
Esas No: 2016/3164
Karar No: 2016/6043
Karar Tarihi: 18.05.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/3164 Esas 2016/6043 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalı ."ye ait ve davalı ..."ün kullandığı aracın müvekkilinin evine çarparak hasar verdiğini zararının 35.000 TL olduğunu bu miktarın 28.401,00 TL"sinin aracın sigorta şirketi tarafından ödendiğini eksper raporunda evin çitlerinin ve yolunun zararının hesaplanmadığını, belirterek 6.600,00 TL maddi, 3.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre, davacının maddi ve manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Dava, haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın 184. maddesi gereğince “Hakim, tarafların iddia ve savunmalarıyla toplanan delilleri incelendikten sonra, duruşmada hazır bulunan taraflara tahkikatın tümü hakkında açıklama yapabilmeleri için söz verir. Mahkeme tarafların tahkikatın tümü hakkındaki açıklamalarından sonra tahkikatı gerektiren bir husus kalmadığını görürse, tahkikatın bittiğini taraflara tefhim eder.” Aynı Yasanın 186.maddesi hükmüne göre "Mahkeme, tahkikatın bitiminden sonra, sözlü yargılama ve hüküm için tayin olunacak gün ve saatte mahkemede hazır bulunmalarını sağlamak amacıyla iki tarafı davet eder. Taraflara çıkartılacak olan davetiyede; belirlenen gün ve saatte
mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde yokluklarında hüküm verileceği hususu bildirilir. Sözlü yargılamada mahkeme, taraflara son sözlerini sorar ve hükmünü verir.”
Somut olayda; davacı vekili, 15.07.2015 tarihli duruşmaya, ailevi sağlık sorunları nedeniyle katılamayacağını bildirerek mazeret dilekçesi ibraz etmiş, duruşmanın bir başka güne talikini istemiştir. Mahkemece, ara kararla davacı vekilinin mazeretinin kabulüne karar verilmiş olmasına rağmen HMK 184 ve 186. maddeleri de gözetilmeden yargılamanın geldiği aşama göz önüne alınarak davacı tarafın yokluğunda yargılamaya devam edilmesine karar verilerek esas hakkında hüküm kurulmuştur. Davacı vekilinin mazeretinin kabulüne karar verilmiş olmasına rağmen davacı vekilinin yokluğunda hüküm kurulması hatalı olmuştur. Bu durumda mahkemece, HMK 184 ve 186. madde hükümleri de gözönüne alınarak işlem yapılması gerekirken yazılı olduğu biçimde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma sebebine ve şekline göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ..."a geri verilmesine 18.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.