Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/5205
Karar No: 2012/8412
Karar Tarihi: 02.10.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/5205 Esas 2012/8412 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2012/5205 E.  ,  2012/8412 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali, tescil ve mülkiyetin tespiti


    ... ile ... ve Hazine aralarındaki tapu iptali, tescil ve mülkiyetin tespiti davasının reddine dair Ankara 4.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 13.12. 2011 gün ve 268/365 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 02.10.2012 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı ... vekili Avukat ... ve karşı taraftan davalılar Hazine vekili Avukat... ve ... vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili, davalı ... aleyhine açtığı davada, imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik nedeniyle kadastroca ekilemez arazi niteliğiyle tesbit dışı bırakılan dava dilekçesinde mevkii ve sınırları yazılı taşınmazın 836 parsel numarasıyla Hazine adına idari yoldan tescil edildikten sonra davalı ... Başkanlığına devredildiğini açıklayarak 50000 m2"lik yere ait tapu kaydının iptali ile vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... vekili, dava konusu taşınmaz bölümünü kapsayan 836 parselin tapu kütüğündeki kayda dayanılarak vekil eden ... tarafından iyi niyetle edinildiğini, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, davalı ... Başkanlığının yasaya dayalı olarak iyi niyetle edinimde bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairenin 16.11.2006 tarih 2006/5374 Esas 2006/7018 Karar sayılı ilamı ile öncelikle davacı lehine kazanma koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılması, taşınmazın idari yoldan Hazine adına tapuya tescil edildiği tarihe kadar TMK.nun 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddelerinde belirtilen kazanma koşullarının davacı lehine oluştuğunun belirlenmesi durumunda davalı
    Toplu Konut İdaresi Başkanlığının ediniminde TMK.nun 1023.maddesine göre iyi niyetli olup olmadığının dikkate alınması, devir sebebi de dikkate alınarak iptal tescile karar verilmesi mümkün olmadığı takdirde mülkiyet hakkının doğduğunun tespitine karar verilmesi gerektiği açıklanarak bozma sevk edilmiştir. Davalı ... Başkanlığının karar düzeltme isteği de Dairenin 04.06.2007 tarih 2007/2585 Esas 2007/3486 Karar sayılı ilamı ile reddedilmiştir.
    Bozma sonrası davacı vekili tarafından Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/91 Esasına kaydedilen dosya ile Hazine aleyhine dava açılmış, Dairemizin bozma ilamında mülkiyet hakkının doğduğunun tesbitinden bahsedildiği açıklanarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere taşınmaz üzerinden davacının mülkiyet hakkının doğduğunun tespitine karar verilmesi istenmiş, açılan bu dava 02.03.2011 tarih 2011/83 Karar numarası ile ... aleyhine açılan asıl dava ile birleştirilmiştir.
    Birleşen dosyanın davalısı Hazine vekili, davacı lehine kazanma koşullarının gerçekleşmediğini, idari yoldan tescil sırasında gereken araştırmaların yapıldığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Asıl dava, imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetliğe dayanılarak TMK.nun 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17.maddesi hükümleri uyarınca iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Birleşen dava ise Hazine aleyhine açılan mülkiyetin tespiti isteğini içermektedir.
    Vekaletnamesinde yetkisi bulunduğu anlaşılan davacı vekili 14.09.2011 tarihli dilekçesi ve 15.09.2011 tarihli yargılama oturumundaki beyanında, Toplu Konut İdaresi Başkanlığının taşınmazı kanun hükmü gereği edindiğini, bu durumda iyi niyetli sayılması gerektiğinin Yargıtay içtihatları ile de belirlendiğini açıklayarak asıl davada ... aleyhine açtıkları tapu iptali ve tescil davasından feragat ettiğini, birleşen davada Hazine aleyhine mülkiyetin tespitine karar verilmesi gerektiğini bildirmiştir.
    Mahkemece, ... aleyhine açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin asıl davanın feragat nedeniyle, Hazine aleyhine açılan mülkiyetin tespiti davasının ise mahallinde yapılan keşif sonunda alınan ziraat mühendisi bilirkişi raporu da dikkate alınarak taşınmazın henüz imar-ihyasının tamamlanmadığı ve davacı lehine kazanma koşullarının gerçekleşmediği gerekçesi ile reddine karar verilmiş, hüküm birleşen davanın reddine ilişkin bölüm yönünden davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Ekilemez arazi niteliğiyle tespit dışı bırakılan bir yer kural olarak Devletin hüküm ve tasarrufu altında sayılan yerlerden olup 3402 sayılı Kadastro Kanununun 17. maddesindeki koşullar altında imar ve ihya edilmesi halinde kazanılabilir. Böyle bir yerin idari yoldan Hazine adına tapuya tescil edildiği tarihe kadar davacı lehine kazanma koşullarının gerçekleştiğinin kanıtlanması halinde iptal ve tescile karar verilmesi mümkün olabilir.
    Tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde mülkiyetin tespitine ilişkin davalar ayni hak isteğini içermekte olup taşınmazın tapuda mülkiyet sahibi görünen kayıt malikine, malik ölü ise mirasçılarına karşı açılması gerekir. Herhangi bir sebeple tapu iptali ve tescil veya mülkiyetin tespitinin istenemeyeceğinin anlaşılması durumunda taşınmazı tapuda devreden önceki malike karşı tazminat istenmesi imkanı da bulunmaktadır. Tapuda taşınmazı devretmiş olan eski malike karşı ayni hak diğer ifade ile tapu iptali ve tescil veya mülkiyetin tespitinin istenmesi mümkün değildir. Dava konusu taşınmaz 16.06.1999 tarihinde idari yoldan Hazine adına tapuya tescil edilmiş ise de 23.06.2004 tarihinde toplu konut üretilmesi amacı ile 1164 sayılı Kanun ile değişik Ek-4. maddesine göre Topu Konut İdaresi Başkanlığına tapuda devredilmiştir. Kısaca davanın açıldığı tarihte taşınmaz ... aleyhine tapuda kayıtlı olup eldeki davada HUMK.nun 186. maddesinin (HMK.nun 125.m.) uygulanma imkanı bulunmamaktadır. Davalı Hazine taşınmazı tapuda Toplu Konut İdaresi Başkanlığına devretmekle taşınmazdan elini çekmiş olup, mülkiyet hakkı sahibi değildir.
    Bu açıklamalar karşısında somut olayda tapuda kayıt maliki ... aleyhine tapu iptali tescil olmadığı takdirde mülkiyetin tespitinin istenmesi mümkün olup, mahkemece asıl dava yönünden feragat sebebiyle reddine karar verilmiş ve bu yön temyize gelmemiştir. Esasen feragat yapıldığı anda kesin hükmün sonuçlarını doğuracağı kuşkusuzdur. Birleşen dava ise eski kayıt maliki Hazine aleyhine mülkiyetin tesbiti istemli açılmış ise de davada HUMK’nun 186.maddesinin (HMK.nun 125.m.) uygulanma imkanı olmadığı gibi eski malike karşı ancak koşullarının oluşması durumunda zarar ziyanı içeren tazminat isteğinde bulunulabileceğinden, ayni hak istemli mülkiyetin tespiti istenemeyeceğinden mahkemenin birleşen dosya ile ilgili verilen red kararı bu bakımdan yerindedir. Mahkemece işin esasına girilmeksizin Hazine aleyhine açılan davanın pasif davalı sıfatı bulunmadığından reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde esasa ilişkin değerlendirme yapması doğru değil ise de red kararı sonucu itibarıyla doğru görülmüştür.
    Davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmediğinden reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 900"er TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan ... ve Hazine vekiline ayrı ayrı verilmesine,
    taraflarca HUMK.nun 388/4 (HMK. m.297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddesi gereğince Daire ilamının taraflara tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve aşağıda dökümü yazılı 21,15 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna 02.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi