13. Hukuk Dairesi 2016/27666 E. , 2019/4134 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalıya borç para vermesi karşılığında senet almasına rağmen borcun ödenmediğini, bu nedenle ... 1. İcra Müdürlüğü’nün 2015/6194 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalının haksız olarak borca itiraz etmesi nedeniyle takibin durduğunu, yapılan itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, davalı borçlu aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, ... 1.İcra Müdürlüğü"nün 2015/6194 E. sayılı takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, alacak likit olmakla, takip konusu olan 10.000,00 TL. asıl alacak miktarının %20"si oranındaki 2.000,00 TL. icra inkar tazminatının davacı lehine davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı eldeki dava ile; davalıya borç para verdiğini, karşılığında senet aldığını, davalının borcunu ödememesi üzerine de icra takibi başlattığını iddia etmiş ve mahkemeye delil olarak davalıdan aldığı senedi sunmuştur. Davalı ise usulüne uygun yapılan tebliğe rağmen davaya cevap vermeyerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; dava dosyasına sunulan belgede davalının, davacıdan elden 10.000,00 TL. borç aldığı ve 05.11.2014 tarihine kadar ödeyeceğinin yazılı olduğu, davalının icra takibinde bu belgedeki yazı ve imzaya da itiraz etmediği, ayrıca dinlenen davacı tanığı beyanıyla da eldeki belgenin doğrulandığı anlaşıldığından açılan davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak bu gerekçe ile davanın kabulü hatalı olmuştur. Zira icra dosyasına, takip talebi ekinde, senet sunulmadığı için davalının bu senede itiraz etmesi de beklenemez. Yargılama aşamasında da davalıya gönderilen dava dilekçesi ekinde senet olup, olmadığı tebligattan anlaşılamamaktadır. Zaten davalı davaya cevap vermeyerek de tüm iddiaları reddetmiş sayılmaktadır. Bu nedenle davalının ön inceleme duruşmasında senet altındaki imzaya itiraz etmiş olması savunmanın genişletilmesi yasağı kapsamında değildir. O halde, mahkemece, öncelikle davalının tatbike elverişli imzaları toplanmalı, ardından mahkeme huzurunda imza ve yazı örnekleri alınmalı, ardından ilgili yazı ya da imzanın davalıya ait olup olmadığına dair bilirkişi incelemesi yaptırılarak ortaya çıkan sonuç çerçevesinde bir değerlendirme yapılıp hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, mahkemenin değinilen bu yönü gözardı ederek yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar vermiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.