
Esas No: 2016/10241
Karar No: 2016/16046
Karar Tarihi: 02.06.2016
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/10241 Esas 2016/16046 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işverenin yurt dışında bulunan şantiyelerinde çalıştığını, sözleşmesinin davalı tarafından haklı neden olmaksızın feshedildiğini beyanla kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık ücretli izin alacaklarını istemiştir.
Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, davacının müvekkili şirkette iddia edilen kadar çalışmasının bulunmadığını, çalıştığı süreye ilişkin olarak tüm işçilik alacaklarının ödendiği beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içinde taraflarca temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
a-Davacı temyizi yönünden;
Bir kısım işçilik alacaklarının ödetilmesi istemi ile açılan davada mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiş ise de daha sonra ibraz edilen dilekçe ile temyiz isteminden feragat etmiş olup, dosyada mevcut vekaletnamesinde temyizden feragate yetkisinin bulunduğu anlaşıldığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 432/4. maddesi uyarınca davacı vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine,
b-Davalı temyizi yönünden;
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-İş sözleşmesi taraflara sürekli olarak borç yükleyen bir özel hukuk sözleşmesi olsa da, taraflardan herhangi birinin iş sözleşmesini bozmak için karşı tarafa yönelttiği irade açıklamasıyla ilişkiyi sona erdirmesi mümkündür.
Fesih hakkı iş sözleşmesini derhal veya belirli bir sürenin geçmesiyle ortadan kaldırabilme yetkisi veren bozucu yenilik doğuran ve karşı tarafa yöneltilmesi gereken bir haktır.
Fesih bildirimi bir yenilik doğuran hak niteliğini taşıdığından ve karşı tarafın hukukî alanını etkilediğinden, açık ve belirgin biçimde yapılmalıdır. Yine aynı nedenle kural olarak şarta bağlı fesih bildirimi geçerli değildir. Fesih bildirimi karşı tarafa ulaştığı anda sonuçlarını doğurur. Ulaşma, muhatabın hâkimiyet alanına girdiği andır. Fesih bildirimi karşı tarafa ulaşması ile sonuçlarını doğurur ve bundan tek taraflı olarak dönülemez.
Somut olayda davacı işçinin davalının yurt dışında bulunan şantiyelerinde fasılalı olarak çalıştığı, bir kısım çalışmalarının davalı işverence ihbar süresi verilerek feshedildiği, anılan ihbar süreleri herhangi bir şart içermediği halde karara esas alınan bilirkişi raporunda ihbar sürelerinin şarta bağlı olduğu gerekçesi ile geçersiz kabul edildiği anlaşılmış olup hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç :
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 02.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.