
Esas No: 2016/1537
Karar No: 2016/6050
Karar Tarihi: 18.05.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/1537 Esas 2016/6050 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davalı ... mirasçıları tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacının içinde yolcu olarak bulunduğu, dava dışı..."ye ait olan ve davalı ..."in sürücüsü olduğu, davalı .. ile sigortalı olan şehiriçi otobüse durakta yolcu indirirken, ölü ..."ın sürücüsü ve işleteni olduğu, davalı ... AŞ"ye... ile sigortalı kamyonun arkadan çarpması sonucunda meydana gelen kazada davacının yaralandığını, malül kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; uyulmasına karar verilen bozma ilamı, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, davalı ... AŞ ile davalı ... mirasçıları iç ilişkide anılan sigorta şirketinin sorumlu olduğunun tespiti ile davanın kısmen kabulüne, toplam 1.318,78 TL maddi tazminatın ve 2.500,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ölü davalı ... mirasçılarından tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ölü ... mirasçıları tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ölü ... mirasçılarının sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, kaza tarihi, davacının yaralanmasının maluliyet niteliğinde bulunmamasına göre ve diğer hususlar gözetildiğinde davacı yararına takdir olunan manevi tazminatın bir miktar fazla olduğu görülmüştür. Hal böyle olunca hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ölü ... mirasçılarının sair temyiz itirazlarının reddine; yukarıda (2) numaralı bentte belirtilen nedenlerle davalı ölü ... mirasçılarının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ölü ... mirasçılarına geri verilmesine 18/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.