Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3690
Karar No: 2016/6486
Karar Tarihi: 30.05.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/3690 Esas 2016/6486 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/3690 E.  ,  2016/6486 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kasko sigorta poliçesinden doğan rücuen tazminat alacağına dayalı itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili; davacının kasko sigorta poliçesi ile sigortacısı olduğu aracın tali yoldan çıkan davalının maliki olduğu araca çarptığını, davalının kaza sonrasında olay yerini terk ettiğini, söz konusu kaza neticesinde sigortalı aracın perte çıktığını, sovtaj bedeli düşüldükten sonra sigortalısına 11.310,00 TL ödeme yapıldığını, kazaya karışan davalı aracın kaza sonrası düzenlenen resmi belge olan kaza tutanağı ile sabit olduğunu bildirerek bu miktarın tahsili için.İcra Müdürlüğü"ne 2013/2494 sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, söz konusu takibe borçlu tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili; davalının iddia edilen trafik kazasına karışmadığını, kazanın meydana geldiği yere kaza tarihinde gitmediğini, kaza yeri terk bildirim tutanağında usulüne uygun düzenlenmediğinden hukuken yok hükmünde olduğunu, sigortalı sürücüsünün de kendi aracına çarpan aracın plakasını bilmediğinin açıkça belirtildiğini, sigortalı araçtaki hasar miktarını kabul etmediklerini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, davacı tarafça kazaya karışan aracın davalıya ait araç olduğu ispat edilemediğinden davacının sübut bulmayan davasının reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Dava, kasko sigorta poliçesinden doğan rücuen tazminat alacağına dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Davacı vekili; kazaya karışan kusurlu davalı aracın sigortalı araca çarpıp kaçtığını, bu hususun kaza sonrası düzenlenen resmi belge olan kaza tutanağı ile sabit olduğunu iddia etmiştir. Davalı vekili ise kazaya karışan aracın davalıya ait araç olmadığını, trafik kazası sonrası tanzim edilen tutanağın delil olma niteliğinin bulunmadığını ve tutulan tutanağın tek memur tarafından düzenlendiği için ancak rapor sayılabileceğini savunmuştur.
    Trafik polisi olan ... tarafından düzenlenen kaza yeri terk bildirim tutanağında; sigortalı sürücü "un seyrettiği esnada tali yoldan çıkan plakasını bilmediği bir aracın plakalı aracın sağ arka tamponuna çarpması ile aracın takla attığının görüldüğü, kaza yerinde vuran araca ait "Hyundai" yazılı tampon parçasının bulunduğu, görgü tanıkları tarafından kaçan aracın plakasının plaka sayılı araç olduğunun beyan edildiği bildirilmiştir.
    Somut olayda, davaya konu trafik kazasına ilişkin olarak düzenlenen kaza yeri terk bildirim tutanağında kaza yerinde vuran araca ait "Hyundai" yazılı tampon parçasının bulunduğu ve görgü tanıkları tarafından kaçan aracın plakasının plaka sayılı araç olduğunun beyan edildiği belirtilmiştir.
    Bu durumda mahkemece, olay yerine ait varsa mobese kayıtları, CD görüntüleri, davalı araca ilişkin tramer kayıtları getirtilerek inceleme yaptırılması, gerekirse plaka sayılı davalının maliki olduğu araç üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 30/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi