Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/725 Esas 2022/5921 Karar Sayılı İlamı

Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan yapılan yargılama sonucunda, Adana 14. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/03/2013 tarihli ve 2011/212 Esas - 2013/261 Karar sayılı ilamı ile sanığın TCK’nın 142/2-b maddesi gereğince 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş, hükmün sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonunda; 14/03/2016 tarihli ve 2014/24242 Esas - 2016/4526 Karar sayılı ilam ile sanık ... hakkında süresinden sonra yapıldığından bahisle temyiz isteminin reddine dair verilen ek kararın ONANMASINA karar verildiği, Dairemizce verilen bu karara karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/01/2022 tarihli ve 2021/97530 sayılı ve “Adana 14. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/03/2013 gün ve 2011/212 Esas, 2013/261 Karar sayılı kararın, sanığın yokluğunda verildiği, o tarihte hükümlü bulunduğu İzmir 3. T Tipi kapalı ceza infaz kurumunda ceza evi görevlilerince 28/05/2013 tarihinde tebliğ edildiği, buna ilişkin evrakın dosyasına gönderildiği anlaşılmakta ise de;
Hükümlünün 18/01/2017 ve 26/01/2017 tarihli dilekçeleri üzerine; Adana 14. Asliye Ceza Mahkemesince yapılan yazışma ve celp edilen evrakların incelenmesinde;
İzmir 3 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünün 06/02/2017 tarih ve 2017/7643 sayılı yazısından; Adana 14. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/05/2013 tarihli gerekçeli kararın tebliğine ilişkin yazının hükümlüye tebliğ edilmek üzere 28/05/2013 tarihinde hazırlandığı, hükümlünün 27/05/2013 tarihinde İzmir Atatürk ve Eğitim Araştırma Hastanesine sevkinin yapılması nedeniyle 27/05/2013 tarihinde tebliğlerle görevli 149529 sicil numaralı Süleyman Ulusoy tarafından tebliğ edilemediği, hükümlünün 06/06/2013 tarihinde ilgili hastaneden dönüşü ile birlikte görevli personel Süleyman Ulusoy tarafından 06/06/2013 tarihinde tebliğ edilerek 07/06/2013 tarih ve 2013/12380 sayılı üst yazıları ile tebliğ tebellüğ belgesinin mahkemeye gönderildiği,
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesinin bila tarih 47104536-299 sayılı cevabi yazısından; ... isimli hükümlünün 27/05/2013-06/06/2013 tarihleri arasında hastanede tedavi olduğu anlaşılmıştır.
Bu durumda; Adana 14. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/03/2013 gün ve 2011/212 Esas, 2013/261 Karar sayılı kararının hükümlüye tebliği tarihi olarak gözüken 28/05/2013 tarihinde hükümlünün hastanede tedavi gördüğü, gerekçeli kararın hükümlüye 06/06/2013 tarihinde tebliği edildiği, hükümlünün vermiş olduğu 10/06/2013 tarihli temyiz dilekçesinin yasal süre içerisinde verildiğini kabul etmek gerekecektir. İzah edilen nedenle anılan karara itiraz etmek gerekmiştir.” şeklindeki gerekçeyle İTİRAZ KANUN yoluna başvurulması üzerine, dosya Dairemize gönderilmekle, 5271 sayılı CMK’nın 308. maddesinin, 6352 sayılı Kanun’un 99. maddesi ile eklenen 3. fıkrası uyarınca yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Sanık ...’in yokluğunda verilen Adana 14. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/03/2013 tarihli kararının sanığa cezaevinde tebliğ edildiği tarih olarak gözüken 28/05/2013 tarihinde sanığın cezaevinden sevk edildiği hastanede tedavi gördüğü, gerekçeli kararın sanığa 06/06/2013 tarihinde tebliği edildiği anlaşılmakla; buna göre sanığın 10/06/2013 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğunun kabulü gerektiğinden, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/01/2022 tarihli ve KD-2021/97530 sayılı itirazının KABULÜNE,
Dairemizin 14/03/2016 tarihli ve 2014/24242 Esas - 2016/4526 Karar sayılı ilamıyla sanık ... hakkında verilen süresinden sonra yapıldığından bahisle temyiz isteminin reddine dair ek kararın onanmasına ilişkin kararın KALDIRILMASINA karar verilerek yapılan incelemede;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Hüküm tarihinde İzmir 3 No’lu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka bir suçtan hükümlü olduğu anlaşılan sanığa duruşmadan bağışık tutulmak isteyip istemediği sorulmadan ve bu hususta bir karar alınmadan, hükmün açıklandığı 21/03/2013 tarihli duruşmada hazır edilmeyerek hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle, 5271 sayılı CMK’nın 196. maddesine aykırı olarak savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 28/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.