Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/3035
Karar No: 2022/3271
Karar Tarihi: 23.02.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2019/3035 Esas 2022/3271 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2019/3035 E.  ,  2022/3271 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

    Taraflar arasındaki maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 05/07/2018 günlü karara karşı davalı vekilinin istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede; istinaf isteminin esastan reddine dair verilen 16/07/2019 günlü ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi kararının Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    K A R A R
    Davacı vekili; müvekkilinin alacağı nedeniyle dava dışı borçlu ... İlçe Emniyet Müdürlüğünde polis memuru olarak çalışan ... aleyhine 2016/1020 esas sayılı icra takibi yaptığını, İcra takibinde 1. sırada olduğundan maaş kesintilerinin dosyaya yapıldığını ve kesintileri aldığını, ... İlçe Emniyet Müdürlüğünce borçlunun emekli olması nedeni ile emekli ikramiyesinin ödeneceği sıra cetvelinin oluşturulması için sıra cetveli gönderilirken hatalı olarak 2016/1020 esas sayılı icra dosyası yazılması gerekirken 2010/1120 esas sayılı dosyanın gönderildiğini, bu sıra cetveline göre ödemelerin yapıldığını, 1. Sırada olan davacının hiçbir bedel alamadığını, sıra cetveline itiraz davası açtıklarını ancak davanın reddine karar verildiğini, ... İlçe Emniyet müdürlüğünün ağır kusur nedeni ile alacağını alamadığını ve ikramiyenin ise diğer dosyalara yatırıldığını belirterek ... İcra müdürlüğünün 2016/1020 esas sayılı dosyasında 1. sırada alacaklı olmasına rağmen ... İlçe Emniyet müdürlüğünün hatalı sıra cetveli yapmasına nedeni ile uğradığı zararların karşılığı olan 87.088,90 TL bedelin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili; dava dışı ...'in emekli olduğu 2017 yılının Mart ayına kadar davacının alacaklı olduğu ... İcra Müdürlüğünün 2016/1020 sayılı dosyasına düzenli olarak ödemelerin yapıldığını, bu nedenle de davacının borçlu ...'in emekli ikramiyesinin kendisinin alacaklı olduğu dosyaya gönderilmemesinden ... İlçe Emniyet Müdürlüğünü sorumlu tutarak idarece kusurlu işlem yapıldığı iddiasının dinlenemeyeceğini, davalı idarenin işlemi ile davacının uğradığını iddia ettiği zarar arasında illiyet bağı bulunmadığını, zararın davalı idareden kaynaklanmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    İlk Derece Mahkemesince; kurum tarafından oluşturulan sıralamada sehven davacı alacaklının dosya numarasının 2016/1120 E sayılı dosya yazılarak kurum personeli tarafından hata yapıldığını, kurum tarafından oluşturulan ve davacıdan sonra gelen alacaklılara kurumun borçlu personelinin emekli ikramiyesinin ödendiği halde ilk sırada ödenmesi gereken davacı alacaklıya ödenmeyerek davacı kurum personellerin hatalı eylemi nedeniyle davacının icra takip dosyasındaki alacağının tahsil edilemediği gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile,79.798,90 TL’nin dava tarihi olan 25/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekilince istinaf yoluna başvurulmuş, Bölge Adliye Mahkemesince, kamu zararından davalının sorumlu olduğu belirtilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK 355. maddesindeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Somut olayda; takibin kesinleşmesi üzerine alacaklının 08/08/2016 tarihli talebi ile, borçlunun davalı kurumdan almakta olduğu maaşının 1/4'ünün haczinin istendiği, icra müdürlüğünce de aynı tarihli haciz müzekkeresinin borçlunun çalıştığı ... ilçe emniyet Müdürlüğü'ne gönderilerek borçlunun almakta olduğu maaşının 1/4'ünün haczine karar verildiği, borçlunun emekli olması halinde ise dosya haczinin emeklilik işlemlerine esas teşkil eden hacizlidir şerhi ile icra müdürlüğüne bildirilmesinin istenildiği, davalı kurumca maaş kesintilerinin 10/04/2017 tarihine kadar yapılmaya devam edildiği, davalı kurumun 13/03/2017 tarihli yazısı ile borçlunun emeklilik talebi nedeniyle 15/03/2017 tarihinde ilişiğinin kesilerek emekliye ayrılacağının bildirildiği, ancak bu bildirimin ... icra Müdürlüğü’nün 2016/1020 esas sayılı dosyasına yapılması gerekirken sehven ... İcra Müdürlüğü’nün 2016/1120 dosyasına bildirimin yapıldığı, davacı alacaklının ise emeklilik ikramiyesinde ilk sırada olmasına rağmen sehven başka bir dosya numarasının bildirilmesi nedeniyle emeklilik ikramiyesinin kendisinin alacağından sonra gelen dosyalara ödendiğini, sehven yapılan bu hata nedeniyle alacağını alamadığı gerekçesi ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
    Alacaklı, takibin kesinleşmesinden sonra borçlunun üçüncü kişi nezdindeki alacakları için 3. kişiye İİK'nun 78. ve müteakip maddeleri gereğince yazılacak bir haciz yazısı ile haciz konulmasını isteyebileceği gibi, İİK'nun 89. maddesine göre haciz ihbarı gönderilmek suretiyle de haczini talep edebilir. Borçlunun, üçüncü kişi nezdinde ileride doğması muhtemel alacaklarının haczi ise ancak İİK'nun 78. maddesi kapsamında gönderilecek haciz yazısı ile mümkündür.
