Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/7912
Karar No: 2016/4142
Karar Tarihi: 31.3.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/7912 Esas 2016/4142 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/7912 E.  ,  2016/4142 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili; davalının kusurlu hareketi ile sebebiyet verdiği kazada müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını, ceza dava dosyasına göre davalının asli kusurlu olduğunu açıklayıp fazlaya dair haklarını saklı tutarak 1.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline verilmesini talep etmiştir.
    Davalı, kusur durumunu kabul etmediğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı vekilince davalı sürücünün kavşakta dikkatsiz şekilde dönüş yaptığı sırada müvekkiline çarparak yaralanmasına ve malul kalmasına sebep olduğunu açıklayıp maddi-manevi tazminat talebinde bulunulmuş, davalı tarafça, davacı aşırı hızlı ve ehliyetsiz olması sebebi ile kazaya sebebiyet verdiği savunulmuştur.
    Mahkemece 08/10/2013 tarihli celsede tarafların kusur oranlarının tespiti hususunda rapor tanzimi için dosyanın bilirkişiye tevdiine ve bilirkişi için gerekli masrafın davacı vekilince 2 haftalık kesin süre içerisinde karşılanmasına verilmiş ve davacı vekiline HMK.324/2 maddesi gereğince gereken masrafı yatırmadığı takdirde bilirkişi delilinin ikamesinden vazgeçmiş sayılacağı hususu ihtar edilmiştir. Davacı tarafça süresi içerisinde masraf yatırılmadığı, ceza mahkemesince tarafların kusur oranlarına ilişkin bilirkişi raporunun ise ceza mahkemesince sanık (davalı) hakkında neticeten adli para cezasına hükmedildiği ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına verildiği, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların, kesinleşmiş mahkûmiyet kararları olarak kabul edilemeyeceği, davalının meydana gelen kazada kusurunun bulunup bulunmadığı değerlendirilmeden, sırf ceza davasındaki kusur izafe eden raporun hükme dayanak alınamayacağı gerekçesi ile davacı tarafından ispatlanamayan davanın reddine verilmiştir.
    BK.53.(TBK.74) maddesinde haksız eylemin “kusur” öğesi konusunda hukuk hakimine tanınan yetkiler iki bölüm olup, birincisi “kusur bulunup bulunmadığına”, öteki “kusurun derecesini ve zararın tutarını belirlemeye” ilişkindir. Maddenin ilk cümlesine göre “kusurun varlığını” araştırmada yetkileri sınırlı olan hukuk hakimi, maddenin ikinci cümlesine göre “kusurun derecesini ve zarar tutarını belirlemede” tam bağımsız kılınmıştır. HMK 266 madde (HUMK 275 md.) hükmüne göre kusur oranlarının belirlenmesi teknik değil hukuki bir konudur. Elde edilen teknik bulgulara göre hakim bu oranı belirlemede ihlal edilen kuralları gözönüne almalıdır.
    Haksız fiilden dolayı sorumlu olabilmek için kusurun bulunması şarttır. Davacı vekili delil listesinde ceza mahkemesi dosyasını ve kaza tespit tutanağını delil olarak göstermiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre kaza, davalının sevk ve idaresindeki araç ile kavşaktan kontrolsüz şekilde dönmek istediği sırada davacının sevk ve idaresindeki motosikletin ön tekerler kısmı ile otomobile sağ yan kısımdan çarpması şeklinde meydana gelmiştir. Mahkemece kusur konusunda rapor aldırılmasına gerek bulunmayıp dosya kapsamında bulunan delillere göre kusurun varlığı ve derecesi belirlenerek hasıl olacak sonuca göre verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 31.3.2016 gününde oybirliğiyle verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi