17. Hukuk Dairesi 2014/11737 E. , 2016/5175 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiş, davalı ... vekilince de duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 26.04.2016 Salı günü davacılar vekili Av. ... ile davalı ... vekili Av. ... geldiler. Diğer davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili; davacıların desteği ...."ın kullandığı araçla, davalı ..."in kullandığı, ışıklandırması olmayan traktör römorkuna arkadan çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında desteğin hayatını kaybettiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davacı eş ... için 41.849 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı ... ... 13.8.2010 temerrüt tarihinden itibaren ticari faiziyle, davalı ..."ten kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsiline, Hösne için 20.000 TL, davacı çocuklar ... ve .... için ayrı ayrı 10.000 TL, diğer davacı çocuklar için ayrı ayrı 5.000 TL manevi tazminatın davalı ..."ten kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 12.07.2013 tarihinde harcını tamamlamak suretiyle destekten yoksun kalma talebini 137.465 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili; kazanın desteğin müvekkilinin aracına arkadan çarpması neticesinde meydana geldiğini, desteğin aşırı süratli olduğunu, araçta istiap haddinden fazla yolcu bulunduğunu ve görme zayıflığı olan desteğin gözlüksüz araç kullandığını, müvekkilinin kazada kusurunun bulunmadığını öne sürerek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davalı sürücünün %75, desteğin %25 oranında kusurlu oldukları kabul edilerek, bilirkişi raporu benimsenmek suretiyle, maddi tazminat davasının kabulüne; davacı ... için 137.465 TL destek tazminatının davalılardan tahsiline; manevi tazminat davalarının kısmen kabulü ile; davacı ... için 4.000 TL, .... ve .... için ayrı ayrı 2.000 TL, diğer davacılar için ayrı ayrı 1.000 TL manevi tazminatın davalı ..."ten tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle, oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı davalı ... vekili ile davalı ... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, davacılar murisinin ölümü nedeni ile 6098 sayılı TBK."nun 53. ve 56. maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
BK.’nun 45/2. maddesi gereği, ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde, onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir. Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir. Yoksun kalınan gerçek destek miktarının tespit edilebilmesi için öncelikle desteğin sağlığında elde ettiği net gelirin doğru saptanması icap eder. Destekten yoksunluk zararının hesabında müteveffanın gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır.
Dava dilekçesinde, desteğin sağlığında çiftçilik ve ticaretle uğraştığı, aylık 3.000 TL gelirinin olduğu iddia edilmiştir. Davacıların iki tanığı da desteğin ticaret yapmak üzere Suriye"ye gidip geldiğini, aylık 1.500-2.000 TL geliri olduğunu beyan etmişler, iddianın ispatı için gümrük giriş çıkış kayıtları ibraz edilmiştir. Bunun yanı sıra desteğin Suriye-Türkiye arası yolcu taşımacılığı işi yaptığı da iddia edilerek yolcu taşıma yetki belgesi ibraz edilmiştir.
Hükme esas alınan aktüerya raporunda, asgari ücret ve aylık 2.000 TL gelire göre iki ayrı hesaplama yapılmış, mahkemece, desteğin aylık 2.000 TL geliri olduğu kabulüne göre hesaplanan tazminata hükmedilmiştir.
Oysa ki, dosya içerisindeki mevcut belgelere göre desteğin aylık 2.000 TL geliri olduğunun kabulü mümkün değildir. Sosyal ve ekonomik durum araştırmasında, desteğin sağlığında çiftçilikle uğraştığı, yıllık ortalama gelirinin 3.000 TL olduğu, çiftçilik dışında herhangi bir işle uğraşmadığının belirlendiği, çiftçi kayıt sistemine göre de, desteğin 52.323 m² sulu arazisinin olduğu, buğday ve antep fıstığı yetiştirdiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar, gümrük giriş çıkış kayıtlarında, desteğin sık sık ...."ye gidip geldiği, hatta kaza sırasında ...."den gelmekte olan desteğin eşi ve çocuklarının da araçta olduğu anlaşılıyor ise de, bu durum, destek tarafından ticaret ve yolcu taşıma işi yapıldığının kabulü için yeterli değildir. Öte yandan ibraz edilen yolcu taşıma yetki belgesinin destek adına değil, ...-....adına düzenlendiği, ticari araç kullanma belgesinin ise taksi, dolmuş ve okul servisi için kullanılabileceğinin belirtildiği anlaşılmakla, desteğin kendi adına yolcu taşıma işi yaptığının da kabulü mümkün değildir.
Bu durumda, desteğin, ...-.... arası ticaret ve yolcu taşımacılığı yaptığı iddiası yönünden tanık beyanları dışında her hangi bir resmi kayıt veya ispata yarar delilin bulunmadığı dosya kapsamından anlaşılmakla, asgari ücret tutarında gelir sağladığının kabulü ile bu miktar üzerinden destek zararının hesaplanması gerekirken, yetersiz belgelere itibar edilerek asgari ücretin 3.27 katı üzerinden yapılan hesaplamaya göre yüksek miktarda tazminata hükmedilmesi isabetli olmamıştır.
3-SGK tarafından davacılara yapılan peşin sermaye değerli gelir ve cenaze gideri ödemesi için davalı ..."na yönelik .... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin (İş Mahkemesi) 2013/681 Esas sayılı dosyası ile rücu davası açıldığı, Mahkemece davanın kabulüne karar verildiği, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay"a gönderildiği ve henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda, ... tarafından yapılan ödemelerin tazminattan mahsubu gerekeceğinden, dava sonucunun beklenerek, sonuca göre bir karar verilmesi nedeniyle de kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekili ile davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ile davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, 26/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.