
Esas No: 2015/13199
Karar No: 2016/17141
Karar Tarihi: 09.06.2016
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/13199 Esas 2016/17141 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili ile yol ve yemek ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin, fazla mesai, hafta tatili ve yol yemek ücretlerinin hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin kıdem tazminatını hesabı ve giydirilmiş ücretinin tespiti konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Kıdem tazminatına esas alınacak olan ücretin tespitinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 32. maddesinde sözü edilen asıl ücrete ek olarak işçiye sağlanan para veya para ile ölçülebilen menfaatler göz önünde tutulur. Buna göre ikramiye, devamlılık arz eden prim, yakacak yardımı, giyecek yardımı, kira, aydınlatma, servis yardımı, yemek yardımı ve benzeri ödemeler kıdem tazminatı hesabında dikkate alınır. Satış rakamları ya da başkaca verilere göre hesaplanan prim değişkenlik gösterse de, kıdem tazminatı hesabında genişletilmiş ücret kavramı içinde değerlendirilmelidir.
Dairemiz kararlarında, ücret dışındaki para veya para ile ölçülebilen menfaatlerin tazminata yansıtılmasında son bir yıl içinde yapılan ödemeler toplamının 365’e bölünmesi suretiyle bir güne düşen miktarın belirleneceği kabul edilmektedir.
Somut olayda, mahkemece, sigorta kayıtlarında ve bordrolarda 2012 ve 2013 yıllarında aylık brüt 1.200,00 TL ücret ve aylara göre değişen miktarlarda prim ödemesi yapıldığı belirtilerek davacının ücretine söz konusu aya ilişkin ödenen prim miktarı eklenerek belirlenen ücret miktarı üzerinden alacakların hesaplandığı bilirkişi raporuna itibarla hüküm kurulmuş ise de, yapılan hesap isabetli değildir.
Dosya kapsamında bulunan sigorta kayıtları ve bordrolardan, davacının son brüt ücretinin 1.200,00 TL olduğu ve aylara göre değişen miktarlarda ciro primi ödemesi yapıldığı anlaşılmaktadır. Buna göre, mahkemece, giydirilmiş ücret tespit edilirken, söz konusu ödemelerin dikkate alınması, ciro primi yönünden son bir yıl içinde yapılan ödemeler toplamının 365"e bölünmesi suretiyle bir güne düşen miktarın belirlenmesi ve bu suretle hüküm altına alınacak alacakların belirlenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi hatalıdır.
3-Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının yıllık ücretli izin alacağı ücretine söz konusu aya ilişkin ödenen prim miktarı eklenerek belirlenen giydirilmiş ücret miktarı üzerinden hesaplandığı anlaşılmış olup söz konusu alacağın davacının kabul edilen çıplak ücretine göre hesaplanması gerekirken yazılı şekil karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.