
Esas No: 2018/1221
Karar No: 2019/1232
Karar Tarihi: 12.12.2019
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1221 Esas 2019/1232 Karar Sayılı İlamı
T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1221 Esas
KARAR NO : 2019/1232
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/10/2018
KARAR TARİHİ : 12/12/2019
DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu ---- havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, davacı taraf davalı tarafa---- satıldığını ve --- nolu faturalar ve cari hesap bakiyesinin davalıya bildirildiğini, davacının fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine davalı tarafa icra takibi başlattığını, ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalı tarafın itirazı üzerine edip takibin durdurulduğunu, davalının --- tarihli itiraz dilekçesinde sadece itiraz edildiğini, herhangi bir gerekçe göstermediğini, takibe yapılan itirazın haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davalının herhangi bir borcunun olmadığını, ödendiğine dair makbuz sunmadığını, itirazın iptali ve takibin devamına, davanın kabulüne davalının % 20' den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili -----tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu ----- havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davalının davacı tarafa hiçbir borcunun bulunmadığını, davacının kötü niyetli olarak takip başlattığı ve müvekkilinin haklı itirazları ile davanın durdurulduğunu, icra takibinde belirtilen faturalara konu mallarda kalite ile ilgili sıkıntıların oluştuğu ve malların yeterli performans sağlamadığını, ---olduğu ve davalının büyük zarara uğramasına neden olduğunu, davalının davacıya bildirimde bulunduğunu, ürünlerdeki problemlerin aktarıldığı ve zararların giderilmesinin talep edilerek davacı taraftan geri dönüş beklediklerini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili hüküm duruşmasına katılmamıştır.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davalıya sevk irsaliyesine konu ürünlerin satılarak teslimi nedeniyle fatura bedellerinin ödenip ödenmediği, faturaya konu ürünlerde kalite problemi bulunup bulunmadığı ve ürünlerin yeterli perfonması gösterip göstermediği ve davacı tarafa ayıp ihbarında bulunup bulunulmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)'nun 67/1. Maddesindeki "Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir." şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen İstanbul Anadolu -----. İcra Müdürlüğü'nün 2018/13798 Esas sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından---- tarihli takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna ---- tarihinde tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1(bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Takibe konu 3 adet fatura incelendiğinde: ---- tarih ve --- nolu faturanın davacı tarafından davalıya ---- ----) olarak; ------ tarih ve ----- nolu faturanın davacı tarafından davalıya---------- olarak; ---- tarih ve---- nolu faturanın davacı tarafından davalıya ---- olarak düzenlendiği anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik edilen davalının BA bildirimleri incelendiğinde; ---- döneminde davacının ---bedelli iki adet faturasının vergi dairesine bildirildiği anlaşılmıştır.
Tarafların ticari defterlerinin incelenmesine karar verilmiş, inceleme gününde Mahkememize ibraz edilen ticari defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Mali Müşavir bilirkişi --- havale tarihli raporunda özetle; taraflar arasındaki uyuşmazlığın malın teslim alınıp alınmadığı konusu olup davalı tarafın faturalara itiraz ettiği görülse de 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu 21/2 "bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren 8 gün içerisinde faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır." maddesi gereğince somut olayda 8 günlük süre içerisinde davalı tarafın faturaya itiraz etmediğini, davalı tarafından icra ve davaya konu edilen faturaların BA formlarında beyan edildiğinin görüldüğünü, detaylıca verilen davacı taraf 2017 yılı yasal defter ticari münasebet kayıtlarına göre davacı taraf davalı tarafa yukarıda seri numaraları ve tarihleri belirtilen faturalarla toplam --- tutarın hizmeti verdiğini, tutarlarına karşılık davalı taraftan ödeme yapmadığını ve davacının davalıdan kaydi olarak--- tutarında alacaklı olduğu görüldüğünü, davalı tarafın-- tarihinden daha sonra davalı tarafından herhangi bir ödemenin yapılmadığı tespit edildiğini, tüm bu hususlar dikkate alındığında davacını icra takip tarihi itibariyle davalıdan kaydi olarak --- alacaklı olduğunu, İİK 67/2 maddesi uyarınca takibin fatura ve cari hesaba dayanaksı bu kasamda belirlenebilir ve likit olması sebebi ile ayrıca davacının % 20 oranında olmak üzere-- icra inkar tazminatı talebinde bulunabileceğini beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Ticari Defterlerin Delil Kabiliyeti
Ticari uyuşmazlıklarda mahkeme, yabancı gerçek veya tüzel kişi bile olsalar, tarafların ticari defterlerinin ibrazına, resen veya taraflardan birinin istemi üzerine karar verebilir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun, yargılamayı gerektiren davalarda hazırlık işlemlerine ilişkin hükümleriyle senetlerin ibrazı zorunluluğuna dair olan hükümleri ticari işlerde de uygulanır. (TTK m. 83)
Uyuşmazlık konusu vakıaları ispata elverişli yazılı veya basılı metin, senet, çizim, plan, kroki, fotoğraf, film, görüntü veya ses kaydı gibi veriler ile elektronik ortamdaki veriler ve bunlara benzer bilgi taşıyıcıları bu Kanuna göre belgedir. (HMK m. 199)
Taraflar, kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmek zorundadırlar. Elektronik belgeler ise belgenin çıktısı alınarak ve talep edildiğinde incelemeye elverişli şekilde elektronik ortama kaydedilerek mahkemeye ibraz edilir. Ticari defterler gibi devamlı kullanılan belgelerin sadece ilgili kısımlarının onaylı örnekleri mahkemeye ibraz edilebilir. (HMK m. 219)
İbrazı istenen belgenin, ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu ve bu isteğin kanuna uygun olduğuna mahkemece kanaat getirildiği ve karşı taraf da bu belgenin elinde olduğunu ikrar ettiği veya ileri sürülen talep üzerine sükut ettiği yahut belgenin var olduğu resmî bir kayıtla anlaşıldığı veya başka bir belgede ikrar olunduğu takdirde, mahkeme bu belgenin ibrazı için kesin bir süre verir. (HMK m. 220/1)
Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır. (HMK m. 222/2-3-5)
Temerrüt
İfa zamanı taraflarca kararlaştırılmadıkça veya hukuki ilişkinin özelliğinden anlaşılmadıkça her borç, doğumu anında muaccel olur(TBK m. 90).
Karşılıklı borç yükleyen bir sözleşmenin ifası isteminde bulunan tarafın, sözleşmenin koşullarına ve özelliklerine göre daha sonra ifa etme hakkı olmadıkça, kendi borcunu ifa etmiş ya da ifasını önermiş olması gerekir(TBK m. 97).
Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse, bu günün geçmesiyle; ( .... ) borçlu temerrüde düşmüş olur. Ancak sebepsiz zenginleşenin iyiniyetli olduğu hâllerde temerrüt için bildirim şarttır(TBK m. 117/1,2).
Aksine sözleşme yoksa, ticari bir borcun faizi, vadenin bitiminden ve belli bir vade yoksa ihtar gününden itibaren işlemeye başlar(TTK m. 10).
Faiz
Bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlu, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için 1 inci maddede belirlenen orana göre temerrüt faizi ödemeye mecburdur(3095 s.y. M. 2/1).
-----önceki yılın 31 Aralık günü kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz oranı, yukarıda açıklanan miktardan fazla ise, arada sözleşme olmasa bile ticari işlerde temerrüt faizi bu oran üzerinden istenebilir. Söz konusu avans faiz oranı, 30 Haziran günü önceki yılın 31 Aralık günü uygulanan avans faiz oranından beş puan veya daha çok farklı ise yılın ikinci yarısında bu oran geçerli olur(3095 s.y. M. 2/2).
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, ticaret sicil kayıtları, faturalar, sevk irsaliyeleri, BA bildirimleri, takip dosyası, bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı/takip alacaklısının davalı/takip borçlusu hakkında faturaya dayalı olarak takip başlattığı, davalı/takip borçlusunun tebliğ edilen ödeme emri üzerine takibe borca ve fer'ileri yönünden süresinde itiraz ettiği ve takibin durduğu, eldeki itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, taraflar arasındaki ihtilafın takip dayanağı belgeye konu ürünlerin istenilen kalitede teslim edilip edilmediği hususundan kaynaklandığı, uyuşmazlığın halli ve taraflar arasındaki ticari ilişkinin tespiti için defter incelemesine karar verildiği, davacının ticari defterlerine göre davalıdan ---alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerini kabul edilebilir bir mazeret bildirmeksizin bilirkişi incelemesine sunulmak üzere ibraz etmediği, ancak davalının B/A bildirimlerine göre davacının takibe konu(KDV hariç ----- bedelli fatura ile --- bedelli fatura) faturalarının davalı tarafından vergi dairesine bildirildiği, bu halde davalının B/A formlarının aksini ispatlaması gerektiği(Yargıtay ---- Hukuk Dairesi'nin -------- Karar sayılı ilamı), bu yönde de bir ispat bulunmadığı, her ne kadar davalı tarafça takibe konu faturalardaki malların istenilen kalitede olmadığı iddia edilmiş ise de bu iddiayı ispatlayacak herhangi bir delil bildirilmediği gibi davalı tarafça bildirilen delillerin arasında yer alması nedeniyle mahkememizce ayıp ihbarının ispatı için yemin delili hatırlatılmasına rağmen yemin delili ile ilgili herhangi bir beyanda bulunulmadığı ve dolayısıyla yemin deliline dayanılmadığı, bu nedenle davalı takip borçlusunun vergi dairesine bildirilen iki adet fatura bedeli toplamı--- asıl alacak yönünden icra takibine itirazının haksız ve yersiz olduğu, buna karşın davalının BA bildirimlerinde yer almayan -- bedelli faturaya konu ürünün davalıya teslim edildiğinin davacı tarafça ispatlanamadığı, bu fatura yönünden takibin yersiz olduğu, davacının tacir olması ve taraflar arasında ticari ilişki bulunması(TTK m. 19/2) nedeniyle alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz(3095 sy. m. 2/2) uygulanması gerektiği, alacağın likit olması nedeni ile kabulle sonuçlanan kısım üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi şartlarının oluştuğu(İİK m. 67/2) sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
2-Davalı/takip borçlusunun, İstanbul Anadolu ---. İcra Müdürlüğü'nün --- Esas sayılı dosyasına vaki itirazının-- TL asıl alacak yönünden İPTALİNE, kabulüne karar verilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmasına,
3-Kabulüne karar verilen alacağın %20 'si olan --- icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Başlangıçta peşin olarak alınan 404,60 TL harcın ve icra takibi peşin harcı 119,81 TL'nin, alınması gerekli olan 1.435,30 TL harçtan mahsubu ile bakiye 910,89 TL karar ve ilam harcının davalı 'dan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu posta ve tebligat gideri ---, bilirkişi ücreti ---, olmak üzere toplam ---- yargılama masrafının, davacı yan davasında kısmen haklı çıktığından dava konusunun toplam değerinin kabulle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan ---- yargılama masrafına, peşin harç ---, eklenerek sonuç olarak --- davalı 'dan alınarak davacı tarafa verilmesine, dava konusunun toplam değerinin redle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan ----- yargılama masrafının davacı yan üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan --- uyarınca ---- avukatlık ücretinin davalı 'dan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
8-Karar kesinleştiğindeİstanbul Anadolu -----. İcra Müdürlüğü'nün ----Esas sayılı dosyasının merciine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, reddedilen kısım yönünden kesin, kabulüne karar verilen kısım yönünden gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.