
Esas No: 2021/16447
Karar No: 2022/3922
Karar Tarihi: 03.03.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/16447 Esas 2022/3922 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/16447 E. , 2022/3922 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili ile davalı ...Ş. vekili ve ihbar olunan SGK Başkanlığı vekili tarafından talep edilmiş, davacılar vekilince duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 01/03/2022 Salı günü taraflar adlarına gelen olmadı. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili asıl ve birleştirilen davada, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın karıştığı kazada davacı ...’ın yaralandığını ve malul kaldığını, davacı ...’a ait aracın hasarlanarak kullanılamaz hale geldiğini açıklayıp davacı ... için fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 4.000,00 TL maddi, 70.000,00 TL manevi tazminatın; davacı ... için 1.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini artırmıştır.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, uyulmasına karar verilen bozma ilamı, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile asıl davada, davacı ... için 19.921,79 TL maluliyet tazminatı, 362,00 TL bakıcı ve yol gideri ile 4.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline; davacı ... için 1.800,00 TL araç hasarı, 1.400,00 TL yedieminlik ücreti ile 400,00 TL manevi tazminatın tahsiline, dava dilekçesindeki sağlık harcamaları takipsiz bırakıldığından karar verilmesine yer olmadığına, birleştirilen davada davacı ... için 19.921,79 TL maluliyet tazminatı ile 362,00 TL bakıcı ve yol giderinin tahsiline; davacı ... için 1.800,00 TL araç hasarı ile 1.400,00 TL yedieminlik ücretinin tahsiline, dava dilekçesindeki sağlık harcamaları takipsiz bırakıldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm, davacılar vekili, ihbar olunan Sosyal Güvenlik Kurumu vekili ve davalı ... ( ...) Sigorta A.Ş. vekilince temyiz edilmiştir.
İhbar olunan Sosyal Güvenlik Kurumu vekilinin temyiz itirazı yönünden yapılan incelemede;
1-Dava, trafik kazası nedeniyle cismani zarara dayalı tazminatı istemine ilişkindir.
Davacıların trafik kazası nedeni ile uğradıkları zararlarına yönelik talep sebebi ile dava, Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbar edilmiştir. Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda davalı işleten, sürücü ve trafik sigortacısı aleyhine tazminata karar verilmiş, hükmü temyiz eden Sosyal Güvenli Kurumu aleyhine bir karar verilmemiştir.
Buna göre aleyhinde usulen açılmış ve harç verilmiş bir dava olmaması nedeniyle ihbar olunan Sosyal Güvenlik Kurumu davada taraf olmadığı gibi, mahkemece yargılama sonunda ihbar olunan aleyhinde hüküm kurulmadığından hükmü temyiz etmekte hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu nedenle davada ihbar olunan Sosyal Güvenlik Kurumu vekilinin temyiz dilekçesinin (isteminin) reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacılar vekilinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
3-Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Borçlar Kanunu'nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacıca göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı , olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ( HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında,
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K'nun 4. maddesinde, Kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar ve olayın oluş şekli dikkate alındığında, davacı ... yararına takdir olunan manevi tazminatın az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
4-Davalı ... AŞ vekilinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;
Davalı ... kazaya neden olan aracın trafik sigortacısıdır. Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları`na göre davalı ... manevi tazminattan sorumlu olmadığı gibi manevi tazminata ilişkin vekalet ücretinden de sorumlu değildir. Mahkemece manevi tazminata yönelik vekalet ücretinden davalı ... şirketinin de sorumlu tutulması doğru değildir.
5-Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT'nin 13.maddesine göre; Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. (2) Ancak hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.
Somut olayda; davacı Ahmet Dönertaş lehine 1.800,00 TL maddi tazminata karar verildiğine göre; davalı aleyhine asıl alacağı geçmeyecek şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle ihbar olunan Sosyal Güvenlik Kurumu vekilinin temyiz dilekçesinin (isteminin), (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazının REDDİNE, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin, (4) ve (5) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... AŞ vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı ... yararına ve davalı ... AŞ yararına BOZULMASINA, duruşmada vekille temsil olunmayan davacılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalı ...Ş.'ye geri verilmesine 03/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.