17. Hukuk Dairesi 2015/19043 E. , 2016/11072 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen dosyada davacılar vekili ile asıl ve birleşen dosyada davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl davada davacı ... vekili, kendisine ait motosikleti ile evine gittiği esnada davalı belediyenin su kanalı açmak için uyarıcı herhangi bir önlem almaksızın yola bıraktığı kum yığınına çarpması sonucu ağır yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 1.000,00 TL geçici-sürekli işgöremezlik tazminatı, ayrıca tedavisi sürmekte olan müvekkilinin tüm tedavi masraflarının yüksek bir miktara ulaştığını, halen yapılan ve ileride yapılacak olan tedavi masraflarının da zarar tutarına eklenmesinin söz konusu olacağını, bütün bu tedavi ve bakım masrafları için fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak şimdilik bu zarar kalemi için de 1.000,00 TL, müvekkilinin olay tarihinde 23 yaşında olduğunu, olay nedeniyle duyulan ve ömür boyu duyulacak acı ve üzüntüyü kısmen olsun gidermek maksadıyla 50.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini istemiş, 09/06/2015 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebini 1.015.417,31 TL ‘ye yükseltmiştir.
Birleşen dosyada davacılar vekili, oğulları ..."ın trafik kazasında yaralanarak vücut bütünlüğünün yitirilmesinden doğan zararların tazmini amacıyla her bir davacı için 25.000,00 TL toplam 50.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl ve birleşen dosya davalısı Belediye vekili, kaza nedeni ile sorumluluğunun ve kusurunun bulunmadığını, istenen tazminat miktarlarının fahiş olduğunu belirterek asıl ve birleşen davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlara göre; asıl dava yönünden; davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 566.484,16 TL maddi tazminatın ve davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulu ile, 40.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi 29.03.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacı ..."a verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, birleşen dava (2013/318 Esas) yönünden; manevi tazminat taleblerinin kısmen kabulü ile, davacı ... için 10.000 TL, davacı ... için 10.000 TL manevi tazminatın olay tarihi 29.03.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacı ... ve davacı ..."a verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, asıl ve birleşen dosyada davacılar vekili ile asıl ve birleşen dosyada davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, asıl ve birleşen dosyada davacılar vekili ile asıl ve birleşen dosyada davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Asıl davada davacı vekilinin maddi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddedilmiş olmasına göre, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT dikkate alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına reddedilen miktar üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu hususun gözden kaçırılması doğru değildir.
3-Asıl davada, davacı vekili adli yardım talep etmiş, talebi kabul görmüş ve yargılama giderleri adli yardımdan karşılanmıştır. Bu durumda, bahsi geçen bu giderlerin Hazine’ye verilmesi gerekirken davacı lehine yargılama giderine hükmedilmesi doğru değildir.
4-Birleşen dosyada her iki davacı için kısmen manevi tazminata hükmedilmesine rağmen bu davacılar için tek vekalet ücreti verilmesi isabetli değildir. Tüm bu hususlar bozma nedeni ise de; bu yanılgıların giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK"nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen dosyada davacılar vekili ile asıl ve birleşen dosyada davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen dosyada davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının ve (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle birleşen dosyada davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm fıkrasının asıl dava yönünden başlıklı kısmın 6. bendinde “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre” ibaresinden sonra gelmek üzere, “red edilen maddi tazminat yönünden 30.557,32 TL nispi vekalet ücretinin,” ibaresinin eklenmesine; asıl dava yönünden başlıklı kısmın hüküm fıkrasının 7. bendinde yer alan “davacıya verilmesine” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “Hazine’ye verilmesine” ibaresinin eklenmesine; birleşen dava (2013/318 Esas) yönünden başlıklı kısmın 5. bendinde yer alan “davacı taraf” ibaresinin “davacılar” olarak değiştirilmesine, “1.500 TL” ibaresinin “1.500’er TL” olarak değiştirilmesine, “davacıya” ibaresinin “birleşen dosya davacılarına” olarak değiştirilmesine ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenlere geri verilmesine 01/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.