
Esas No: 2014/12485
Karar No: 2014/12485
Karar Tarihi: 22/12/2016
Anayasa Mahkemesinin bu kararı bireysel başvuru kararı olup kişisel veri içerme ihtimali bulunmaktadır. Her ne kadar yayınlamakta yasal bir sakınca bulunmasa da bunun kişilere zarar verme ihtimali karşısında bu kararı yayınlamıyoruz.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ |
ANAYASA MAHKEMESİ |
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
ÖMER İNCE BAŞVURUSU |
(Başvuru Numarası: 2014/12485) |
|
Karar Tarihi: 22/12/2016 |
|
BİRİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
Başkan |
: |
Burhan ÜSTÜN |
Üyeler |
: |
Serruh KALELİ |
|
|
Nuri NECİPOĞLU |
|
|
Kadir ÖZKAYA |
|
|
Rıdvan GÜLEÇ |
Raportör Yrd. |
: |
İsmail Emrah PERDECİOĞLU |
Başvurucu |
: |
Ömer İNCE |
Vekili |
: |
Av. Taner SAVAŞ |
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 23/7/2014 tarihinde
yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilir olduğuna ve esasının
incelenmesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına
(Bakanlık) gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
6. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili
olaylar özetle şöyledir:
7. Başvurucu tarafından 21/12/2010
tarihinde Üsküdar 1. İş Mahkemesinde işçi işveren ilişkisinden kaynaklanan
feshin geçersizliği ve işe iade istemli açılan davada, İlk Derece Mahkemesinin
26/4/2012 tarihli davanın kabulü ve başvurucunun işe iadesine yönelik hükmü
Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 25/9/2012 tarihli ilamı ile bozulmuş, bozma
üzerine yargılamaya İstanbul Anadolu 5. İş Mahkemesinde devam edilmiş,
18/3/2014 tarihli hükmü ile davanın kabulüne karar verilmiş, bu hüküm Yargıtay
22. Hukuk Dairesinin 9/6/2014 tarihli ilamı ile onanmış ve yargılama sona
ermiştir.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
8. Mahkemenin 22/12/2016 tarihinde
yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
9. Başvurucu makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğini
ileri sürmüştür.
A. Esas Yönünden
10. Medeni hak ve yükümlülüklere ilişkin olan iş mahkemeleri
nezdinde açılan davalarda yargılama süresi tespit edilirken sürenin başlangıç
tarihi olarak uyuşmazlığı karara bağlayacak davanın açıldığı tarih; sürenin
sona erdiği tarih olarak yargılamanın sona erdiği (Nesrin Kılıç, B. No: 2013/772, 7/11/2013
§ 69), yargılaması devam eden davalar yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makul
süre şikâyetiyle ilgili kararını verdiği tarih esas alınır (Mehmet Salih Ayyıldız, B. No:2012/397,
17/11/2014, § 25).
11. İş mahkemeleri nezdinde görülen davalarda yargılama
süresinin makul olup olmadığı değerlendirilirken yargılamanın karmaşıklığı ve
kaç dereceli olduğu, tarafların ve ilgili makamların yargılama sürecindeki
tutumu ve başvurucunun yargılamanın süratle sonuçlandırılmasındaki menfaatinin
niteliği gibi hususlar dikkate alınır (Nesrin
Kılıç, §§ 57, 58).
12. Bununla birlikte özellikle işe iade davalarında yargılamanın
uzaması her iki taraf için de hukuki belirsizliğin devamına sebep olduğundan bu
davaların ivedilikle sonuçlandırılması ayrı bir öneme sahiptir. Nitekim kanun
koyucu da feshe itiraz ve işe iade davalarının özel önemini dikkate alarak
diğer iş davalarına oranla daha hızlı bir şekilde karara bağlanması için 4857
sayılı Kanun"un 20. maddesinde özel hükümlere yer vermiştir (Nesrin Kılıç, §§ 60, 61).
13. Anılan ilkeler ve Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda
verdiği kararlar dikkate alındığında somut olayda üç yılı aşan yargılama
süresinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.
14. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence
altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi
gerekir.
B. 6216 Sayılı Kanun"un
50. Maddesi Yönünden
15. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı
Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun"un 50.
maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının
ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi
hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere
hükmedilir. …”
16. Başvurucu maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
17. Somut olayda makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
sonucuna varılmıştır.
18. İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları
karşılığında başvurucuya net3.250 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi
gerekir.
19. Dosyadaki belgelerden tespit edilen 206,10 TL harç ve 1.800
TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.006,10 TL yargılama giderinin başvurucuya
ödenmesine karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul süre
yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
B. Başvurucuya net 3.250 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE, tazminata
ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,
C. 206,10 TL harç ve 1.800 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam
2.006,10 TL yargılama giderinin BAŞVURUCUYA ÖDENMESİNE,
D. Ödemelerin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Maliye
Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede
gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar
geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
E. Kararın bir örneğinin İstanbul Anadolu 5. İş Mahkemesine
(E.2012/654, K.2014/118) GÖNDERİLMESİNE,
F. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 22/12/2016 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.