Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/10617
Karar No: 2022/3610
Karar Tarihi: 01.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/10617 Esas 2022/3610 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/10617 E.  ,  2022/3610 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kabulüne dair karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 21/10/2018 tarih 2018/İHK-9015 sayılı itirazın kısmen kabulüne dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonu başvurusunda, 27/12/2018 tarihinde, davacıya ait olup davalıca kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olan aracın direğe çarpmak suretiyle meydana gelen tek taraflı trafik kazası sonucu hasarlandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL hasar bedelini olay tarihinden itibaren yasal faiz ile beraber davalı sigortadan tahsilini talep etmiş; ıslahla talebini 75.000,00 TL'ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kabulüne, 75.000,00 TL maddi tazminatın 27/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine itirazın vekalet ücreti yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kasko poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
    Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kasko sigortalı araç sürücüsünün kazadan sonra olay yerini terk etmesinin haklı sebebe dayanıp dayanmadığı ve kaza yerinin terki nedeniyle kazada oluşan hasarın poliçe teminatı kapsamında olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Mal sigortaları türünden olan kasko sigortasının teminat kapsamını belirleyen Kasko Sigortası Genel Şartları A/1 maddesine göre; gerek hareket gerekse durma halinde iken sigortalının veya aracı kullananın iradesi dışında araca ani ve harici etkiler neticesinde sabit veya hareketli bir cismin çarpması veya aracın böyle bir cisme çarpması, devrilmesi, düşmesi, yuvarlanması gibi kazalar ile 3. kişilerin kötüniyet ve muziplikle yaptıkları hareketler ile fiil ehliyetine sahip olmayan kişilerin yol açacağı zararlar, aracın yanması, çalınması veya çalınmaya teşebbüs sonucu oluşan maddi zararların bütününün sigortanın teminat kapsamında olduğu anlaşılmaktadır.
    Olay tarihinde geçerli olan KSGŞ'nın A.5.10. maddesinde, "zorunlu haller (tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma vb) hariç olmak üzere; bu maddenin 5.4 ve 5.5 nolu bentlerdeki ihlaller nedeniyle, sürücünün kimliğinin tespit edilmesini engellemek için kaza yerinden ayrılma" denilmek suretiyle maddede ifade olunan haller ile benzer haller dışında olay yerini terkin, zararın teminat dışı olmasına yol açacağı kabul edilmiştir.
    Eldeki davada davacı vekili; davacıya ait olup, davalı tarafa sigortalı araç sürücüsünün olay günü sabah saat 07.00 sularında sevk ve idaresindeki sigortalı araç ile seyir halinde iken direksiyon hakimiyetini kaybetmesine bağlı tek taraflı kaza yaptığını, olaydan sonra dava dışı araç sürücüsünün kaza nedeniyle şoka girdiğini,yol üzerinden geçen bir ticari taksiye binerek tedavi amaçlı tıp merkezine gittiğini, kazada yanında olan dava dışı kişiye de aracı emanet ederek 15 dakikaya kadar geleceğini beyan ettiğini, olay yerini ilk tıbbi müdahale nedeniyle terk ettiğini, olay yerine tekrar geldiğinde aracın otoparka çekilmiş olduğunu gördüğünü belirterek tazminat talebinde bulunmuş; davalı vekili ise davacı tarafın otomobilini kazanın ardından terk ettiğinin tespit edildiğini, Kasko Sigortası Genel Şartlarının A.5.10 hükmü uyarınca sürücünün kaza yerinden ayrılması halinde talep edilen hasarın teminat dışında kaldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
    Yukarıda anılan kanun ve sigorta genel şartları gereği, kural olarak zararın teminat dışı olduğunu ispat yükü, davalı sigortacıda bulunsa da somut olayın özellikleri, dava dışı sürücünün olay yerinden ilk tıbbi müdahale için terk ettiğini beyan etmesi ve kazanın oluş biçimi gözetildiğinde; haklı sebeple olay yerini terk etmiş olma ihtimali nedeniyle ispat yükünün, davacı sigortalıya geçtiğini kabulü zorunlu hale gelmiştir.
    Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşında; taraflar arasındaki temel uyuşmazlık noktası ile dava dışı sürücünün ilk tıbbi müdahale için olay yerini terk etmesinin, özellikle alkol tespitinin yapılmamış olması da değerlendirilerek haklı nedene dayanıp dayanmadığının belirlenmesi hususundaki ispat yükünün davacı sigortalıda olduğu gözetilmek suretiyle davacının bu konudaki delillerinin (varsa mobese kayıtlarının, ilk müdahaleye ilişkin tedavi evraklarının tamamının getirtilmesi ve HMK.nın 432.md.den yararlanılarak davacı tanığının dinlenmesi) temin edilmesi; davacı yanın ispat yükümlülüğünü yerine getirip getiremediği değerlendirilerek, zararın teminat kapsamında olup olmadığı konusunda gerekçelendirmeyle karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik incelemeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının bozma nedenine göre, bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, dosyanın hakem kararının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine, 01/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi