MAHKEMESİ :......Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ....... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

- K A R A R -

Davacı vekili, harca esas değeri 1.740,51 TL göstererek, müvekkiline kasko sigortalı araca davalıların maliki, sürücüsü ve zorunlu trafik sigortacısı olduğu aracın %75 kusurlu olarak çarpması sonucu sigortalısına ödenen 2.224,69 TL hasar tazminatından kusur oranına denk gelen 1.668,51 TL’nin rücuen tahsili için davalılar aleyhine başlatılan takibe davalıların haksız itirazlarının iptali ile takibin aynı şartlarla devamını, takip tutarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalılar ... ve ..., kaza tespit tutanağına göre davacıya sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, olaydan 2 yıl geçtikten sonra bilirkişi raporu talep edilmesinin iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu beyanla davanın reddini savunmuşlardır.
Davalı ...... vekili, kaza tespit tutanağına göre davacıya sigortalı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, müvekkilinin sigortalısının kusurunun olmadığını, davacı kötü niyetli olduğundan kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, talebin fahiş olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulüne, ..... İcra Müdürlüğü"nün 2012/13021 Esas sayılı icra takip dosyası kapsamında davalıların takip borcuna itirazlarının ayrı ayrı iptaline, takibin devamına, alacak likit olmayıp yargılamayı gerektirdiğinden davacı vekilinin yasal koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin ve davalı ... şirketi vekilinin kötüniyet tazminatı talebinin ayrı ayrı reddine karar verilmiş; hüküm davalı ...... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 Sayılı HMK"nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle mülga 1086 Sayılı HUMK"nun 427. maddesinde öngörülen temyiz kesinlik sınırı 1.1.2014 tarihinden itibaren 1.890 TL"ye çıkarılmıştır.
Davacı harca esas değeri 1.740,51 TL göstererek itirazın iptalini talep etmiş, mahkemece davanın kabulü ile davalıların takip borcuna itirazlarının ayrı ayrı iptaline hükmolunmuştur. Davalı .....yönünden verilen hüküm kesin niteliktedir.
Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davalı ...... vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ...... vekilinin temyiz dilekçesinin mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE, 18/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.