    Borçlunun üçüncü kişilerdeki alacağı, İİK'nun 106/2. maddesi gereğince menkul (taşınır) hükmünde olup, aynı kanunun 78. maddesi uyarınca yazılacak haciz müzekkeresiyle haczi mümkündür.
    Kural olarak iki kişi arasında mevcut olan bir hukuki ilişkiye (temele) dayanan, henüz doğmamış olmakla birlikte ilerde doğması muhtemel bulunan alacaklara müstakbel alacak denir. Müstakbel (beklenen) yada doğacak alacaklar için haciz ihbarı yada haciz yazısı gönderilebilmesi, üçüncü kişi ile borçlu arasında süregelen bir hukuki ilişkinin varlığına bağlıdır. Hukuki münasebetin varlığı ve bu ilişki nedeniyle borçluya ödenecek ve devamlılık arzeden bir alacağın bulunduğu hallerde, üçüncü kişiye haciz yazısı gönderilebilir. Müstakbel (beklenen) bir alacaktan bahsedilebilmesi için, bir hukuki ilişkinin (temelin) mevcut olması, bu hukuki ilişkiden doğacak alacağın cinsinin ve borçlunun (olayda borçlunun çalıştığı kurumun) belli olması yeterlidir. Alacağın miktarının belli olup olmaması veya böyle bir alacağın doğmama ihtimalinin bulunması önemli değildir. İşçiler ve memurların işveren nezdinde işleyecek ücret alacakları, müstakbel alacaklara örnek olarak gösterilebilir (Baki Kuru İcra ve İflas Hukuku EI Kitabı-sh 428 vd .. ). Kanun, ücret hacizlerinde, bu anlamdaki müstakbel alacakların haczedilebileceğini açıkça kabul etmektedir (İİK. 83,355,356.). Dolayısıyla borçlunun çalıştığı kurumdan ileride emekli olması halinde alacağı emekli ikramiyesine haciz konulması mümkün bulunmaktadır.
    Her ne kadar ilk derece mahkemesi ve bölge adliye mahkemesince salt kurum tarafından dosya numarasının hatalı bildirilmesinden ötürü oluşan zarardan davalı kurumun sorumlu olduğu belirtilmiş ise de; alacaklı vekilinin 08/08/2016 tarihli haciz talebinin yalnızca maaş haciz talebini içerdiği, ilerde doğması muhtemel emekli ikramiyesinin haczine ilişkin talebi içermediği hususları değerlendirilmemiştir.
    Hal böyle olunca, yukarıda değinilen ilke ve açıklamalar uyarınca alacaklı vekilinin ... İcra Müdürlüğü’nün 2016/1020 sayılı dosyasında 08/08/2016 tarihli haciz talebinin yalnızca maaş haciz talebini içerdiği, ilerde doğması muhtemel emekli ikramiyesinin haczine ilişkin talebi içermediği gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken bu hususların gözetilmemiş olması doğru olmadığından Bölge Adliye Mahkemesinin davalının istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik kararının kaldırılarak, ilk derece mahkemesi kararının davalı yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle; temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK 373/1. maddesi gereğince kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının HMK 371. maddesi uyarınca davalı yararına BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle REDDİNE, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 23/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi