Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/12040
Karar No: 2016/4257
Karar Tarihi: 05.04.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/12040 Esas 2016/4257 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/12040 E.  ,  2016/4257 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ :.......Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu ..... aleyhine takip başlatıldığını, borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı, takipleri sonuçsuz bırakmak için bir kısım taşınmazlarının diğer davalı kızı ...... adına alındığını daha sonra kızından aldığı vekaletname ile diğer davalı yakın akrabalarına devrettiğini bu muvaaazalı işlemlerin iptali ile davacıya cebri icra yetkisi verilmesini talip etmiştir.
Davalılar vekili, müvekkillerinin mal kaçırma amacında olmadığını, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, borç kaynağı bonoların 12.07.2005 tarihinde düzenlendiği iptali istenilen tapu işlemlerinin 1999-2003 ve 2004 yıllarına ait olduğu, dolayısı ile borcun doğmundan önce yapıldığı, borçlu adına yapılmış bir işlem ve muvazaa olgusunun ispatlanmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, nam-ı müstear olarak yapılan satış işleminin iptali istemine ilişkindir.
1. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve dava konusu 207 ada 2 parsel, 1412 ada 1 parsel 1 nolu bağımsız bölüm ile ilgili işlemlerinin borcun doğmundan önce yapıldığından bu taşınmazlar yönünden davanın reddinin yerinde olduğunun anlaşılmış bulunmasına göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2.Nam-ı müstear, adını herhangi bir nedenle gizli tutmak isteyen bir kişinin, sözleşmeyi kendi hesabına, başka bir kişiye yaptırmasıdır.
Somut olayda, davacıların alacağının dayanağı bonoların borçlu ile yapılan 25.02.2006 tarihli sözleşmeden kaynaklandığı dolayısı ile borcun doğumunun bu tarih olduğu dosya içeriği ile sabittir. Dava konusu 1412 ada 2 parsel 9 nolu bağımsız bölüm, aynı ada 1 parsel 6 nolu bağımsız bölüm ve 1447 ada 18 parsel 28.04.2008 tarihinde borçlunun kızı Sultan adına alınmış, 1412 ada 2 parsel 9 nolu bağımsız bölüm ve 1412 ada 1 parsel 6 nolu bağımsız bölüm kızından sonra eşi Huriye adına 1447 ada 18 parsel ise kızından sonra kızının kayınvalidesi Naciye adına tescil edilmiştir. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda taşınmazı satan şahısların mameleklerinde bir artış olmadığı gibi satın alan şahıslarında alım gücünün olmadığı belirtilmiştir. Zaten müteahhit olan borçlunun tüm taşınmazları kızı, eşi ve yakın akrabaları adına tescilinin de yaşam deneyimlerine uygun olmadığı anlaşıldığından bu taşınmazlar yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
3.Dava konusu 3 taşınmazın reddi sebebinin, muvaazalı olduğu ileri sürülen işlemin borcun doğumundan önce olduğu kısaca dava ön koşulu bulunmadığından red olduğuna göre Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2 maddesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde nisbi vekalet ücretine hükmedilmeside isabetsiz olmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine 2 ve 3 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 05/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.




Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi