığı davanın ön koşullarından biridir. Haczin mevcut olup olmadığının, mahkemece, davanın her aşamasında resen gözetilmesi gerekir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de; takip dosyasının incelenmesinde karar tarihinden sonra 28.01.2019 tarihinde davacı alacaklı vekilinin takibe konu alacağın haricen tahsil edildiğini beyan edip 30.01.2019 tarihinde haricen tahsil harcını yatırdığı anlaşılmaktadır. Mahkemece bu bilgilere göre; istihkak davasının konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, 6100 sayılı HMK"nin 331. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin takdirine karar verilmesi için davalı üçüncü kişiler vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile kararın açıklanan değişik gerekçe ile bozulması gerekmiştir.
SONUÇ; Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı üçüncü kişiler vekilinin sair karar düzeltme istemlerinin reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı üçüncü kişiler vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 15.02.2017 tarihli ve 2015/1494 Esas, 2017/1823 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı değişik gerekçe ile İİK"nin 366 ve 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde karar düzeltme isteyenlere ayrı ayrı iadesine, 12.06.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.