17. Hukuk Dairesi 2016/3707 E. , 2016/6501 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalının yönetimindeki aracın davacının maliki ve sürücüsü olduğu araca çarparak hasarlanmasına neden olduğunu, kazanın tamamen davalının kusurundan kaynaklandığını, davacının aracındaki hasarın davalının sigortasından karşılandığını, kaza sebebiyle aracın değer kaybına uğradığını ve davacının işlerinin aksamaması için araç kiraladığını ve kiralama şirketine 3.800,00 TL ödediğini belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydıyla değer kaybı yönünden şimdilik 1.000,00 TL ile araç kiralama nedeni ile zarara uğramış olmasından dolayı 1.000,00 TL olmak üzere toplam 2.000,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 16/02/2015 havale tarihli cevaba cevap dilekçesinde; dava dilekçesi ile davalı olarak gösterdikleri ..."in araç maliki olduğunu, 50719313762 TC kimlik numaralı sürücü ..."in ise davaya dahilini talep etmiştir.
Davacı vekili 28/12/2015 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 734,40 TL daha yükselterek 2.734,40 TL"nin davalı malikten ve dahili davalı sürücüden tahsilini talep etmiştir.
Davalı ...; kazayı kendisinin yapmadığını, aynı isimli torunu Yusuf Tek"in yaptığını, kazada davacının da kusurlu olduğunu, davacının tüm zararının sigorta şirketi tarafından karşılandığını ve herhangi bir zararının bulunmadığını belirterek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini talep etmiştir.
Dahili davalı ... 09/06/2015 tarihli celsede beyanında kaza tespit tutanağının doğru olduğunu, kazada kendisinin kusurlu olduğunu, bu nedenle kusur incelemesine gerek olmadığını ve talep edilen tazminatı kabul etmediğini beyan etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile araç sürücüsü her ne kadar davaya dahil edilmiş ise de hakkında usulüne uygun açılmış bir dava bulunmadığından pasif husumet yokluğu sebebiyle dahili davalı 50719313762 TC Kimlik Nolu ..... hakkındaki
davanın reddine, davalı 51001304352 TC Kimlik Nolu ... oğlu 1936 doğumlu ... hakkındaki davanın kabulü ile 2.000,00 TL değer kaybı, 734,40 TL kazanç kaybı toplamı 2.734,40 TL"nin 05/11/2014 olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava trafik kazasından kaynaklanan değer kaybı ve ikame araç gideri istemine ilişkindir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda araçtaki değer kaybının tespiti, Dairemizce değer kaybının belirlenmesi hususunda esas alınan, aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş 2.el piyasa değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki 2.el piyasa değeri arasındaki fark kriterine uyulmaksızın aracın 5.000,00 TL tutarındaki hasarının %40"ı oranında hesaplama yapılarak sağlanmıştır. Değer kaybı konusunda genel bir değerlendirme ile değer kaybının tespit olunduğu bilirkişi raporuna dayalı olarak hüküm kurulamaz.
Bu durumda mahkemece aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalının savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybının yeniden hesaplanması konusunda aynı bilirkişiden ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde eksik inceleme ile hükmü elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 30/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.