11. Ceza Dairesi 2017/3256 E. , 2021/4267 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 08.11.2018 tarihli 2018/427 Esas ve 2018/517 Karar sayılı ilamı ile sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarında suça konu faturaların, 213 sayılı VUK’nin 230. maddesine göre yalnızca unsurlarının tespiti amacıyla incelenmesinde zorunluluk bulunmadığının anlaşılması karşısında, tebliğnamede bu yönde bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdiri ile incelenen dosya içeriğine göre, katılan vekilinin diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
1- İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 22.03.2012 tarih ve 2012/7737 sayılı iddianamesi ile mütalaa ve vergi suçu raporuna uygun olarak sanık hakkında, “2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme” suçlarından açılan kamu davasında;
a) Sahte fatura kullanma suçundan açılmış bir dava bulunmadığı gibi sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarının birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olduğu gözetilmeden, “sanığın, 12/04/2010 tarihinden itibaren düzenlemiş olduğu bütün belgelerin herhangi bir hizmet karşılığı olmayan komisyon karşılığı düzenlenmiş sahte belgeler olduğu” kabul edildiği hâlde, suç adının, hükmün gerekçesinde “sahte fatura düzenlemek ve kullanmak”, hüküm fıkrasında “sahte fatura düzenlemek kullanmak” olarak belirtilip mahkumiyet hükmü kurulması suretiyle çelişkiye neden olunması,
b) Sahte fatura düzenleme suçunda her takvim yılında işlenen suçların birbirinden ayrı ve bağımsız suçları oluşturduğu, her takvim yılı için ayrı hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden ve hangi takvim yılından hüküm kurulduğu da belirtilmeksizin sanık hakkında tek hüküm kurulması,
c) Aynı takvim yılı içinde farklı tarihlerde birden fazla sahte fatura düzenleme fiilinin, zincirleme suç oluşturduğu ve sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 43. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Kabule göre de;
a) Sahte fatura düzenleme suçunda suç tarihinin son olarak düzenlenen fatura tarihi olduğu dikkate alınarak; her takvim yılı için düzenlenen en son fatura tarihinin tespit edilmesinden sonra suç tarihlerinin belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
b) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.05.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.