3. Hukuk Dairesi 2016/10072 E. , 2017/17298 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı borçlu ... ile kurumları arasında imzalanan abonelik sözleşmesi ile davalıya taahhütlü hatlar kullandırıldığını, davalının ödemelerinin tahsili amacıyla davalı aleyhine başlattığı takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu ileri sürerek; ... 23. İcra Müdürlüğünün 2014/10960 Esas sayılı dosyasına yapılmış olan itrazın iptali ile %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı; 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanununun 71. Maddesi ve Parti Tüzüğünün 78. Maddesi kapsamında sorumluluklarının bulunmadığını savunarak davanın husumet yönünden reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece; davanın icra takibine itiraz eden borçlu aleyhine açılması gerekirken husumetin yanlış yöneltildiği nedeni ile ‘’davanın usulden reddine ‘’ yönelik olarak verilen hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz nedenleri yerinde değildir.
2-) Ancak; karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin Görevsizlik, yetkisizlik, dava ön şartlarının yokluğu veya husumet nedeniyle davanın reddinde, davanın nakli ve açılmamış sayılmasında ücret başlıklı 7. maddesinin 1 bendi "Görevsizlik veya yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar karar verilmesi
durumunda Tarifede yazılı ücretin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra karar verilmesi durumunda tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez." ifadesi yer almaktadır.
Yine aynı maddenin ikinci fıkrasında ise,’’Davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde,davanın görüldüğü mahkemeye göre Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur.’’ düzenlemesi bulunmaktadır.
Somut olayda; mahkemece, yukarıdaki maddeler uyarınca davalı lehine karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T. uyarınca’’ 1.500 TL’’ maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken,’’ 14.535,82 TL nispi’’ vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
3-) Ne var ki yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK. 438/7 maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci ve üçüncü bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 2. bendinde yer alan "Davalı, kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 14.535,82 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine" ifadelerinin çıkartılarak yerine "Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 1.500 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine" ifadelerinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden tarafa iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.